Galatasaray erken gol bulduğu zaman istediği oyunu sergilemekte sorun yaşamıyor. Denizlispor karşılaşmasında da iki maç önceki gibi zorlayarak erken öne geçti, daha sonra maç boyu rahat oyununu sürdürdü. Antalya ve Kayseri maçlarında kaybedilen puanların bunda etkili olduğu açık. İç saha maçlarında taktik belli “Oyuna başla ve hemen öne geç”. Zayıf takımlar karşısında bu durum geçerli fakat dişli takımlar karşısında neler olur, bekleyip göreceğiz.
Maçın güzelliklerinden biri Muslera’nın geri dönüşüydü. Galatasaray için çok önemli ve takım için bir futbolcudan öte bir kimlik Muslera. Bundan sonra Galatasaray’ın oyununu da olumlu yönde etkileyecek gibi.
Günümüzün anormal şartlarında artık hiçbir takım eksik, sakat, cezalı gibi mazeretlerin altına saklanamıyor. Elde kim kaldıysa oynamak zorundalar. O yüzden artık teknik direktörlerin bu konuda sızlanmalarına bir son vermeleri gerekiyor.
Üç günde bir maç, aslında futbolcuları da seyircileri de yavaştan bezdirmeye başlasa bile, karşılaşmalar başlayınca heyecan hemen geri geliyor. Galatasaray – Denizlispor maçı da böyle bir havada oynandı. Çevremde futbol seven insanlar bile takımlarının hangi gün maçı olduğunu takip etmekte zorlanıyor.
Galatasaray, ligin ilk haftalarındaki Saracchi üzerinden soldan yüklenme futbolundan vazgeçmiş gibi. Bu maçta ilk yarıda yapılan ve hiçbiri isabet bulmayan 11 orta, bu durumun efektif olmadığının kanıtı gibi. Her şeyden önce Saracchi, eksi formunu bir türlü yakalayamadı. Üst üste yaşadığı adale sakatlıkları, futbolcunun süratini kesmiş, ortalarını etkilemiş gözüküyor. Bu son maçlarda da, Denizlispor maçının ilk yarısında da böyleydi. İkinci yarı o ünlü deparını bir kere hem de ortadan atınca, golü de sağlamış oldu. Sonra da maç sonuna kadar eski günlerine dönüş sinyalleri verdi.
Feghouli ise maçın adamı olmak için oynadı. Sanki sakatlıktan yeni dönen o değilmiş gibiydi. Sarı kırmızılı takımın önemli silahlarından olan Cezayirli, belki de yılın en iyi futbolunu ortaya koyması, önümüzdeki haftalar için de umut verdi.
Galatasaray, evindeki son iki maçta altışar gol attı. Düşeş yani. Tarihinde böyle bir şey var mı, araştırmak lazım. Sonuçta Galatasaray 11 kişi oynadığı maçlarda oldukça başarılı sonuçlar alıyor. Gereksiz uzunluktaki, adı Süper ama kendisi vasat ligimizde en azından taraftarlarını, aralardaki kesintilere rağmen mutlu ediyor.