Mehmet Şandır
ORUÇ TUTMAK PANDEMİYE ÇARE OLABİLİR Mİ?
Kovid-19 salgını ipleri kopardı…
Vaka artışı ve ölümler hızla yükseliyor…
Tam kapanma yeniden konuşulmaya başlandı; bugünkü kabine toplantısı önemli…
Yaşamı durdurmak, evlere kapanmak mümkün mü?
Aşılanma programı yeterli değil…
Bir mucize gerekiyor…
Oruç tutmak bir çözüm olabilir mi?
Oruç tutmak, şartları uygun olan her Müslüman için farz olan bir ibadettir.
Aslında oruç tutmak, kişinin iradi olarak kendisini tutmasıdır(!)
Kendisini sınırlaması, kontrol etmesi ve aşırılıklardan arındırmasıdır.
Oruç, bireysel bir ibadet olduğu kadar sosyal yönü de olan bir ibadettir.
Oruç, insana sorumluluklarını hatırlatır,
Toplumsal dayanışma ve yardımlaşmayı geliştirir.
Oruç tutmak, tüm dinlerin hemen hepsinde var olan bir ibadet şeklidir.
Oruç tutmanın insanın ruh ve beden sağlığı üzerinde çok olumlu etkiye sahip olduğu yapılan ilmi araştırmalarda ortaya çıkmıştır.
Bu konuda kısa bir derleme yaparsak;
Moleküllerin hücre içine ve dışına hareketi anlamına gelen otofaji alanında yaptığı kapsamlı çalışmalardan dolayı Nobel Vakfı tarafından 2016 Nobel Fizyoloji ve Tıp Ödülü verilen Japon biyolog Yoshinori Ohsumi, ödüle layık görülen çalışmasında, oruç tutanların vücudundaki sağlıklı hücrelerin zararlı hücreleri yok ettiğini, vücudun bağışıklık sistemini tamamıyla yenilediğini ispat etmiştir.
Yoshinori Ohsumi’ye göre, “Oruç tuttuğunuzda, vücuttaki hücreler otofaji adı verilen hücresel bir işlemi başlatır. Bu işlem, hücrelerin parçalanması ve zaman içerisinde hücrelerde oluşan ölü ya da işlevsiz proteinlerin dışarıya atılmasını sağlar. Otofaji oranının artması kanser ve alzheimer gibi hastalıklara yakalanma riskini de azaltır”
Kaliteli Yaşam Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Haluk Saçaklı’ya göre, “İnsan vücudu aç kalınca zayıf ve hastalıklı hücrelerin içindeki gereksiz parçacıkları yok etme programı harekete geçer. 3 günlük oruçtan sonra vücudun bağışıklık mekanizması akyuvar oluşumunu tetikliyor. Vücudumuz bağışıklık sistemimizin tamamını yeniliyor.”
Prof. Dr. Selda Fatma Bülbül ise uzun süre aç kalındığında vücudun kanser hücrelerinden kurtulabileceğini söylüyor.
Batı tıbbının “intermittent fasting” adıyla tanımladığı “aralıklı açlığın” yani oruç tutmanın, insan sağlığına müspet tesirleri artık tartışılmaz bir ilmi gerçektir.
Detoks kamplarında “aralıklı açlık”/oruç bir sağlık diyeti olarak uygulanmakta ve insanlara yeni bir beslenme alışkanlığı kazandırılmaya çalışılmaktadır.
İlmi araştırmalara göre, yemekten 10-12 saat sonra enerji sağlamak için kandaki mevcut glikozun tümü kullanılır ve karaciğer ile kas hücrelerinde depo edilen glikojen glikoza çevrilerek yakılır. Sonra vücutta depolanmış yağlar parçalanmaya başlar. Diyabet, obezite gibi hastalıkların tedavisinde oruç tutmak, yeni bir umut olarak öne çıkmaktadır.
Acaba oruç tutmak, bağışıklık sistemini çökerten korona virüsüne karşı bir çözüm olabilir mi?
AYRICA,
Birçok bilimsel araştırmada, orucun beynin fonksiyonlarını arttırıp beyinde yeni kök hücrelerin oluşmasını sağlayarak, zihinsel işlevleri kuvvetlendirdiği böylece parkinson ve alzheimer gibi zihinsel hastalıkların tedavisine katkı verdiği ortaya çıkmıştır.
Massachusetts Tıp Derneği tarafından yayınlanan haftalık New England Tıp dergisinde çıkan bir makalede, günün 6-8 saatinde gıda tüketip geri kalan 16-18 saatinde yemekten uzak durmanın, birçok hastalığı engellemenin yanı sıra kan basıncını düşürdüğü ve ömrü uzattığı, obezite, diyabet ve kalp rahatsızlıklarının tedavisinde bir metot olarak önerilebileceği vurgulanıyor.
Özellikle durmaksızın çalışan karaciğerin dinlenmesine olanak sağlayan oruç, kan içerisinde yer alan akyuvarların da performansıyla vücudumuzdaki her organı ayrı ayrı dinlendirir ve hastalıklara karşı direnç sağlar.
Yapılan bir araştırmada orucun, yağ ve şeker metabolizmasında rol alan ve kalp hastalıkları ve kalp krizine karşı koruyan bir hormon olan Adiponektin’in seviyesini arttırdığı sonucuna ulaşılmıştır.
Oruç tutmanın sağlığa faydalarını özetlersek;
Hücreleri onarıyor, sindirim sistemini dinlendiriyor…
Tip 2 diyabet riskini düşürerek insülin direncini azaltır. …
Oksidatif stres ve inflamasyonu (iltihap) azaltır. …
Kalp sağlığını korur. …
Kanseri önlemeye yardımcı olur. …
Zihinsel fonksiyonları arttırır, Alzheimer hastalığını önler.
BENCE
Oruç tutmak, doktorumuz tarafından belirlenmiş bir engel halimiz yoksa korona virüs salgını karşısında çöken bağışıklık sistemimizi güçlendirecek ve direncimizi arttıracaktır. Yani bir tür AŞI etkisi oluşturacaktır.
Ayrıca, iç ve dış gündem konuları ile gerilen ve bunalan toplumsal psikolojimizi de rahatlatacaktır.
Ramazan orucunun insanımıza sağlık, ülkemize huzur getirmesini diliyorum.