Tolga Balcı

Hamas’ın silahlı kanadı El-Kassam Tugayları’nın İsrail’e yönelik 7 Ekim’de başlattığı Aksa Tufanı Operasyonu’nun yıldönümünde birçok ilde eylem düzenlenirken bunlar arasında en dikkat çekeni ise Hızb-ut Tahrir’in eylemiydi.

Örgüte yakın Köklü Değişim Yayıncılık tarafından Ankara’da Ulus Meydanı’nda organize edilen eylemde şeriat ve cihad sloganları atıldı.

Ulus Meydanı’na Hizb-ut Tahrir eyleminden önce Zafer Partisi meydanda basın açıklaması yapacağını duyurmuş ancak bu durum nedeniyle eylemin eski Meclis önüne çekildiği ifade edildi.

Eylemde bir ilk de yaşandı örgüt uzun zamandır kendi ismiyle basın açıklamalarına katılmıyordu ancak Ankara’nın göbeğinde Yargıtay tarafından terör örgütü olarak anılan örgüt isminin kullanıldığı görüldü.

'Tek çözüm hilafet'

Eylemde hilafet çağrıları yapılırken yapılan basın açıklamasında “Gazze bize 57 liderin 1 Halife etmediğini gösterdi. Gazze bize Filistin için Hilafet’ten başka bir kurtuluş yolunun olmadığı gösterdi. Zira Hilafet ümmetin birleşmesi, aralarındaki suni sınırların kaldırılması demektir.” ifadeleri kullanıldı.

Peki bu örgütün amacı ne?

Bir çok devlet tarafından terör örgütü olarak tanınan uluslararası bir yapılanması bulunan örgüt ‘Hilafet devleti’ istediğini gizlemiyor.

Resmi sitelerinde din değiştirenlerin öldürüleceğini söyleyen ve Yargıtay’ın da “terör örgütü” dediği Hizb-ut Tahrir’in yayın organı Köklü Değişim Yayıncılık üzerinden Türkiye’deki faaliyetlerini yürütüyor.

Türkçe ismi Kurtuluş Partisi olan örgütün en önemli amaçlarından biri, bütün dünyadaki Müslümanlara hitap eden bir Hilafet devleti kurmak.

Örgüt Türkiye’de yapılan seçimleri ve Türkiye Anayasası’nı da tanımıyor. Seçim dönemlerinde oy kullanmanın şirk olduğuna dair görüşleri paylaşılıyor.

Örgüte ve onun yayın organı Köklü Değişim’e göre AKP ‘Kemalist’ bir parti. Örgütün Türkiye’deki sitesinde ise skandal ifadeler bulunuyor.

Örgütün Cihat’ın desteklendiği ve demokrasilerin İslam’da yeri olmadığı şeklinde görüşler de kamuya açık bir şekilde paylaşılmış durumda.

İnanç özgürlüğüne bakış ise şu cümlelerle açıklanıyor:

“Hâlbuki İslâm dini, Müslüman’a İslâm akidesini terk etmesini; Hristiyan, Yahudi, Budist, komünist veya kapitalist olmasını haram kılmıştır. İslâm’dan dönen kişinin tövbe etmesi istenilir. Eğer tövbe ederse problem kalmaz. Ancak tüm ikna çabalarına rağmen tövbe etmezse öldürülerek malları müsadere edilir.”

Türkiye’deki faaliyetler

Hizb-ut Tahrir, on yıllardır Türkiye'de de faaliyet gösteriyor ve kamuoyunun gündemine de ağırlıklı olarak hilafet çağrılarıyla geliyor.

Köklü Değişim Yayıncılık üstünden açık alan faaliyetlerini yürüten örgütün Türkiye'deki faaliyetleri 1960'ların başına uzanıyor.

Güvenlik güçleri ilk kez 1967'de örgüte operasyon düzenledi ve örgüt hakkında dava açıldı. Yıllarca örgüt birçok dava ve operasyon ile karşı karşıya kaldı.

Yargıtay, grubu 'terör örgütü' olarak tanımlamışken Anayasa Mahkemesi'nin bir kararı ise farklı yorumlara neden olmuş durumda. AYM, Yargıtay kararına “neden terör örgütü kararı verildiği ifade edilmemiş” yorumu yapmıştı.

Anayasal düzeni değiştirmek istediklerini açıkladılar

Hizb-ut Tahrir Türkiye sözcüsü BBC'ye yaptığı açıklamada Türkiye'deki mevcut anayasal düzeni değiştirmek istediklerin ifade etmişti.

Sözcünün yaptığı açıklama şöyle:

"Evet, biz mevcut anayasal düzeni benimsemiyoruz, onu İslami bir anayasa ve Hilafet ile değiştirmek istiyoruz. (…) Bin yıldır cihad ettiğimiz kafir Batılılardan ithal edilen ve türlü zorbalıklarla dikte edilen bu anayasayı kabul etmiyoruz."

Yasaklı ülkeler

Hizb-ut Tahrir, bazı ülkelerde açıktan faaliyet yürütürken bazı ülkelerde ise yasaklı konumda. Mısır, Ürdün, Suudi Arabistan, Pakistan, Bangladeş, Rusya, Çin ve Özbekistan örgütün faaliyetlerini yasaklayan ülkeler arasında.