Amrita Sher-Gil (30 Ocak 1913 - 5 Aralık 1941) Macar-Hintli bir ressamdı. Kendisi, 20. yüzyılın başlarının en büyük avangart kadın sanatçılarından biri ve modern Hint sanatında "öncü" olarak anılır. Küçük yaşlardan itibaren resim yapmaya başlayan Sher-Gil, sekiz yaşında sanatla ilgili resmi dersler almaya başladı. İlk kez 19 yaşında Young Girls (1932) adlı yağlı boya tablosu ile tanındı.
Sher-Gil, hayatı boyunca Türkiye, Fransa ve Hindistan dahil olmak üzere çeşitli ülkelere seyahat etti ve ağırlıklı olarak sömürge öncesi Hint sanat tarzlarından ve mevcut kültüründen beslendi. Aynı zamanda hevesli bir okuyucu ve piyanistti. Sher-Gil'in resimleri, günümüzde Hintli kadın ressamların en pahalı eserleri arasında yer alıyor, ancak çok az kişi onun hayatta olduğu zaman çalışmalarının farkındaydı.
Üç Kız tablosu, Hindistan’ın Frida Kahlo’su olarak anılan Amrita Sher-Gil’in bir eseri. 1935 yılında resmedilen parça, Sher-Gil’in Avrupa’dan dönüşünden sonra yaptığı ilk parça. Eserin odağı olan üç kız, sanatçı tatil için ailesini ziyarete geldiğinde onunla buluşmak için oraya gelen aile üyeleri. Sher-Gil kızların masumiyetlerinin yaydığı cazibeden çok etkilenmiş. Bu kadınların geleceklerinde söz haklarının olmamalarının yarattığı hissi, onların yüz ifadeleriyle ve beden dilleriyle anlatmış. Onları resmetmeye karar verişini ise şöyle anlatıyor: “Gerçek sanatsal görevimin sonsuz teslimiyetin ve sabrın sessiz imajlarını resmetmek, hüzünlü gözlerinin yarattığı izlenimi yansıtmak olduğunun farkına vardım.”
Tablo, Fransız ressam Paul Gauguin'in çalışmalarının Sher-Gil'in çalışmaları üzerindeki etkisini yansıtıyor. Ayrıca Sher-Gil'in Paris'te öğrendiği daha önceki akademik ve gerçekçi resim stilinden çizgi ve rengin belirgin bir şekilde kullanıldığı modern kompozisyonlarla daha düz bir stile doğru hareketine işaret ediyor. Tabloda kızların çevresi gösterilmiyor. Durumları yüz ifadeleri, vücut dilleri ve ustaca ses tonları kullanımıyla ortaya çıkıyor.