Bir takım düşünün, hedefi şampiyon olmak falan değil. “Böyle bir takımın nesini tutayım” diyeceksiniz. Ancak onlarca şampiyonluğa bedel bir işin peşindeler. Derdi insanların hayatına dokunmak olan bir avuç insan bilimsel yöntemlerle gece gündüz çalışarak gençlerimizin gelişimine pozitif katkı sağlamak için ter döküyor. Gençlerbirliği kulübünde kurulan kadın futbol takımından bahsediyorum.
Kulübün 100. yılında sahaya kadın futbol takımını sürmek gibi romantik bir parola ile kolları sıvayan birkaç gönül insanı 8 hafta önce sıfırdan başlayarak ilk oyuncu seçmelerini yaptı. Yedi hafta Bilge Nur Karadut Hoca nezaretinde idman yapan takım Gençlerbirliği tarihindeki ilk kadın futbol maçına çıktı. En küçüğü 2011, en büyüğü 2004 doğumlu ve yaş ortalaması 15.8 olan bir takımla, 1999 doğumlulardan oluşan TFF 3.Lig takımı Ankara 1910 ile oynadıkları maçta kendilerine has futbol felsefeleri ile 2-1 galip gelmeyi başardılar.
Projenin mimarlarına uzun vadede ulaşmak istedikleri hedefi sordum. Yurt dışında oynayabilecek yetenekte sporcular ve antrenörler yetiştirmek olduğunu söylediler. Avrupa’ya gittiğinde kültür, lisan, futbol konularında daha ilk günden uyum sağlayabilecek sporcuları eğitebilmek için çalışıyorlar. Kadın futbolunu erkekler gibi oynamak yerine, kadınlara özel yeni bir oyun anlayışını ve bu anlayışı uygulamaya geçirebilecek yeni bir antrenman programını uyguluyorlar.
Kim bu idealist insanlar? Projenin mimarı kulübün Kadın Futbol Danışmanı Erdem Göktürk profesyonel hayatında zirveye ulaşmış bir mühendis. Kurucusu olduğu ve başkanlığını yaptığı İstanbul Defnespor vasıtası ile sosyal fayda ilkesi doğrultusunda pırıl pırıl onlarca kız evladımızın zihinsel ve bedensel olarak daha sağlıklı, daha donanımlı bireyler olarak yetişmesine katkı sağlıyor.
Kadın Futbolu Sportif Direktörü Fatih Kale hocaların hocası… Asya Futbol Konfederasyonunda Futbol A ve B sertifika kursları eğitmenliği yapmış. Başta Tayvan Kadın Milli Futbol Takımı olmak üzere Laos, Çin, Vietnam ve Japonya’da çeşitli yaş gruplarında milli takımları ve profesyonel takımları çalıştırmış. Mumla arasanız böyle birini bulamazsınız.
Gençlerbirliği Kulübünün vizyon sahibi başkanı Niyazi Akdaş ve kulübün Gençlik ve Gelişim Sorumlusu, yılların altyapı hocası Cüneyt Memişoğlu ilk günden itibaren bu projeye her türlü desteği veriyor. Büyük bir heyecan ile gelişmeleri takip ediyorlar.
Endüstriyel futbolun “Kazanmak için her yol mübahtır” ilkesiyle hareket eden ve insanları öğüten düzeninden bıktıysanız, sizleri başka bir dünyaya davet ediyorum. Bu oyunda kaybeden olmuyor ve her zaman dostluk kazanıyor. Takım olarak şampiyon olmasalar da kendi hayatlarının şampiyon sporcularını yetiştiren bu felsefe çölleşmekte olan ülke sporunda adeta bir vaha işlevi görüyor. Bu vahanın tadını alırsanız bir daha bırakamazsınız, şimdiden uyarıyorum.