HÜKÜMET, seçim sürecinde ayağına takılacak sorunları çözmek, çözümsüz olanları da seçim sonrasına ertelemek için uğraşıyor. Bunların bazıları geçtiğimiz haftaların konusu oldu. Önce kapalı kapılar ardında, sonra milletvekili toplantılarında açıkça dile getirilen tartışmalı konuları aktaralım. AKP’li yöneticilerin ABD ziyaretlerinden girip, kamu müteahhitlerinin ödenmeyen hak edişleri ve iş bırakmalarından çıkacağız.
ABD YÖNETİMİ MESAFELİ
AKP, ABD ile sıkıntılı olan ilişkilerini yumuşatmak için her düzeyde siyasiyi devreye sokarak, yol almaya çalışıyor. AKP heyetinin ekim başında Washington’da yaptığı temasları biliyorsunuz. Hükümet temsilcilerinden bağımsız olarak AKP kurmaylarının kapalı kapılar ardındaki temaslarından ilki, eylül ayında yapıldı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın BM toplantısı için yaptığı ziyaret sırasında bazı kurmayların farklı isimlerle randevuları vardı. Bu temaslardan pek de olumlu sonuç çıkmadı. Hatta senatörler ve temsilciler meclisi üyeleriyle planlanan bazı randevular ise olumlu sonuç beklenmediği için iptal edildi.
Daha sonra AKP Genel Başkan Yardımcısı Efkan Ala başkanlığında ekimde yapılan ziyaretin bir öncekinden daha iyi olduğu söylendi. 2 senatör, 10 kadar temsilciler meclisi üyesiyle görüşüldü. F-16’ların yenilenmesine onay çıkacağı umudu taşınıyor. Ancak, asıl sorunlarda santim ilerleme olmadığı biliniyor. F-35 projesinin dışına çıkartılan ve yaptığı yatırımın karşılığını isteyen Türkiye’nin taleplerinde bir gelişme olmadı. Zira ABD’li parlamenterlerin Türkiye’ye ‘müttefiklik hatırlatması’ yaptığı, demokratikleşme, cezaevinde bulunan bazı isimlerin serbest bırakılması gibi konuları dön dön önlerine getirdiği öğrenildi. İzlenim şu ki; ABD yönetimi, seçime kadar ‘mesafeli’ tavrını sürdürecek.
KAMUDA İŞ BIRAKAN MÜTEAHHİT SORUNU
Bir süreden beri AKP kulislerinde, özellikle taşra kentlerinde iş yapan kamu müteahhitlerinin iş bırakma sorunundan söz ediliyor. Önce Diyarbakır Şehir Hastanesi inşaatından Limak’ın çekilmesi, ardından Silvan barajında başka bir müteahhidin havlu atması gündem oldu. Konu, milletvekili toplantısında da tartışılınca Erdoğan, sorunun kaynağının araştırılmasını istedi.
Geçtiğimiz haftalarda Ankara’da kamu alacaklarıyla ilgili eylem yapan müteahhitler, okul, hastane, yol, köprü, baraj inşaatından alacaklarına ve yüksek maliyetlere dikkat çekmişlerdi. Daha önce yapılan yasa düzenlemesiyle kamu müteahhitlerine işi bırakma hakkı verildiği de bu arada konuşuldu. Taşra illerinden art arda gelen iş bırakma haberleri, milletvekilleri aracılığıyla hem ilgili bakanlara hem de parti yönetimine taşınıyor.
Şikâyetler artınca, Ankara’da hareketlilik başladı. Hatta, 250 bin konut projesi için sorunsuz müteahhit bulmakta zorlanıldığı iddiaları da konuşuluyor. Müteahhitlerin hak edişleri ve ödemeleri konusunda bakanlıklar arasında mekik dokunduğunu söyleyelim. Bazı parti yöneticileri, aktarılan bu sorunların ciddi boyutta olmadığını iddia ediyor. “Kamuda süren 70 bin proje var. Bunların birkaç bininde sorun çıkması çok büyük sorun olduğu anlamına gelmez” savunması yapıyorlar.
İktidar, her gün ortaya çıkan başka bir sorunun çözümü için çabalıyor. Her sorun için “Bütçe olanakları, anlayış farkı, kötü yönetim, liyakatsızlık, ekonomik kriz, artan maliyetler” gibi başka bir gerekçe sıralanıyor.
Anlaşılan, seçime kadar ‘delikleri yamama’ yöntemiyle yol alınacak.
