Fatma Acar Ünlü

Pandemide anne olmak ve geçen yıl olduğu gibi bu yıl da kendi kendimize kutlamak zor.. Pek çoğumuz yine annelerimizi görmeye gidemeyeceğiz ya da çocuklarımız torunlarımız bize gelemeyecek. Yani pandeminin gölgesinde bir anneler günü daha geçiyor..

Pandemi döneminde biz anneler, vereceğimiz savaşların öncelikli cephesini seçmeliyiz. Tertemiz bir ev, pişen sağlıklı yemekler, çocuklara pasta börekler, gün içinde ödevini yapan, online derslerini takip eden, hem de düzenli kitap okuyan çocuklar, ev işlerine yardımcı eşler, aksamayan iş hayatı, dersler, kendimize zaman ayırmak, aile ve arkadaş ziyaretleri bunların hepsinin bir arada görülmesi mümkün değil..

Yaşamın eve sığdırılmaya çalışıldığı COVID-19 Pandemi sürecinde okulların da kapalı kaldığı bir yıldan uzun bir süredir online eğitime devam edildiği bu dönemde, evlere kapananların büyük bir kısmını çocuklar ve anneler oluşturmaktadır.
Anneler olarak yaşam stresinin ve sorumlulukların da artmasıyla özellikle pandemi döneminde yorulduk.
Anneler gününde aklımıza gelen ilk sözcükler arasında emek, fedakarlık, sevgi ve üretmek gelirken annelerin aklına bir yıldan uzun bir süredir ekstra dikkat gerektiren pandemi koşulları eklendi, temizlik, maske, mesafe. 
Bir yıldan uzun bir süredir, evden çalışan anneler için ev ve iş dengesini kurmaya çalışmak çok daha fazla stres yaratıyor. Anne babalar olarak pandemide çocuklar ile evde zaman geçirmeyi fırsata çevirmeye çalışsak da, gelecek kaygısı, COVID-19 endişesinin belirsizliği, annelerin ruh sağlığını olumsuz etkiliyor.

Araştırmalara göre, her yaş grubunun bu süreci anlamlandırma ve baş edebilme biçimleri farklı olmaktadır. Pandeminin çocuklar tarafından anlamlandırılmasında ebeveyn faktörü önemli bir yer tutmaktadır. İnsanların yüzünü maskesiz göremeyen çocukların en yakınında olan ve güvenilir bilgi kaynakları olarak görülen annelerin de bu süreci ne şekilde anlamlandırdığı merak konusudur. Kaygı ve yarattığı umutsuzluk hissi, çalışan ve çalışmayan tüm anneleri olumsuz etkilenmektedir. Çocuklar yetişkinlere nazaran ilk defa böyle bir durumla karşı karşıya kalmış ve sosyal medya kanalları ile salgının gidişatına tanık olmuşlardır. Annelerin pandemi sürecinde evde çocukları ile geçirdikleri ve geçirmeye devam ettikleri bu zaman diliminde okulla ilgili olarak “okulun hayatlarının büyük bir kısmını doldurduğunu ve okulun hem kendileri hem de çocuklar için ne kadar önemli olduğunu fark ettirdiğini ifade etmişlerdir. Anneler evde çocukların enerjilerini atamadıklarını ve okulun özellikle de bu noktada çocukları rahatlattığını ve enerjilerini boşaltmalarını sağladığını belirtmişlerdir. Aynı zamanda çocukların sosyalleşmesi için de okulun gerekli olduğunu dile getirmişlerdir. Salgın sebebiyle arkadaşları ile görüşemeyen ve ev içerisinde daha çok vakit geçirmek durumunda kalan çocukların hayatı da yetişkinlerin hayatı gibi olumsuz etkilendi. Salgının bitmesi ve normalleşme sürecinin eskiye dönmesi, hayatın normal şartlarda devam etmesi en çok anne babalar ve çocuklar tarafından şiddetle beklenmektedir.
Yine yapılan araştırmadan elde edilen önemli bir sonuç; annelerin büyük çoğunluğunun öncelikli olarak çocuklarıyla ilgilendikleri ve evde geçirilen bir günü ifade ederken babaların ifadelerde yer almadığı görülmüş. Araştırmalarda salgın durumunda kadınların sağlık konusundaki kaygı düzeylerinin erkeklere nazaran daha yüksek olduğu bulunmuştur. ‘’Nitekim çocukların sağlıklı büyüme ve gelişimi her iki ebeveynin sorumluğunda olduğu bilinse de büyük bir oranda çocukların bakımlarının da annelere bırakıldığı görülmektedir. Bu noktada babaların hem annelere destek olma açısından hem de çocuğun sağlıklı gelişimi açısından baba modelinin anne ve çocuk hayatında daha fazla yer alması sağlanmalıdır’’ şeklindedir.

