Koronavirüsle mücadelede 1 Haziran’da yeni normale geçilmesiyle beraber başlayan tartışmaların ilk sırasında “verilerin sağlıklı biçimde açıklanıp açıklanmadığı” konusu geliyor hiç kuşkusuz.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın her akşam bizzat açıkladığı verilerin gizlendiği ve gerçek rakamların duyurulmadığı eleştirileri, son günlerde önemli isimlerce yüksek sesle dillendirmeye başladı.
Sürecin başından beri, Bilim Kurulu’ndan farklı değerlendirmeleriyle bilinen Prof.Dr. Mehmet Ceyhan, Bakan Koca’nın açıkladığı vaka sayısının gerçekte 10 kat fazla olduğunu ifade ediyor.
Ceyhan’ın bu açıklamasının ardından Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ile İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, yaptıkları açıklamalarda açıklanan rakamların gerçeği yansıtmadığını kendi ellerindeki verilerle karşılaştırarak gündeme getirdi.
Türk Tabipleri Birliği Genel Başkanı Dr. Sinan Adıyaman ise, tartışmaya başka boyutuyla katıldı. Adıyaman, her gün artan ağır vaka sayılarına dikkat çekerken, ülke genelinde yoğun bakım yataklarının dolu olduğunu açıkladı.
Adıyaman yaptığı son değerlendirmede, ülke genelindeki yoğun bakımlardaki toplam yatak sayılarının yüzde 41’nin özel sektöre ait hastanelerde bulunduğunu vurguladı. Bu çerçevede, Sağlık Bakanı Koca’nın yoğun bakım doluluk oranının yüzde 65.5 olduğu yönündeki açıklamasına dikkat çeken Adıyaman, devlet hastanelerindeki yoğun bakım yataklarının tamamının dolu olduğunu öne sürdü.
İşin tuhafı Bakan Koca, bu konuda sessizliğini koruyor. Belli ki, bu topa girmek istemiyor. Salgınla mücadelenin ilk döneminde sık sık basın toplantısı yaparak gelişmeleri bizzat yorumlayan Koca’nın son zamanlarda basın toplantısı yapmaması dikkat çekiyor.
Salgın konusunda bazı önceki yazılarda dile getirmiştim. Bakan Koca, bu süreçte bir siyasetçiden ziyade hekimliğini ön plana çıkarttı. Bu yönüyle hem kamuoyunda, hem de sağlık emekçilerinden destek görmüştü.
Ancak, Koca’nın verilerin doğruluğu konusundaki tartışmalara girmediğini görmek, “sükut, ikrardan gelir” atasözünü hatırlatıyor. Koca’nın elinin kolunun bağlı olmasının başka bir gerekçesi olup olmadığı merak konusu doğal olarak!
ANKARA’NIN FOTOĞRAFI
Yoğun bakım yataklarının dolu olması konusu Ankara özelinde de tartışılıyor elbette. Başkentte vaka sayısının çok fazla olduğu yönünde kamuoyuna yansıyan bilgiler ve açıklamalar var.
Fısıltı gazetesinden yansıyanlara göre, Ankara’da Şehir Hastanesi başta olmak üzere devlet hastaneleri ile üniversite hastanelerinin yoğun bakımları dolu. Bu nedenle, İl Sağlık Müdürlüğü bazı özel hastanelere Kovid – 19 tanısı konmuş hastaları yönlendirmeye başladı.
Yine fısıltı gazetesine göre, ağır hastalarda her gün artışlar görülmesi üzerine Şehir Hastanesi’nin hizmete girmesiyle birlikte faaliyetlerine son verilen Ankara Numune Hastanesi ile Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi’nin yeniden açılacağı ifade ediliyor.
Her iki hastanenin doğrudan pandemi hastanesi olarak hizmet vermesi planlandığı belirtiliyor. Burada bir handikap var, o da yeterli sağlık personelinin temin edilip edilemeyeceği. Bakanlığın bu sorunu çözmesi halinde kış aylarında daha yoğun yaşanacağı ifade edilen salgınla mücadelede iki hastaneyi devreye sokacağı Ankara’da konuşuluyor.
TOMOGRAFİ TESPİTLERİ TEST SAYISINA DAHİL Mİ?
Sağlık Bakanlığı’nın resmi rakamlarına göre, ülke genelindeki vaka sayısı 1500’ü geçti. Ağır hasta sayısı bine yaklaşıyor.
Bakanlık verilerine göre, test sayısının son günlerde 100 bini geçmeye başladığını görüyoruz. Ancak burada uzmanlar bir konuya dikkat çekiyor:
Virüsü, solunum sisteminden akciğerlere inmesi halinde “sürüntü testi” ile tespit etmek zor. Bu durumda testler negatif çıkabiliyor. Ancak, aynı hastaya akciğer tomografisi çekildiğinde akciğerlerdeki tutulumlardan Kovid – 19 pozitif tanısı konabiliyor.
Dolayısıyla; testlerden negatif çıkıp, tomografiden pozitif çıkan vakalar bakanlık istatistiklerine giriyor mu? Bilemiyoruz. Giriyorsa sorun yok, ancak aksi durum varsa sayılarda artış mümkün.
BAKANLIK RAPORLAMAYI DURDURDU
Resmi veriler demişken, bir konuyu daha belirteyim. Sağlık Bakanlığı bir süredir günlük ve haftalık koronavirüs raporlarını güncellemiyor. Bakanlığın hazırladığı en son günlük rapor 26 Ağustos tarihini taşıyor. En son haftalık rapor ise, 17-23 Ağustos haftasını gösteriyor.
Rakamlardaki şeffaflık ve doğruluk tartışmalarının olduğu dönemde bakanlığın raporları güncellememesi, yeni tartışmaları beraberinde getirecek.
