Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasından sonra Türkiye yeni anayasa konusuna odaklandı. Bana soracak olursanız Türkiye’nin böyle bir gündemi yok. Şu anda sabah siyasetçiler ve akşam tartışma programlarındaki konuklar bu konuyu konuşuyorlar ama birkaç haftaya bu konu Türkiye’nin gündeminde olmayacak. Böyle düşünmemin iki sebebi var.
Birincisi meclis aritmetiği. Bildiğiniz üzere mecliste anayasa değişikliği için 400 milletvekiline ihtiyaç var. Şu anda 400 milletvekiline imkan veren hiçbir kombinasyonun bir araya gelmesi pek mümkün gözükmüyor. CHP’nin desteklemediği bir oylamada AK Parti’nin yanına HDP, İYİ Parti ve MHP’yi alması gerekiyor. Bu kombinasyon sadece MHP ile HDP’nin yan yana gelmesinin imkansızlığından dolayı zor değil. İYİ Parti böyle bir durumda CHP’nin olmadığı bir müzakere masasını kabul etmeyecektir. Anayasa değişikliğinin referandumda oylamaya sunulması için de 360 oy gerekiyor. Bu rakam ancak İYİ Parti’nin Cumhur İttifakı ile hareket etmesi durumunda oluşuyor. Az önce dediğim gibi CHP’siz bu senaryo gerçekçi değil.
Öte yandan muhalefetin ve iktidar partisinin anayasa değişikliğinden beklentileri çok farklı. Gerçi iktidarın ne beklediğini bilmiyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan bir çağrı yaptı ve Devlet Bahçeli destek verdi. Ancak Cumhur İttifakı’nın anayasa değişikliğinden ne beklediğini henüz bilmiyoruz. Muhalefet ise sert kuvvetler ayrılığı prensibini temeline alan bir parlamenter sistem ön görüyor. Hem yukarıda tarif ettiğim aritmetik hem de beklentilerdeki farklılık kısa vadede anayasa değişikliğini muhtemel bir senaryo olmaktan çıkartıyor.
Anayasa değişikliği Türkiye’nin gündemine elbet gelecek. Ancak henüz iktidarın bir hazırlığı yok gibi duruyor. 2021 sonuna doğru daha net bir tartışma şekillenebilir diye düşünüyorum.
Yukarıda partilerin neden bir araya gelmekte zorlanacağını anlatmaya çalıştım. Toplum da aynı fikirde gözüküyor. Şubat ayı TürkiyeRaporu.com birince anketinde siyasi partilerin kullandıkları dilin nasıl algılandığını sorduk. İYİ Parti haricinde, mecliste grubu olan partilerin siyaset dili için seçmenin %30’dan fazlası kutuplaştırıcı seçeneğini tercih etti. Sonuçlar partilerin kullandıkları dilin karşı mahalleye geçmediğini gösteriyor. Toplum da partilerin bir araya gelmesine pek ihtimal vermiyor. Bu durum ne kadar devam eder kestirmek zor. Ancak Türkiye’ye zarar verdiği kesin.
Sayacağım siyasi partilerin kullandığı dili hangisi en iyi tarif eder? - TürkiyeRaporu.com-Şubat 2021