DEM’e Tek Soru

31 Mart 2024 yerel seçimleri öncesi…

CHP’de genel başkan değişimi sonrası Özgür Özel’in nasıl bir performans göstereceği merak konusu.

2019’da İstanbul, Ankara gibi önemli yerleri kaybeden Cumhur İttifakı, 2024 yerel seçimlerinde hem bu iki önemli kenti, hem de ittifakın büyük ortağı AKP’nin kalesi olarak bilinen yerleri kazanmak için kelimenin tam anlamıyla her söylemi mübah sayıyor.

Özellikle ittifak ortağı MHP.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin CHP’ye ve partinin yeni genel başkanı Özel’e söylemediği kalmıyor. Bahçeli, Özel’i ve CHP’yi, DEM Parti ile dolayısıyla, PKK ile, teröristbaşı Öcalan’la ve Kandil’le iş birliği yapmakla suçluyor.

Aşağıda Anadolu Ajansı’ndan özetlediğim sözler Bahçeli’nin 13 Şubat 2024’te partisinin TBMM grup toplantısı konuşmasından:

“Özgür Bey, maşallah ayakkabı mağazası gibisiniz, Allah için siz de her ayağa uygun bir numara olduğu görülüyor. Özgür Bey, canın demli çay mı çekiyor? (…) Demli çay baş göz üstüne ama DEM'lenmiş, devrilmiş, dejenere olmuş bir siyasete elbette ve her zaman 'hayır' diyorum ve demeyi de sürdüreceğiz. CHP'nin DEM'lenmesi, çayın dem alması gibi değildir. Bu DEM, başka bir demdir, kime değerse değirmen gibi öğütmekte, yeminli Türkiye düşmanlarına yem etmektedir. CHP'yi DEM'leyen DEM'lemiş, deney tüpü veya tek kullanımlık çay poşeti gibi kullanan kullanmış, kısaca çok yazık etmişlerdir. Özgür Bey şu sözlerim her daim kulağında çınlasın: Demi çayda seviyorsa ağzın, Türkiye sevdasıyla oluşmuşsa ahlakın bir de millete bağlılıkla olgunlaşmışsa aklın, ne işin var düğünde, düğün senin evinde, gir oyna, çık oyna. DEM'lenip Kandil'e oluyorsan meze, kalbin sızlamıyorsa bölücülük melanetine, üstelik el etek öpmekle arıyorsan melce, ne işin var cenazeevinde, cenazeevinin tam orta yerinde, gir ağla, çık ağla (…) 31 Mart'ta Cumhur İttifakı Türk ve Türkiye Yüzyılı hedeflerini yerel yönetimlerle kenetleyecektir. DEM'in özellikle İstanbul'da yaptığı ayak oyunları, sahnenin önünde sözde aday çıkarıp, sahne arkasında CHP ile el ele vermesi hiçbir işe yaramayacaktır. DEM'lenmiş CHP, Türkiye'den kopmuştur."

31 Mart’ta ne olduğu herkesin malumu. CHP seçimlerden birinci parti çıktı. AKP ikinciliğe geriledi. MHP ise yüzde 5’in altında oy alarak Yeniden Refah Partisi ile DEM Parti’nin gerisinde kaldı.

Geçen Şubat’ta yapılan konuşmadan neredeyse 1 yıl sonra Bahçeli, bu kez 180 derecelik söylem farkıyla yine Türkiye siyaset sahnesinde baş aktör konumunda.

Teröristbaşını Meclis’e davet etme, PKK’nın lağvedildiği ve silah bırakma çağrısı karşılığında umut hakkından istifade etme mesajları verme, DEM heyetinin İmralı yolunu açma, teröre destek verdiği iddiasıyla Mardin Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ahmet Türk’ün de yer aldığı DEM heyetini kapıda karşılama…

Eğer terör sona erecekse, Kandil de Öcalan’ın çağrısına uyacaksa, barış ortamı inşa edilecekse, bu topraklarda yaşayan her birey huzura kavuşacaksa, buna kim “hayır” diyebilir ki? Uzatılan ele yumrukla karşılık vermenin hiçbir anlamı olmaz.

Ancaaaak…

Bahçeli’nin, Öcalan çağrısının, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yeniden seçilebilmesinin yolunu açabileceğini ve bunu istediğini söylediğini de unutmamak gerekiyor. Geçen 5 Kasım’da TBMM konuşmasındaki şu sözler her şeyi ortaya koyuyor:

“(…) Eğer terör hayatımızdan sökülüp atılırsa, eğer enflasyon canavarına kesif bir darbe indirilirse, Türkiye siyasi ve ekonomik istikrarın zirvesine çıkarsa, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın bir kez daha seçilmesi doğal ve doğru bir tercih değil midir? (…) Bu kapsamda lazım gelen anayasal düzenlemeyi yapmak önümüzdeki görevler arasında olmayacak mıdır? Devlette devamlılık, siyasette istikrar, Türkiye Yüzyılı'nın inşası için Sayın Recep Tayyip Erdoğan güvencedir, milletin sevdalısıdır, tecrübesiyle ve birikimiyle bize göre tek seçenektir.”

O zaman DEM Parti yönetimine şunu sormak hakkımız:

“Siz de MHP lideri ile aynı görüşte misiniz?”

Önceki ve Sonraki Yazılar
Uğur Ergan Arşivi