Herkeste hayal kırıklığı yaratan ve iktidarın 24 saat içerisinde iki kez düzenlemek zorunda kaldığı emekli maaş artışına neden ihtiyaç olduğu, AKP’nin bu haftaki MYK toplantısında bir parti yöneticisi tarafından çok güzel özetlendi:
“Ne gerekiyorsa verelim, vermezsek bu seçimleri alamayız. Verelim sonrasına bakarız…”
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın itiraz etmeden dinlediği bu sözlerin ardından emekli maaş artışları önce yüzde 25, yağmur gibi gelen tepkilerin ardından 24 saat sonra yüzde 30 olarak belirlendi. Tepkilerin ardından tüm gece nasıl bir telefon diplomasisi yapıldığını biliyoruz. Emekli maaşlarının görüşüldüğü son toplantıları size aktarmıştık. AKP yönetiminin ilgili bakanlarla yaptığı toplantılarda ‘en az yüzde 30 olsun, yüzde 40’ı zorlayalım. En düşük emekli maaşı 5 bin 500’ün altında olmasın’ denildiğini yazmıştık. Aynı noktaya gelindi. EYT nedeniyle bütçede açılan gedik o kadar büyük ki, emekli maaş artışları AKP’de ciddi krize neden oldu.
SANTİM SANTİM OY HESABI
Partide, gerçek enflasyon oranından konuşan yok. Sadece, asgari ücret, EYT düzenlemesi ve emekli maaş artışlarının seçim sonuçlarına nasıl etki edeceği değerlendiriliyor. O yüzden parti yöneticisinin itiraf gibi sözleriyle başladık yazıya.
İşin ilginci atılan her adımın, her seçim vaadinin ve yapılan her parasal düzenlemenin gereklilikten çok, seçimde oy olarak karşılığı hesaplanıyor. Örneğin, asgari ücret artışının özellikle özel sektörde işten çıkarmaları tetikleyeceği için sorun olabileceğini söyleyenler var.
EYT’lilerden beklenen oya ise hiç güvenilmiyor. EYP’lilerin aileleriyle birlikte seçmenin yüzde 5’ine tekabül ettiği, AKP’li olan ve partiye küsen EYT’lilerden yüzde 2’sinin dönüş yapacağı iddia ediliyor. EYT’nin beklenen oy artış etkisini yaratmayacağını söyleyenler de az değil. İktidar partisinde tek beklenti, emekli maaş artışının özellikle taşradaki oylarını koruyacağı yönünde…
ÇOK KONUŞAN İKİ BAKAN
Partide seçime giderken konuşulan başka bir konu ise açıklamalarıyla sıkıntı yaratan iki bakan. “İkisi konuşmasa işimiz daha kolay” diyenlerin sayısı az değil. Biri İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, diğeri Maliye Bakanı Nurettin Nebati. Soylu’nun toplumda gerginlik yarattığı, Nebati’nin de ekonomik sorunlar yaşanırken, konuyu hafifletmek için yaptığı esprilerin ters etki yarattığı değerlendiriliyor. Nebati’nin uyarılara daha duyarlı olduğu ancak Soylu’nun pek dikkate almadığı belirtiliyor.
AKP’de yapılan son toplantılarda erkene alınması planlanan seçimin tarihinin konuşulduğu yazıldı çizildi. Artık, tarihler öyle çoktan seçmeli değil. Seçim, mayıs ayının yarısında olacak. Buradaki ince hesaba yeni bir konu dahil edildi. Hesaplar yapılırken, türbanla ilgili anayasa değişikliğinin referanduma götürülme olasılığı da dikkate alınıyor. Anayasa değişikliğinin TBMM’de kabul edilme olasılığının yüksek görüldüğü, ancak referandum ihtimali için 60 güne ihtiyaç olduğu da değerlendiriliyor. Seçim tarihinde bu olasılık da etkili olacak.
YENİ ADAY ARAYIŞI
Bu yazıda aktardığımız kulisler, AKP’de son bir hafta içinde yapılan tüm toplantıları kapsıyor. Örneğin önceki gün Cumhurbaşkanın başkanlığında ilk kez yapılan strateji toplantısı gibi. Burada da seçim beyannamesi startı verildiğini belirtelim. Ayrıca partide 3 dönem sınırı uygulanacak mı, 5 dönemden beri siyaset yapanlarla ilgili karar ne olacak? Bunlar da konuşuluyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bu konuyu açan parti yöneticilerine, yakında karar vereceğini söylediği belirtiliyor. Toplantıda bazı genel başkan yardımcılarının, “Biz aday olmayalım, sizi rahatlatalım” dediğini duyduk. Konuyu aktaranlar, “Kendileri bakanlık bekliyor da o yüzden böyle konuştu” demeyi de ihmal etmiyorlar.
Tüm bunlar seçimlerde avantajlı çıkma çabaları, doğal olarak. Ancak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, “Artık adayları konuşmamız lazım. Her şeyi bırakın bu konuya yoğunlaşın. Yeni adaylar lazım bize. Haktan oy alacak, partiye yararı olacak yeni isimler üzerinde çalışın” sözleri dikkat çekici… Pek de mevcut isimlerle yol yürümeyecek gibi…
