MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin ittifak ortağı AKP’ye şimdiye kadar yolladığı en net mesaj içeren açıklaması, ilk şaşkınlığın ardından siyasette ilginç analizlere neden oldu. AKP içerisinde, Bahçeli’nin açıklamasını, “Orta vadeli sonuçlarla ilgili bir uyarı. Türkiye’nin eksen değiştirmesi istenmiyor olabilir” sözleriyle değerlendirenler var. Çok eleştirilen mevcut yapının, MHP varlığı ve ideolojisi açısından tercih edilir olduğu anlatılıyor.

HIZLI HAREKET

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yurt dışında olması, Devlet Bahçeli’nin ’ayar veren’ açıklamalarının Ankara’da en üst düzeyde değerlendirilmesini engelledi. Parti kurmaylarının Erdoğan’ın izniyle yaptığı, “Cumhur İttifakı kararlılıkla yoluna devam etmektedir” açıklamasının dışında, gruplar halinde değerlendirmeler ve analizler yapılıyor.

İKİ BAKIŞ AÇISI

Yapılan değerlendirmelerde iki açıyı görmek mümkün. Birincisi normalleşme olarak adlandırılan temas ve görüşmelerin MHP’de yarattığı rahatsızlık, ikincisi AKP içinde değişim isteyenlerin MHP’nin tercihlerine pek uymayan öncelikleri. Bu nedenle, AKP kurmayları arasında, “Çin şişeden çıktı, sonraki adımları görmek gerekir” değerlendirmeleri yapanlar var.

EKSEN DEĞİŞİKLİĞİ KORKUSU

Biz en ilginç gelen yorumlardan biri AKP’li bir kurmayın şu sözleri oldu: “MHP’de tedirginlik var. Biz demokratikleşme, insan hakları konusunda adım atma potansiyeli olan bir partiyiz. Bunun yaratacağı sonuçlar açısından AKP içindeki bu yöndeki talepler tedirginlik yaratabiliyor olabilir. Sinan Ateş cinayeti önemli bir başlık olsa dahi, esas olarak Türkiye’nin eksen değiştirmesini istemiyorlar. Kendi değerleri, ideolojileri ve egemen güç olma tercihleri açısından bakıyorlar. Bu gelişmelerin orta vadedeki sonuçlarıyla ilgililer. Şimdiden pozisyon alıyor olabilirler…”

ESKİ ANILAR

Siyaseti uzun süre takip edenler, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin daha önceki koalisyon ortaklarıyla olan ilişkisinin de benzer bir örgüsü olduğunu bilirler.

1999 yılında kurulan Anasol-M hükümetinin tıkandığı noktada Bahçeli’nin bu iktidarı erken seçime zorladığı görülür. O güne gelene kadar yapılan açıklamalar, neredeyse iki günde bir toplanan acil liderler zirvelerine tanıklık etmiş çok kişi vardır. Önceki günkü Bahçeli açıklamasının böyle bir sürecin taşlarını döşeyip döşemediği ancak önümüzdeki aylarda görülebilir.

UMUTSUZ ANAYASA

Değişken gündeme bir girip bir çıkan Anayasa çalışmalarına gelince. Birtakım temaslar yapılıyor olsa da AKP içinde Anayasa çalışmalarına inanç yok. Parti yöneticileri tarafından “Tüm partilerin katılımıyla sivil anayasa yapılmalı, halkın anayasası yapılmalı” tezi işlense de sonuç alınacağı düşünülmüyor. Öğrendiğimize göre, çalışmalarda partinin daha önceden akademisyenlere hazırlattığı anayasa taslağı ile parti içi komisyonun hazırladığı 100 maddelik diğer taslak masanın üzerinde duruyor. Yol haritasında bu iki metnin belirleyici olacağı konuşuluyor. Toplantılara Cumhurbaşkanlığı Hukuk Kurulu Başkanı Mehmet Uçum’un katılmayıp, kurul üyelerini gönderdiğini de belirtelim. Bunu kibirle ya da parti temsilcileriyle birçok konuda ters düşmekle ilişkilendirenler var.

BEĞENİLEN BAKANLAR

Son notumuz, Kızılcahamam kampından. Bakanlar tarafından kampta verilen brifinglerde en çok Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nıın beğeni aldığı anlatılıyor.

Dışişleri Bakanı Fidan’ın sunumu sırasında Ortadoğu’ya açılan “Kalkınma Koridoru’nun” çok dikkat çektiği, bakana bu konuda çok soru yöneltildiği anlatılıyor. Fidan’ın ise “Kalkınma Koridoru konusunda önemli mesafeler aldık. Kalkınma Koridoru’na, İran başta olmak üzere direnç vardı. Ama gelinen noktada bu direnç kırıldı. İran’la yaptığımız görüşmelerde de onlara ‘Size dünyada bir ambargo uygulanıyor. Bu koridor sizin aynı zamanda bir çıkış kapınız olacak’ dedik. Bölge ülkelerinin tümü için çok önemli bir koridor olacak” sözlerinin ilgi çektiğini aktaralım.