Mehmet Şandır

Mehmet Şandır

YEREL SEÇİMLER; KORKUYU KORKUTMAK ZAMANI…

Siyaseti ateş bastı, hararet yükseliyor…

Sayın Cumhurbaşkanı, B.A.E ve Mısır gezisinden döndüğü gecenin sabahında ayağının tozu ile Karadeniz Bölgesi’ne seçim gezisine çıktı, üç günde beş il merkezinde AKP’nin düzenlediği açık hava toplantılarına katıldı; AKP genel başkanı olarak aday tanıtımları yaptı.

Karadeniz’in yiğit insanlarına, Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir.” “bizi seçin, yoksa…” diyerek “bildiğimiz” Erdoğan konuşmaları yaptı. Daha önce de 6 Şubat depreminin birinci yıl dönümünde deprem bölgesi illerine giderek benzer konuşmalar yapmıştı. 

“Korku, ümit, şantaj, tehdit, rüşvet, övünme, muhalefeti kötüleme” tekmili birden, dörtdörtlük bir propaganda şaheseri(!) konuşmalar…

“Bölgemizde yaşanan savaşlar, çatışmalar ve saldırılar kesintisiz sürüyor. Küresel güvenlik mimarisindeki kırılmalar, küresel ekonomideki belirsizlikler de derinleşiyor. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin önemli bir kısmı ciddi siyasi istikrarsızlık ve buna bağlı sosyal gerilim tehditleriyle yüzleşiyor” diyerek savaş ve istikrarsızlıkla korkutuyor; “savaş kapıda, macera aramayın, evdeki bulgurdan da olursunuz ha… Bizi seçin!” diyor.

Ordu il merkezindeki toplantıda, “Bizim olmadığımız bir büyükşehir belediyesi, kusura bakmayın açık konuşuyorum. Doğal gazı nasıl getirecekler? Biz varsak doğal gaz var biz yoksak doğal gaz yok...” Veya Hatay’da “Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay’a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı.” diyerek tehdit ediyor; “hizmet almak istiyorsanız akıllı olun(!) bizi seçin” diyor.

Muhalefet partilerini, ”ülkenin geleceği için ne hayalleri ne de projeleri var” "Türkiye'nin en büyük talihsizliği vizyonsuz ve beceriksiz bir muhalefete sahip olmasıdır" diyerek kötüledi; CHP seçmenine “alternatifsiz değilsiniz”; “bize gelin, bizi seçin” dedi. 

Hayat pahalılığı altında ezilen emekliye üç bin TL bayram harçlığı vereceğini bir müjde olarak duyurdu; aklınca rüşvet karşılığında bizi seçin dedi…

Deprem yaralarını bir yılda saracaklarına söz vermiş olduklarını unuttu, depremzedelere dağıtılması gereken konutların ancak %2,7’sinin dağıtımını yapmakla övündü… İki ayda 75 bin, yılsonunda da 200 bin konutun bitirileceğini ve hak sahiplerine dağıtılacağını vaat ederek; “bizi seçin, akıllı olun, yoksa çadırda/konteynerde yaşamaya devam edersiniz” diye korkuttu. 

Sayın Cumhurbaşkanı’nın yani AKP Genel Başkanı’nın bu konuşmalarını hemen her gün haber televizyonlarının haberlerinde hemen her saat başı dinliyoruz, seyrediyoruz; korktuk mu, inandık mı? Etkilenenler olmuştur; toplantılara katılanlar ve alkışlayanlar eskisi kadar olamasa da epeyi çoktu, ancak Cumhurbaşkanı haberlerinin altına yazılan yorumlar çok farklı şeyler söylüyor;

“Ah be Reis ah, biz mutfakta yangın var diyoruz sen CHP’de yangından bahsediyorsun” diyen ve 47 olumsuz, 411 adet beğeni alan yorum sahibi muhtemelen AKP’ye OY veren bir vatandaşımızdır.

ÇeHaPe den CACCIK Olmaz kimliğini kullanan bir yorumcu;

“Reis, hayat, yaptığınız fahiş zam ve vergi artışları nedeniyle pahalandı... Şimdi de kalkmış hayat pahalılığını biz çözeriz diyorsunuz... Hayat pahalılığı kötü bir şeyse neden pahalandırdınız? MB'nız her gün enflasyon düşüyor açıklaması yapıyor... Mazota her gün zam geliyor, $31 e koşuyor... Döviz ve yakıtı dizginlemeden PAHALILIĞI nasıl çözeceksiniz, bizim bilmediğimiz formüller mi var? 10.000 le 1 ay geçer mi?” diye soruyor.

Bir diğeri, “AKP'nin İktidara geldiği 2002 yılında net asgari ücret 184 lirayken en düşük emekli aylığı 257 liraydı. Yeni belirlenen asgari ücret; 17.002 TL. Bu hesaba göre, eğer Cumhur İttifakı adil davranıp eşit oranda düzenleme yapsaydı en düşük emekli aylığı yaklaşık 25.000 TL. olması gerekiyordu” diyor.

Samimi ve anlamlı birkaç yorum aldım, bunlardan binlercesi yazılıyor.

Tüm bunların ötesinde Sayın Bahçeli’nin geçenlerde yaptığı konuşmada “Yoksulluk, açlık, işsizlik ve sefaletin Türk milleti için bir kader olmadığı bir Türkiye”, gerçekleştirmeyi hedeflediklerini söyledi. 22 yıllık AKP iktidarının eseri yalın bir Türkiye gerçeğini hatırlattı.

BENCE

Yerel seçimlerin sonucunu mutfaktaki yangın belirleyecektir.

HAK – İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan’a göre “Türkiye'de yaklaşık 12-13 milyon işçi asgari ücretle çalışıyor” (9.8.2023). TÜİK’e göre, 2023 yılında yoksul sayısı 11 milyon 651 bin kişi, Çalışma Bakanı’na göre, 16 milyon 400 bin emekli var. DİSK-AR'a göre geniş tanımlı işsiz sayısı Aralık 2023’te 9 milyon 656 bin kişi. Yaklaşık 30 milyon insanımız sosyal yardıma muhtaç… Bu insanlar, “yoksulluk, açlık, işsizlik ve sefalet” bizim kaderimiz mi? sebep ne, sorumlu kim? diye soruyor!

Türkiye’de artık bıçak kemiğe dayanmıştır; 

Korkutarak bu insanları ikna etmek mümkün değil! 

Kaybedecek bir şeyi olmayandan korkacaksın!

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Şandır Arşivi