Mutlu Hesapçı
“Genç ve güzel olmalısın” dayatması!
Yeni bir yıla girmek demek yaşlanmak demek aslında, yaş almak diye düşünsek de öyle değil! ‘Olan oldu yeni bir yıla girdik ve yaşımız kaç olursa olsun bu yılı da gördük’ duygusundayız ama yaşı büyük olanlar “Vay be 2025’e de geldik” dediler, elbette ben bile bunu dedim ki yaşım daha 45 ama 45’lik durumu yine de ağır geldi. ;))))
‘Cevher’ (The Substance) Mubi’de!
Yeni yıl gecesi ister istemez eski yılları, yılbaşı günlerini düşündüm ve kendimin genç versiyonu gözümün önüne geldi, irkildim. Eskiden ben gençmişim ve yılbaşı gecelerim de daha heyecanlı, sürprizliymiş. Şimdi yaşım gereği kutlayan da yok, kapımı çalan da… Bu duygular içinde bir film izledim ve sizlere de öneriyorum; ‘Cevher’ (The Substance)… Mubi’de, hatta bazı sinemalarda da gösterimde.
Demi Moore öyle bir oynamış ki ‘Bu nasıl oynamaktır’ diyorsunuz.
Cevher, gençleşmek adına gizemli bir yönteme başvuran bir kadının hikâyesini konu ediyor. Elisabeth Sparkle, ışıltılı günlerini ardında bırakan ünlü bir isim. Cinsiyetçi bir yapımcı tarafından işinden kovulduktan ve yaşı nedeniyle artık hiçbir projede yer alamadıktan sonra umutsuzluk sarmalına düşüyor.
Onun yerine genç olanlar aranıyor. Bu durum onu, daha iyi bir versiyon haline getirecek gizemli bir madde sunan gizemli bir şirkete götüren ana kadar.
Elizabeth günaha boyun eğecek midir? Yaşlılığın tecrübesi ve gençliğin cazibesi aynı beden üzerinde bir savaş verebilir mi? Öyle bir savaş veriyor ki soluksuz ama izlemesi zor bir film ile baş başa kalıyorsunuz.
Her yaşın ayrı güzelliği olduğunu unutan kadın…
“Bir tarafın kullandığı şeyi diğer taraf kaybeder…” Yaşıyla ve kendiyle barışık olmayan kadın hayatına sahip çıkamıyor, dengede kalamıyor maalesef.
Her yaşın ayrı bir güzelliği olduğunu unutan kadın şimdiki hali ve gençlik hali içinde sıkışıp kalıyor.
İkisinin de kendisi olduğunu unutuyor ve kendisini tüketen yeni bir versiyonunun içinde bocalıyor maalesef.
Hâlbuki ikisi de kendisi; “Sen” ve “O” diye bir ayrım olmadığını göremiyor. Kendi olmaya geri dönmek istediğinde de iş işten geçiyor.
Spoiler vermemek adına yazamıyorum ama dayatılan güzellik algısından psikolojisinin nasıl bozulduğunu izlerken acı çekiyorsunuz.
50’de bitiyor mu gerçekten güzellik?
“Başkasından çaldığın güzelliği kullanamazsın…” Bu senin bir versiyonun olsa bile öyle, çünkü sen olmaktan çıktığın sahte olan her şey kendini kusmaya mahkûm.
Kadınlara dayatılan genç ve güzel olmalısın baskısı, öyle hallere düşürdü ki hiç kimse kendini tanıyamaz oldu. Estetikten herkes birbirine benziyor ve yaşının kaç olduğu belli olmayan bir yığına dönüştük.
Erkekler, kendilerine bakmadan hem özel hem de iş hayatlarında genç ve güzel kadınları tercih ederek biz kadınları yarış atına dönüştürdü ve bu gidiş hiç de iyi bir yere gitmiyor. İşte tam da bu noktada bütün bu meseleleri anlatan çok çarpıcı bir film ‘Cevher’!
İçimizdeki cevheri keşfetmemiz gerekirken bedenler üzerinden ilerleyen bu sistemin çökmesi gerekiyor. Büyümek ve yaş almak güzel bir şey. Filmde sorgulanan 50’de bitiyor mu gerçekten kadınların güzelliği?
Yok be, her yaşın ayrı bir güzelliği var öyle değil mi?
Yeni yılda kendimizle barışıp kendimiz olmayı seçelim!