CHP'nin başörtüsü başta olmak üzere, kadınların zorunlu haller dışında kamuda belli kıyafetleri giymeye zorlanmamasına ilişkin yasa teklifi atağına, iktidar partisi AKP, Anayasa güvencesiyle yanıt verirken, tartışma birden boyut değiştirdi. Yapılan ilk toplantıda, 'sadece başörtüsü' ile sınırlı kalınmadı, Anayasa'daki aile maddesinin değiştirilmesi önerileri de gündeme geldi. Bu değişikliğin mini pakete alınması henüz kesinleşmezken, maddedeki 'eşler ' ifadesinin 'kadın -erkek' olarak değiştirilmesini, LBGT evlilikleri veya sperm bankasından çocuk yapılması gibi durumlara izin verilmesinin önüne geçilmesini önerenler oldu.
İLK TOPLANTIDA NE OLDU?
Dün yapılan ilk toplantıdan sonra Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, "Sayın Cumhurbaşkanımızın çizdiği çerçevede, Anayasa hazırlığı çalışmalarımıza bugün başladık. Bu çalışmaları pazartesi tamamlayarak, Sayın Cumhurbaşkanımıza sunacağız. Anayasa Değişikliği teklifi birkaç maddede olabilir. Bu teklifimizi MHP ile ortak hazırlıyoruz, ortak imza ile Meclis’e sunulacak" dedi.
Edinilen bilgiye göre toplantıda, Anayasa'nın 10’uncu maddesi üzerinden görüşler dile getirildi. Başörtüsünün temel hak ve özgürlükler çerçevesinde ele alınarak net bir çerçeve çizilmesi, bir daha geri dönülmeyecek şekilde düzenleme yapılmasına ilişkin görüşler paylaşıldı. Metin yoruma açık olmayacak şekilde düzenlenecek.
KONU AİLEYE NASIL GELDİ?
Toplantıda, bu durumu fırsat bilerek, Anayasa'daki aile tanımına ilişkin değişiklik yapılmasını önerenler de oldu. Bu konuda değişiklik teklifine bir hüküm konulup konulmaması henüz netleşmedi. Partide bu konuda farklı görüşler olduğu ortaya çıktı. Bir hüküm getirilecekse ailenin tarifinin mevcut Anayasa'daki “eşler” ibaresi yerine "kadın-erkek” ifadesi kullanılması üzerinde duruldu. Böylece LBGT evlilikleri, sperm bankasından çocuk yapılması gibi durumlara izin verilmeyeceği öne sürüldü.
CHP'NİN BAŞLATTIĞI TARTIŞMA
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'li milletvekillerinin imzasını taşıyan "Kadınların Yürüttükleri Mesleğin İcrası Kapsamındaki Kılık ve Kıyafeti Giymek Dışında Herhangi Bir Zorlamaya Tabi Tutulamaması Hakkında Kanun Teklifi", kamu kurum ve kuruluşlarında istihdam edilen ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile üst kuruluşlarına bağlı olarak bir mesleği icra eden kadınlar, yürüttükleri mesleğin icrası kapsamında giyilmesi gerekli cübbe, önlük, üniforma vb. dışında kıyafet giymek ya da giymemek gibi temel hak ve özgürlükleri ihlal edecek biçimde herhangi bir zorlamaya tabi tutulamaz. Bu Kanun yayımı tarihinde yürürlüğe girer. Bu Kanun hükümlerini Cumhurbaşkanı yürütür" hükmünden oluşuyor.
TARTIŞMALAR KIZIŞACAK
Bu teklifin, 'zamanlaması ve sonuçları' siyasi kulislerdeki tartışmaları kızıştırdı. TBMM gündemindeki sansür yasası dahil olmak üzere gündemdeki birçok acil konu yerine 'başörtüsü' başlığı açılmasının yanlış olduğunu dile getirenlerle, CHP'nin iktidara gelmesi durumunda başörtüsüyle ilgili kaygı duyan muhafazakarların kaygılarını ortadan kaldırma amacı taşındığını savunanlar ikiye bölündü. Cumhur İttifakı'nın, Anayasa değişikliği ile yaptığı karşı hamlenin sadece 'başörtüsüne' güvenceyle sınırlı kalmayıp, buna ilave özgürlükleri sınırlayacak farklı maddelerle, İstanbul Sözleşmesi'nin iptali gibi büyük tartışma yaratacağını dile getirenler bulunuyor. Başörtüsü tartışmalarının ciddi sorunları gölgelediğini iddia edenler, gerçek gündeme dönülmesi gerektiğini dile getiriyorlar.