Pandemide Çalışan Annelerin Zorlukları
Dışarıda çalışma hayatı süren anneler, çocuklarının evde canlı derslere girmesinden onların ruhsal sağlıkları ile daha çok ilgilenmeleri gerektiğine kadar birçok gerçekle yüzleşmek durumunda kaldılar. Anneler; eve döndükleri zaman çocuklarına sarılamadılar. Özellikle sağlık sektöründeki anneler bazen günlerce çocuklarını ve kendi anne babalarını göremediler.
Annelerin dile getirdiği başka zorluklar da var; evde pozitif tutumunuzu korumanın zaman zaman zorlaşması, çocukların talepleri, evden çalışmakla ilgili sorumluluklar, iş kaybı kaygısı, özellikle ruh sağlığımızı tehdit eden ülke gündemi. Bu gerçekler, ailelerin problemlerle başa çıkmalarını zorlaştırıp, çok olumsuz sonuçlara sebep olmakta. Evde uzaktan çalışan anneler ise hem işlerini evden disiplinli bir şekilde yürütmek, hem de çocuklarına evde uygun bir uzaktan eğitim ortamı oluşturup onları kontrol etmek zorunda. Elbette en büyük zorluklardan biri de eşlerle ev içi rollerin eşit paylaşılmaması oluyor.

Bu süreçte, ister çalışan ister ev kadını bir anne olun çocuklarınızla sağlıklı bir iletişim kurmaya dikkat edin. Pandemi döneminde anne olarak, kendi istek ve beklentilerimizi belirlemeli ve planlamalıyız. Ruhsal sağlığımız kadar fiziksel sağlığımızı korumamıza destek olacak aktiviteler yapmalıyız, uzun süredir görüşemediğimiz arkadaşlarımızla görüntülü konuşma toplantıları organize etmeliyiz.
Salgında bebek sahibi olmuş, 10 aylık bebeği olan bir anne endişesini şöyle dile getiriyor; “doğduğundan beri ebeveyn harici kimseyle vakit geçirmedi, insanların yüzünü maskesiz görmedi, güneşi yeterince hissetmedi, toprağa ve çimlere çok fazla dokunamadı, akranlarıyla tanışamadı. İleride tüm bunlar çocuğu nasıl etkileyecek bilemiyoruz. Ülkemizdeki salgın yönetiminin başarısızlığı yüzünden tek umudum salgından ailemin etkilenmemesi.” şeklinde. Bu da farklı açıdan değerlendirilmesi gereken genç annelerin kaygılarından biri.

Annelerin yükünü hafifletmek
Her şeyden önce annenize Teşekkür etmeyi lütfen unutmayın. Fedakarlıklar yapan, sizi karşılıksız sevgisiyle büyüten annenize içten bir teşekkür edin bence en güzel hediyelerden biri.
Duygularını, yorulduğunu, endişeli olduğunu, onu anladığınızı yardımcı olmak için gönüllü olduğunuzu hissettirin.
Evde, evcil hayvan ile uğraşmanın ve bitki yetiştirmenin sağlığa olumlu etkileri biliniyor. Annenizi bir evcil hayvan sahiplenme konusunda teşvik etmeniz, ona bitkiler hediye etmeniz de onu mutlu edecektir ve yalnız yaşayan annelerin kendini yalnız hissetmemelerini sağlayacaktır. En önemlisi lütfen annenizin ‘’Kitap okumak’’ için kendisine zaman ayırmasına izin verin.

Anneler Günümüz kutlu olsun..