Fatma Acar Ünlü
Kur korumalı mevduat hesabı umut mu, kâbus mu?
VADELİ DÖVİZ HESABI
Döviz üzerinden birikim yapmak isteyenlerin açtığı bir hesap türüdür. Vadeli Türk Lirası hesabında olduğu gibi döviz hesabında da paranız belli bir vade boyunca tarafınızdan kullanılamaz ve vade bitiminde size faiz kazancı sağlar.
VADESİZ DÖVİZ HESABI
Vadesiz döviz hesabı klasik vadesiz mevduat hesabından farksızdır. Tek farkı işlemlerin döviz cinsinden yapılabiliyor olmasıdır. Vadesiz döviz hesabı birikim yapmaktan ziyade döviz üzerinden işlem yapanların tercih ettiği bir mevduat hesabı türüdür. Sık sık döviz üzerinden işlem yapıyorsanız döviz hesabı ile paranız, kur farkından dolayı değer kaybetmez ve vadesiz döviz hesabınızdan kazanç elde etmek istiyorsanız kur farklarını takip ederek al-sat yapabileceğiniz bir hesap türüdür.
KUR KORUMALI TL VADELİ MEVDUAT HESABI
Kur korumalı TL vadeli mevduat hesabı, TL cinsinden USD, EUR ve GBP kurunun vade sonunda faiz oranından daha fazla artması durumunda kur farkı koruması sunan rekabetçi bir mevduat türüdür.
TCMB tarafından her gün saat 11:00’de USD, EUR ve GBP alış kuru ilan edilmektedir. Kur değişim oranını hesaplanırken vade sonundaki TCMB USD, EUR ve GBP alış kuru ile vade başlangıç tarihinde geçerli olan TCMB USD, EUR ve GBP alış kuru arasındaki yüzdesel fark dikkate alınmakta, kur korumalı TL vadeli hesapla ilgili tüm ödemeler TL cinsinden yapılmakta ve hesap açılışlarında açılış tarihinde TCMB tarafından ilan edilen USD, EUR ve GBP döviz kuru dikkate alınmaktadır.
DÖVİZ MEVDUATLARINDA DİKKAT ÇEKEN DURUM
Döviz kurundaki oynaklığın azalması ve kur korumalı mevduat uygulaması ile döviz mevduatlarında 31 Aralık haftasından itibaren düşüş yaşanmıştı. Aralık son haftasında 238,79 milyar dolar ile rekor yüksek seviyeye çıkan toplam mevduatlar yaklaşık iki aylık dönemde 15,7 milyar dolar azalmış ve 9 Nisan haftasının ardından en düşük seviyeye gerilemiş görülmektedir.
BDDK’nın ve TCMB’nin verilerine göre; geçen hafta yurt içi yerleşiklerin döviz mevduatı 2 milyar dolar artmış ve kur korumalı mevduat nedeniyle yıl başından bu yana düşüş eğiliminde olan döviz mevduatlarında artış kaydedilmiştir.
- Yurt içi yerleşiklerin döviz mevduat stoku, 11 Mart haftasında bir önceki haftaya göre 1 milyar 967 milyon dolarlık artışla 216,1 milyar dolara yükselmiş.
- Yurt içi yerleşikler içinde gerçek kişilerin döviz mevduatları son haftada 556 milyon dolar azalarak 141 milyar dolara geriledi. Tüzel kişilerin döviz mevduatları ise 1,48 milyar dolar azalarak 82,04 milyar dolara inmiştir.
KUR KORUMALI MEVDUATTA SON DURUM
Kur korumalı mevduat sistemine ilişkin konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, kur korumalı TL mevduat sisteminde ilk vadenin 21 Mart'ta dolacağını belirtirken sistemin bütçe üzerindeki tahmini yükünü 12,5 milyar TL olarak öngörmüştür. Vatandaş bu hesabı çok benimserse ve kur da tırmanırsa Hazine'nin yükü ne olacak? Bu da büyük bir bilinmezlik içermektedir.
- 4 Mart’ta 539,2 milyar TL olan kur korumalı TL mevduat toplamı, 11 Mart’ta 561,9 milyar TL’ye yükselmiş
- Bu kalemde bir haftalık artış, 22,7 milyar TL olmuştur.
