Murat Aydın
Bu düzen değişecek…
Boğazını sıkıyor, hırsla. Karşısında dünyanın en tehlikeli suçlusu varmışçasına. Bir diğeri dizini bastırmış yerde yatanın ense köküne. Neredeyse boynunu kıracağı kişi, yerin dibine gömülmesi gereken biriymiş gibi bastırıyor beton zemine. Oysa boğazını sıktıkları da ensesine bindikleri de bu ülkenin gençleri. İstedikleri şey daha iyi eğitim alıp özgür ve mutlu bir ülkede yaşamaktan ibaret olan gençleri. Üstelik boğazı sıkanlar da enseye binenler de bu ülkenin gençleri. Bu bozuk düzen yüzünden daha iyi eğitim alamamış, belki de eğitimini aldığı işi yapamadığı için polis olmuş gençleri.
Artık sona ermiş iktidarları sürsün diye ülkenin gençlerini birbirine karşı hınçla dolduran, onları birbirinin boğazını sıkar hale getiren bir düzen bu.
Dahası; iyi eğitim almaya çalışan gencine eğitim olanağı vermeyen, onu ezen, susturan, eğitimini tamamlayabilene iş ve insanca bir yaşam sunmayan köhne bir düzen bu.
Dahası; yaklaşık 10 ay önce yatırıldığı yerde boğazına basılarak öldürülen George Floyd için timsah gözyaşı döküp, açıklama yapan ama Kadıköy’de boğazı sıkılan, ensesine basılan Boğaziçili öğrenciler için sesi çıkmayanların güç sahibi olduğu ikiyüzlü bir düzen bu.
Dahası; iyi bir eğitim almak, özgür bir ülkede yaşamak için seslerini duyurmaya, nefes almaya çalışan gençlerin sesleri, nefesleri kesilmeye çalışılırken düne kadar işsizken bir anda lüks arabalara kavuşan, bu arabalarda uyuşturucu çeken, kumarhanelerde poz veren, jakuzilerde “fakirlere” laf atan, araba bagajlarında para desteleri bulunan yandaş gençlerin sırtının sıvazlandığı haksız bir düzen bu.
Dahası; sözünü esirgemediği, bildiğini söylediği, istenmeyen haberleri yazdığı, boyun eğmediği için işinden olan, hapse atılan, itilip kakılan insanların olduğu adaletsiz bir düzen bu.
Dahası; evinde dövülen, sokak ortasında karnındaki bebeği ile bıçaklanan, tecavüze uğrayan, birey olarak görülmeyen, ancak eş ya da anne olduğunda değerli sayılan kadınların ezildiği, yok sayıldığı acımasız bir düzen bu.
Dahası; iki üniversite bitirdiği halde işsiz kalıp uzun kuyruklarda iş bekleyen, hakkı olan işi alabilmek için torpil arayan, en verimli çağında evinde oturup anne babasının eline baktığı için kahrolan, sonunda dayanamayıp kendini öldüren erkeklerin olduğu kahrolası bir düzen bu.
Ama bu böyle gitmez. Bu köhne, ikiyüzlü, haksız, adaletsiz, acımasız ve kahrolası düzen son bulacak. İyi eğitim alamadığı, eğitimini aldığı işi yapamadığı için polis olan gençlerle iyi eğitim almak için mücadele eden gençleri karşı karşıya getiren bu düzen değişecek. Kendinden olmayanı yok sayan, kendinden ve çıkarından başka hiçbir şeye değer vermeyen kibir abidelerinin düzeni son bulacak.
Gençlerimizle, kadınlarımızla, erkeklerimizle, bu ülkenin iyi ve “en az namussuzları kadar cesur olan namuslu” insanlarıyla daha güzel bir ülkede yaşamayı mümkün kılacağız. Çünkü “umutsuz durum yoktur, umutsuz insan vardır” ve bizim umudumuz da mücadele azmimiz de tamdır.