Skora bakınca gümbür gümbür bir oyun bekliyor insan. Maç öyle mi, pek emin değilim. İki farklı Fenerbahçe var: Öncelikle, defans oyununu çok doğru yapıyor Fenerbahçe. Neredeyse hiç pozisyon vermiyor rakibe. Bunu takım boyunu kısaltarak yapıyor ve taraftarlara güven veriyor. Ancak, ofansif oyun aynı şekilde başarılı değil. Atılan beş gole aldanmamak lazım, çoğu bireysel yetenekle atılmış goller. Tabi ki beş gol başarıdır ama yanıltıcı olmaması lazım. Takım ileride çok durarak oynuyor asıl problem bu. Belki sakatların geri gelmesiyle bu problem bir nebze de olsa çözülür. Nazım dün akşam gerçekten harikaydı, 2 asist yaptı ama aslında ilk goldeki takipçiliği çok önemli ve değerliydi. Geçen sezon sonu saç baş yolduran Nazım’la alakası yok artık. 5. golde ortayı açan Muhammed (2001 doğumlu) ceza sahası içindeki iki oyuncu Fatih (2003 doğumlu) ve Arda'ydı (2005 doğumlu). En son ne zaman herhangi bir maçta üç tane genci aynı anda sahada gördük hatırlamıyorum. Bu sene alışkın olmadığımız şeyler yaşatıyor bize Pereira. Dürüst olmak gerekirse sanırım önceki yazılarımda aceleci davranmışım Pereira'yı eleştirirken. Hem defansın sağlamlığı hem de gençlere bu kadar önem vermesi gerçekten sezon için hayli umut verici. Eğer bir de ofansif oyundaki sorunları çözerse çok güzel bir sezon geçirebiliriz.
Söylemesem olmayacak, Mesut tam olarak ne yapıyor bu takımda? Yani sırtında Mesut yazmasa kim inanır dünya yıldızı olduğuna? Bekliyoruz toparlayacak, kendine gelecek diye ama çok bekletmez bizi umarım. Bir sözüm de Başkana. Bize söz verdin sayın Koç “3’ü kesin, bütçe uygun olursa 4 transfer yapacağız” dedin. Eee, hadi. Transfer dönemi bitiyor, piyasada adam kalmadı, bu saatten sonra kimi koparabileceksin, bilmem…
