Burak Soyer
Türker Otcu’dan ‘Unutama Beni’ye farklı bir yorum
Türker Otcu, ikinci solo çalışmasında Esmeray’ın unutulmaz şarkısı ‘Unutama Beni’yi kendine has bir şekilde yorumlayarak esere farklı bir form katıyor.
Cover yapmak zor zanaat. İcra edilmiş bir eseri sıfırdan alıp baştan yaratmak zahmet gerektiren bir iş. Şarkının formuyla çok fazla oynamadan ama kendi yorumunuzu da eklemeyi de ihmal etmeden ortaya çıkarmak başlı başına farklı bir olay.
Daha önce Fikret Kızılok’un efsane şarkısı ‘Zaman Zaman’ı cover’layan gitar üstadı Türker Otcu, Esmeray’ın 1974 çıkışlı, dillere pelesenk olan şarkısı ‘Unutama Beni’de yaptığı cover’la yukarıda saydıklarımı ziyadesiyle yerine getiriyor.
Ankara Devlet Konservatuarı mezunu olan Türker Otcu, okuldan mezun olduktan sonra Harun Kolçak, Egoist ve Ayna gibi isimlerle çalışmaya başladı. 2000 yılında Amerika’ya giderek kariyerine uluslararası bir tecrübe katan sanatçı 2018 yılında Türkiye’ye geri dönerek ODTÜ Band adlı grubu kurdu. Kadıköy’de birçok mekânda sahne alan Türker Otcu, bu mekanlarda yaptığı rock cover’larıyla hatırı sayılır bir hayran kitlesine sahip oldu.
‘Zaman Zaman’da muhteşem rock formunu funky tınılarıyla birleştiren Türker Otcu, ‘Unutama Beni’de yine gitarını sonuna kadar konuşturuyor. Attığı yerli yerinde sololarla, eğreti durmayan vokalleriyle şarkının orijinalini bozmadan kendine özgü bir yorum getiriyor.
Türker Otçu’yla 3’te 3
◼ ‘Unutama Beni’yi seçmenizin sebebi neydi?
Bir nevi geçmişe ve ustalarımıza saygı diyebilirim. Bir mekana girerken içerideki büyükleri selamlamak gibi bir şey sanırım… Riskli mi evet, çünkü çok sevilen bir şarkıyı kendi tarz ve yorumun ile dinleyicinin karşısına çıkarırken tek hedef beğeni de olsa, sürprizler gelebilir. Şu var ki, ben yorumuma ve gitarıma güvendim. Esmeray ve hatırasına saygıyla sahip çıktığımı düşünüyorum. Ama yine de bırakalım ve buna dinleyicilerimiz karar versin diyorum. Nasıl başladığını ise şöyle anlatayım, müzik yaşantımın çok büyük bir bölümünde beraber sahne paylaştığım ve parçanın düzenlemelerini de üstlenen Eser Taşkıran ile beraber karar verdik bu şarkıya… Ama kulaklarımıza kazınmış orijinal hali yerine biraz daha rock tınıları ve gitarımın öne çıktığı bir versiyon yapmak istedik. Hatta Stüdyo Taşkıran’ın tam karşısındaki restoranda beraber yemek yerken, Eser bir anda kağıt kalem istedi ve hemen şarkının girişinde duyulan muazzam gitar arpejinin notalarını yazdı. Ritmi de standart rock ritmi olsun diye karar verdik ve kayıtlara başladık.
◼ ‘Zaman Zaman’ın ardından bir cover daha geldi. Neden cover’la ilerlemeyi sürdürüyorsunuz?
Bunun birkaç sebebi var. Yıllarca sahnede eğlence sektöründe çalışan biri olarak hep cover çaldık, sahne müzisyenliği bir nevi bunu gerektiriyor. Çünkü insanlar barlara, canlı müzikli mekanlara çoğunlukla eğlenmeye gidiyorlar ve tanımadıkları bilmedikleri şarkılarla bir nevi vakit kaybetmek istemiyorlar. Ama ben, sahnede performans sergilerken sıkılmamak için değişik sololar, değişik tarzlar düşünür ve aklımdan “ bunu şöyle yorumlasak süper olur” gibi fikirler geçiririm. Ve hep onu hayata geçirmek için fırsat kollarım. İkinci ve en önemli sebebi ise, bestecilik ayrı bir kalite benim gözümde. Dinleyiciler varsın önce benim sesimi, gitarımı bir beğensin, sonrasında besteler da takiben gelsin diye düşündüm. Yani bir şarkı yarışmasında gibi düşünün, yarışmacı hep bilindik bir şarkıyı yorumlayarak jürinin önüne çıkar. Benim ki de bir nevi bu hesap. Umarım doğru yapıyorumdur. Göreceğiz.
◼ Sizden bir albüm bekleyebilir miyiz?
Aslında şu evlere hapsolduğumuz dönem, bol bol üretmek için güzel bir dönem. Bir sürü beste çalışması yapılabilir, yarım kalan ezgiler tamamlanabilir, o yüzden cevabım pozitif olacak. Ben ve benim gibi pek çok müzisyen yazı bu şekilde üreterek geçireceğiz gibi görünüyor. Tabii single, maxi single veya albüm, formatını şu anda kestirmek zor. Beni dinleyiciyle buluşturacak her formata da açığım.. Bir akustik albüm olayına da sıcak bakıyorum. Usta müzisyenlerle, farklı düzenlemeler ile…