Hamas’ın İsrail’e saldırısı sonrası, İsrail savaş kabinesi ve Netanyahu, “Bu uzun bir savaş olacak” denişlerdi. Şimdi anlaşılıyor ki, Gazze’de 40 bin kişi öldü, hastaneler, okullar bombalandı. İsrail ve Netanyahu tüm dünyada protesto edildi, hatta İsrail halkının yarısı protesto için sokaklara döküldü. Harvard Üniversitesi rektörü İsrail karşıtı protestolara izin verdiğinden görevden alındı.
Netanyahu’nun son ABD gezisi adeta İsrail ve kendisi için bir doping oldu. Tıpkı Mitçotakis gibi dakikalarca ayakta alkışlandı. Bu, ABD’nin koşullar ne olursa olsun İsrail’in yanında duracağının işaret fişeği olarak kabul edilebilir. Dünya kamuoyuna itidal tavsiye ederken, ABD’nin el altından İsrail’e örtülü desteği devam edecek.
ABD, Orta Doğu’da İsrail- Amerikan hegemonyasını bir an önce kurup, sonra Asya-Pasifik alanına sert bir iniş yapacak gibi anlaşılıyor. ABD-İsrail ortaklığının önemli bir somut delili de İran’ın İsrail’e yönelik füze saldırısında ABD, İngiltere ve Fransa’nın “demir kubbe”ye destek vermesi.
İsrail için zaman ve mekan koordinatları da çok uygundu. İran’ın Cumhurbaşkanı Reisi bir helikopter kazasında öldü (hala suikast olup olmadığı tartışılır). Yeni cumhurbaşkanı liberal ve Batı ile diyalogdan yana. Ancak Hamaney, yeni politikaların İslami bir süzgeçten geçirileceğini söylese de İran’ın iktisadi ve siyaset iklimi bulanık.
Suriye toprakları üzerinde henüz Esad iktidarının egemenliği sağlanamadı. Lübnan (Hizbullah’ı topraklarında barındırması itibarıyla) ekonomik ve politik olarak büyük bir zayıflık içinde. Türkiye, F-35’leri alamadığı gibi F-16’ların da akibeti de belli değil. Makro ekonomik dengeler ziyadesiyle bozuk.
İsrail, konjonktürel olarak böyle bir iklimi kendi büyük stratejisi açısından fevkalade uygun buluyor. Haniye suikastının ilk sonuçlarından biri de, İran’ın desteklediği bir mukavemet örgütünün liderini koruyabilecek kalibrede olamayışı. Bu İran savunma konsepti açısından moral bozucu olduğu gibi, İran’ın etkili olduğu ve izdüşümlerini görebildiği Irak, Suriye, Yemen ve Lübnan gibi ülkelerde de psikolojik moral üstünlüğünün törpüleneceği anlamına gelecektir.
Bu ivme ile içinde bulunduğumuz coğrafi havzada uzun sürecek bir hesaplaşma ufukta gözüküyor.
Zira İsrail’de bir savaş kabinesi var; bu savaş kabinesinin başında da Netanyahu. Netanyahu savaş zihin kodları ile adeta devamlı pedal çeviriyor. Çevirmeyi bıraktığı anda bisikletten ve iktidardan düşeceğini biliyor. Bu sebeple Ameika’dan aldığı rüzgarla bisiklet çevirmeye uzun bir süre daha devam edecek.