BDDK ve Merkez Bankası’nın web sayfalarında mevduatla ilgili her tür detay var ama bu sayfalarda bugüne kadar kur korumalı mevduat ve TL’ye geçişe ilişkin tek bir sayı yer almamıştır. Bu veriler tüm detaylar kapsanarak web sayfalarında ilan edilmelidir.
- Hesapların ne kadarının doğrudan TL yatırılmış olduğu, ne kadarının DTH’den TL’ye dönülerek açıldığı belirtilmelidir.
TCMB REZERVLERİ SON DURUM
Geçen hafta;
- Brüt rezervi 1,4 milyar dolar düşüşle 108,9 milyar dolara,
- Net rezervi 2,2 milyar dolar düşüşle 15,9 milyar dolara geriledi.
- TCMB’nin iki hafta önce swap hariç net rezervi -42,6 milyar dolardı.
- Geçtiğimiz hafta itibarı ile swap hariç net rezervi de -43,9 milyar dolara geriledi.
YABANCILARIN PENCERESİNDEN BAKILDIĞINDA
Bank of America (BofA) hazırladığı raporda;
- Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın doğrudan döviz müdahalesiyle toplamda 7,3 milyar dolarlık satış yaptığını belirtirken
- Duyurulan kur korumalı Türk Lirası mevduatının ihtiyaç olduğu takdirde daha fazla rezerv kullanılabileceği işaretini verdiğini dile getirdi ve
- Kur korumalı Türk Lirası mevduat uygulamasının negatif reel faizden kaynaklanan sorunlara çözüm üretemeyeceğini ve
- Mali olarak sürdürülebilir olmadığını da vurguladı.
- Türk Lirası’ndaki likidite sıkışıklığının kredi garanti fonu ve kamu bankalarına sermaye enjeksiyonlarıyla çözülebileceği belirtilirken
- Aynı zamanda bunun Türk Lirası’ndaki değer kaybını artırabileceğini ifade etti.
- Yüksek seviyelerde bulunan enerji fiyatları düşünüldüğünde Türkiye’nin cari dengesinin pozitife dönmesinin talep baskılanmadığı sürece mümkün olmadığını,
- Kredi genişlemesiyle yüksek büyüme rakamlarına ulaşma hedefinin cari açığı ve
- Dolar/TL üzerindeki baskıyı artırabileceğini ifade etti.
Artan kur ve enflasyondan dolayı reel sektörün finansman ihtiyacının önemli derecede arttığına değinen banka, politika faizindeki düşüşe rağmen bankalardaki faiz oranlarının arttığına da dikkat çekilmektedir.
Standard Chartered Bank, yayımladığı bir araştırma raporunda;
- Uygulanan heterodoks para politikasının %36’lık yüksek enflasyon ile birleşince Türk Lirası için yapısal kırılma yarattığını ve
- 2022 yıl sonu dolar/TL tahminlerini 12 seviyesinden 20’ye çıkardıklarını söylemiş.
- Kur korumalı Türk Lirası mevduatının beklenenin aksine dolarizasyonu düşürmediğini
- Yeni enstrümanın kamu maliyesi üzerinde risk oluşturduğunu dile getirmiştir.
Fitch Ratings, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu;
- Türkiye'deki mevduat sahiplerinin, yüksek enflasyon ve Türk mudilerin döviz mevduatlarından çıkma konusunda isteksizlikleri dikkate alındığında,
- Kur korumalı mevduata karşı sınırlı bir ilgi gösterdiğini belirtirken, kur korumalı mevduata geçişlerin sınırlı kaldığını söylemiş,
- Ayrıca BDDK verilerinin de 17 Aralık 2021-28 Ocak 2022 arasında döviz mevduatlarının sadece %3,8 azaldığını gösterdiğini vurgulamıştır.
Son olarak;
Döviz mevduatlarının kur korumalı lira mevduata dönüşümü uygulaması, lirada yaşanan değer kaybını sınırlayabilir, bu durumda kısa vadeli riskler ve döviz cinsinden varlıklara yerel talep azaltılabilir.
Tüm bunlarla birlikte, yurt içi güven endeksinin kötüleşmesi, yüksek enflasyon, negatif reel faiz, güvenli bir politika çıpası olmaması, lirayı zayıflatmaktadır. Temel makro ekonomik oynaklığın ve verilerde kötüleşmenin sadece kısa vadede değil orta ve uzun vadede devam edeceğine inanılması da ekonomide politika yapıcılara ve karar vericilere olan güveni sarsmaktadır.