Kubilay Kaptan
Yeşil Altın: Fındık - 3
“Fındık” konusuna ayırdığım son üç yazımın sonuncusunda önerilerimi sizlerle paylaşacağım.
• • •
Ülkemizin üretimden gelen avantajı ile dünya piyasalarında ürün arzında belirleyici ve düzenleyici bir aktör olarak rol alması sağlanmalıdır. Bu rol için üretimin ve fiyat seviyesin istikrarlı olmasına, fındık ticaret ve pazarlama alt yapısının güçlendirilmesine ihtiyaç vardır.
• • •
Türk fındığının tüm dünyaca kabul edilen tanınan bir markası yoktur. Türk Fındığı için bu durumun gerçekleştirilmesi gerekmektedir.
• • •
Geleneksel olarak fındık satışı yaptığımız pazarlar dışında, yeni alternatif pazarlara fındık ihracatı yapılabilmesi için gerekli pazar araştırmaları yapılmalıdır. İhraç politikası, natürel iç fındığın yanı sıra, katma değeri yüksek işlenmiş mamul ve yarı mamul fındık ürünlerine yönelik olarak iyi tarım uygulamalarını ve gıda güvenliği esas alınarak geliştirilmeli, ihracat gelirlerinde istikrar sağlanmalıdır.
• • •
Üretim yapısını ve karlılığı dikkate alan etkin ve sürdürülebilir bir destekleme modeli ve politikası oluşturulmalıdır. Piyasa fiyatının üretim maliyetlerini karşılamaması durumunda, telafi edici destekleme ödemesi yapılmalıdır.
• • •
Mevcut fındık alanlarında verimliliği, birim alandan daha fazla ve kaliteli ürün elde edilmesini sağlayacak çalışmalar desteklenip teşvik edilmeli, fındık üretimine izin verilmeyen alanlardaki ve taban arazilerdeki üreticiler cazip bir destekleme politikası ile alternatif ürünlere yönlendirilmelidir.
• • •
Üretimden, tüketim ve dış ticarete kadar olan süreçte fiyat ve arz istikrarı sağlanması için ürün borsaları ve lisanslı depoculuk gibi tarım ürünleri ticaret ve pazarlama alt yapılarının etkin olarak rol alması sağlanmalıdır.
• • •
Fındık politikasının talebin artırılarak, mevcut arzın tamamının ihracat ya da iç tüketim yoluyla değerlendirilebileceği bir yapıya oturtulması sağlanmalıdır.
• • •
Üretim yapabilmek için yeni dikim alanlarının nereler olacağı belirlenmeli ve bu açılım izne tabii hale getirilmeli ve ciddiyetle uygulanmalıdır. Mevcut alanlarla ilgili tercih üreticiye bırakılmalıdır.
• • •
Fiskobirlik’e devlet hiçbir şekilde müdahalede bulunmamalıdır. Birlik, kendi işlevi çerçevesinde sektörde yer almalı ve üretici adına yönetilmelidir.
• • •
Fındıkta araştırma-geliştirme faaliyetlerini en üst düzeye çıkarmalı ve bunun içinde bölgedeki Fındık Araştırma Enstitüsü modernize edilmelidir.
• • •
Tarım Sigortası Sistemi fındıkta yaygınlaştırılmalı. Miras Hukuku’nda düzenlemeler yapılarak arazilerin bölünmesi önlenmelidir.
• • •
Üreticiler, Doğu Karadeniz bölgesinde fındığa alternatif yeni ürünlerin teşvik edilmesi yerine, fındıkla beraber ürün desenini çeşitlendirilerek ilave gelir getirecek yeni ürünlere yönlendirilmelidir.
• • •
Tarım Bakanlığı, Tarımsal danışmanlık desteğine kısıtlama getirirken, özel bir firma Bakanlık gibi görev üstlenerek ihracat dışında üretimde de etkin olmaya başladı. Fındıkta tekel oluşturarak fiyatları kontrol eden şirket, uyguladığı proje ile üreticiyi kendine bağlamış olacaktır. Sürecin tüm aşamalarında bir veya birkaç şirketin hâkim ve belirleyici olmasının, fındık üreticisinin aleyhine bir durum yaratacağı açıktır.
• • •
Fındık Tarım Satış Kooperatifleri Birliği (FİSKOBİRLİK) diğer tarımsal birlikler gibi üreticiden koparılarak bir tabela örgütüne dönüştürüldü. Üreticinin sahipsiz olmasının yol açtığı olumsuz durum, özel şirketlerin sürecin tüm aşamalarında belirleyici olmasından kaynaklanan olumsuzlukla bir arada düşünüldüğünde sonuçlarının üretici lehine olmayacağı açıktır. Piyasaya az sayıda şirketin hâkim olmasının engellenmesi, çok sayıda ve örgütsel gücü zayıf çiftçilerin bir araya gelip, pazarlık gücü elde etmesi ile mümkün olabilecektir.
• • •
Toprak Mahsulleri Ofisinin (TMO) edilgen tavrı, fındıkta üreticinin firmaların rekolte oyunlarına maruz bırakılarak, istedikleri fiyatı belirlemelerinin önünü açıyor. Bunun önüne geçmek için en temel koşul rekolte açıklanması ve TMO’nun üretici lehine bir fiyattan fındık alımı yaparak üreticinin korunmasıdır.
• • •
Fındık için söylenecek son söz, mevcut olan iktidar ve buna bağlı TMO, büyük şirketlerin yanından daha çok üreticinin yanında olması gerektiğidir.