6 yılda ne değişti? Halkın gözünden yolsuzluk bulguları


KONDA tarafından, Uluslarası Şeffaflık Örgütü-Türkiye için 2022 yılında Türkiye genelinde gerçekleştirilen yolsuzluk konulu kamuoyu araştırması ilginç bazı bulgular içeriyor.

Araştırmaya katılanların %74’ü yolsuzluğun son 2 yılda arttığını düşünürken yalnızca %16’sı bu görüşe katılmıyor. 2016 yılında yapılan aynı araştırmada toplumun %55’i yolsuzluğun arttığını düşünürken, 6 yıl içinde bu oranın %20’ye yakın artması ve her 4 kişiden 3’ünün kesin olumsuz yargı belirtmesi, yolsuzluğun artık yaygın bir olgu olduğunun toplumun genelinde kabul gördüğünü gösteriyor. Muhalefet seçmenlerinin neredeyse tamamı yolsuzluğun arttığını düşünürken, AK Parti seçmenlerinin bile %44 oranında, MHP seçmenlerin ise %63 oranında yolsuzluğun arttığının düşünmesi dikkat çekici bir bulgudur.

Hali hazırdaki duruma ilişkin toplumsal düzeyde gerçek bir kaygı varken, geleceğe ilişkin de umutsuzluk gözlenmektedir. Toplumun %67’si, yani her 3 kişiden 2’si önümüzdeki 2 yılda Türkiye’de yolsuzluğun daha da artacağını düşünüyor. Bu oran 2016 yılında yapılan aynı araştırmada %41 iken 2022’de 26 puan artmış gözüküyor. Yolsuzlukla mücadele edileceği ya da bu mücadelenin başarılı olacağı konusunda bir inancı olmayan kitlelerin güven bunalımı yaşadığını söylemek yanlış olmaz.

Toplumun %60’ı ‘‘Hükümeti yolsuzlukla mücadele konusunda başarılı buluyorum” yargısına katılmadığını söylerken sadece %27’si hükümeti başarılı bulmakta. Yine 2016 yılında yapılan araştırmada toplumun %39’u “Hükümetin yolsuzlukla mücadele çabalarını etkisiz buluyorum” derken bugün hükümetin başarılı olmadığını düşünenlerinin oranının %60’a yükselmiş olması da dikkat çekici bir bulgudur.

SEÇMEN TERCİHLERİ
Gelecek yıl Türkiye’de seçim olacağı düşünüldüğünde yolsuzluğun seçmen tercihlerine göre dağılımı daha da önem kazanıyor. Toplumun %79’unun partisi hakkındaki yolsuzluk iddialarının oy tercihi üzerinde etkili olacağını belirtmesi göreceli olarak umut vaadeden alanlar arasında.

Üniversite mezunlarının ve modernlerin hükümete yolsuzluk konusundaki güvenleri oldukça az olmasının yanı sıra daha önce adı yolsuzluk iddialarına karışmış herhangi bir partiye oy verme eğilimleri de oldukça az. Eğitim seviyesi azaldıkça, hayat tarzı muhafazakârlaştıkça ve dindarlık seviyesi arttıkça bu eğilimde de bir artış ortaya çıkıyor. Kararsızlar yolsuzluğa karşı en net tavrı sergileyen seçmen kümesi olarak dikkat çekiyor. Kararsızların %94’ü oy verdikleri parti hakkındaki yolsuzluk iddiasının, oy tercihlerini etkileyeceğini söylüyor. Liderine güvendiği partiye oy verenlerin ve büyük bir çoğunluğunu AK Parti ve MHP seçmeninin oluşturduğu ‘Liderci’ler ise yolsuzluk iddiasından daha az etkilenecek gibi gözüküyor.

YOLSUZLUKLA KARŞILAŞANLAR NE YAPIYOR?
Kendisi veya bir tanıdığı usulsüz ödeme yapan veya yapmak zorunda kalan veya dolaylı yoldan böyle bir durumu yaşayıp yaşamadığı sorusuna ise toplumun %89,5 gibi çok büyük bir bölümü cevap vermiyor. Yolsuzlukla karşılaştığını belirtenlerin oranı ise %10,5 civarında. Toplumun bu sorudaki suskunluğunun düşünce özgürlüğü ile ilgili olduğu düşünülmektedir.

Yolsuzlukla karşılaşmasına rağmen şikâyette bulunmayanların %53’ünün yasal yollara başvurmanın bir faydası olmayacağını düşündüklerini belirtmesi ise bize toplumun önemli bir çoğunluğunun, yolsuzluğa ilişkin şikâyet ve itiraz yollarının kapalı olduğunu düşündüğünü gösteriyor. Ve yargıya ilişkin büyük soru işaretlerini de.

HİÇ Mİ İYİ BİR ŞEY YOK?
Devlet memuruna hediye, bahşiş vermenin yolsuzluk olduğu konusunda toplum hemfikir ise bu kesinlikle iyi bir şeydir. Toplumun %77’si, ortalama her 10 kişiden 8’i ‘Bir devlet memuruna hediye (ya da bahşiş) vermek yolsuzluktur.’ düşüncesinde. Zaman zaman hediye ve bahşişin geleneklerimizde olduğunu söyleyerek bu gerekçe arkasına sığınmak isteyen siyasetçilere halktan ret cevabı gelmiş durumda.

Toplumun % 49’u vatandaşların kişisel mücadelesi yolsuzlukla mücadelede fark yaratacağını düşünmesi, bu konuda reform yapmak isteyenlerin yanında halk desteğini bulacağını göstermesi açısından önemli.

Yine toplumun % 79’unun “Bir şirket yolsuzluğa karıştıysa o şirketten ürün veya hizmet almam” demesi de tüm kurum ve kuruluşların temizlenmesi yolundaki çabalara destek olacağını gösteriyor.

Z KUŞAĞI ETKİSİ
Sosyal medya kullananlarda yolsuzluk farkındalığı yüksek olması da haber alma alışkanlıklarının değişmesi ve medya üzerindeki baskılar yoluyla toplumun habere ulaşabildiği alanların kısıtlı olmasıyla açıklanabilir.

Gençlerin ve öğrencilerin yolsuzluk karşısında tavrı oldukça net. 15-17 yaş arasında bulunan ve henüz oy vermek için sandığa gitmemiş gençlerin %88’i, 18-32 yaş arasında bulunan gençlerin ise %83’ü, oy verecekleri parti hakkında çıkacak olası bir yolsuzluk iddiasının sandıkta verecekleri karar üzerinde kesinlikle veya kısmen etkili olacağını söylüyor.

Yine 18-32 yaş aralığında bulunan gençlerin %76’sı son iki yılda yolsuzluğun arttığını, %67’si önümüzdeki iki yıl içinde artacağını düşünürken, %62’si de hükümeti başarısız buluyor.

Genel olarak araştırmamızın bulguları Türkiye’deki yolsuzluğun hızla artış eğiliminde olduğu ve temel hak ve özgürlükler ile demokrasinin işleyişine yönelik somut bir tehdit haline geldiğine işaret etmekte.

Bu ülkenin geleceğini kurmak isteyenlerin, gençlerin tercihlerini dikkate alması gerektiği açık.

Araştırmanın gösterdiği gibi, yolsuzluk toplumsal düzeyde kritik bir seviyeye ulaşmış durumda.

Önümüzdeki seçimde topluma umut vaat etmek isteyenlerin bir reform paketi ve ayrıntılı bir reçete sunması gerektiği kaçınılmaz bir gerçek olarak önümüzde duruyor.


Önceki ve Sonraki Yazılar
Oya Özarslan Arşivi