Seyit Tosun
Uyuyan Milyonlar ve Uyuyamayan İyiler
Bu gece yine...
Bu gece bir doktor yakın gelecekte yaşanacak hekim sıkıntısını düşündüğünden yine uyuyamayacak.
Bir genç yine iş bulamadığı için yine stres ve gelecek kaygısı içinde uyuyamayacak.
Bir mühendis, doğaya zarar vereceğini bildiği inşaatta çalışıp çalışmamayı düşündüğünden uyuyamayacak.
Bir memur, kamuyu zarara uğratan ihaleyi engelleyecek gücü olmadığı için uykusu kaçacak, yine uyuyamayacak.
Bir gazeteci ülke medyası ve mesleğinin geldiği hale kafayı takacak, tetikçilerin gazeteci kılıfıyla her konuda konuşturulduğu televizyonu sinirle kapatacak ama her zamanki gibi uyuyamayacak.
Bir çevre aktivisti koruduğu ormanın kesilmesi ve savunduğu derenin kurutulması yüzünden uyuyamayacak.
Bir siyasetçi, gerçekleri söylemesine rağmen bunların işe yaramadığı; halkın sadece ondan duymak istediklerini söylemesini istediğini bildiğinden uyuyamayacak.
Bir bilim insanı geliştirdiği aşı için hiçbir araştırma ve üretim desteği bulamadığından uyuyamayacak.
Bir öğretmen, yoksul çocuklarının artık iyi eğitime ulaşmasının imkansız olduğunu hatırlayacak, kendisinin daha başka neler yapabileceğini düşünmekten uyuyamayacak.
Bir akademisyen, fakültedeki nepotizmden yılacak, kendisi senelerdir hak etmesine rağmen beklerken çalıntı ve çakma makalelerle hızlıca unvan ve kadro alan çakma hocaların aklına gelmesiyle uyuyamayacak.
Bir hakim, kanunlara uygun karar verdiği için davadan alındığı kararını avucunda sıkacak ve uyuyamayacak.
Bir çiftçi tarlasında 2 lira olan domatesin rafta 30 lira olmasına kederlendiğinden uykusu yine kaçacak ve uyuyamayacak.
Bir bebek yeterli mama alınamadığından açlıktan uyuyamayacak.
Bir yazar, bin bir emekle ve birikimle yazdığı eserini yayınlamak için yayınevi bulamayacak, aklına çok satanlardaki popüler goygoy kitaplarının dışı allı pullu ancak içi boş kitaplar geldiğinden uyuyamayacak.
Bir maden işçisi gözlerini kapattığında aklına ihmal yüzünden ölen arkadaşı geldiğinden uyuyamayacak.
Bir adam KPSS’de 95 almasına rağmen mülakatta elendiği için uyuyamayacak, 60 puan alıp mülakatlarda tanıdık vasıtasıyla atananlar aklına geldiğinden iyice uykusu kaçacak.
Bir trans birey öldürülme korkusundan uyuyamayacak.
Bir anne üniversite mezunu kızının yıllardır iş bulamadığı için bunalıma girecek ve uyuyamayacak.
Bir jeofizik profesörü, İstanbul depreminin yaklaştığını ama kaynakların bunun için harcanmak yerine müteahhitlere aktarıldığını bildiğinden uyuyamayacak.
Bir emekli, maaşının yatar yatmaz bittiği için sıkıntıdan uyuyamayacak.
Bir kasiyer, artık araba almanın kendisi için hayal olduğunu anladığı için uyuyamayacak.
Bir mimar, şehirlerin biçimsizliğini ve modern mimariye aykırı yapılan beton devlerini görmekten bunaldığı için uyuyamayacak.
Bir pilot, İngiliz işgalinde bile yıkılmayan Atatürk (Yeşilköy) Havalimanı pistinin üzerindeki dozer görüntüleri gözünün önünden gitmediğinden uyuyamayacak.
Bir avukat, Soma Davası’nda ölen emekçileri karşılık beklemeden savunan avukatların hapiste olmasına, Soma’da işçileri katleden patronların ise salınmasına dayanamayacak ve uyuyamayacak.
Bir hemşire, yıllardır biriktirdiği parasının artık ev almaya değil, ev kiralamaya bile yetmediğini gördüğünden uyuyamayacak.
Bir motokurye, hakkını aradığı ve sendika dediği için patronu tarafından işten çıkarılmakla tehdit edildiğinden uyuyamayacak.
Bir eğitimci, Dünyada Evrim derslerinin yasaklandığı iki ülkenin Arabistan ve Türkiye olduğunu bildiği için üzüntüden uyuyamayacak.
Bir teknisyen, tazminatsız ve haksız şekilde işten kovulduğu için uyuyamayacak.
Bir hostes, bir sosyal paylaşımı nedeniyle hem işten kovulduğu hem de hakkında dava açıldığı için uyuyamayacak.
Bir şair, yazdığı mısralar yüzünden hakkında bilmem kaçıncı suç duyurusunda bulunulması nedeniyle uyuyamayacak.
Bir tiyatrocu, oynadığı oyunun sansürlenmesi yüzünden uyuyamayacak.
Bir üniversiteli, okulda açtığı pankart yüzünden gözaltına alındığı için uyuyamayacak.
Bir karikatürist, çizdikleri yüzünden karakola çağrıldığı için uyuyamayacak.
Bir bulaşıcı hastalıklar doktoru, kendi meslektaşları yerine, ekranlarda her konuda konuşanların bu konuda da uzman gibi yalan yanlış konuştuğunu izlediği için uyuyamayacak.
Bir anne, ihmal nedeni ile evladını kaybettiği tren kazasında hiçbir sorumlunun hesap vermediğini bildiğinden uyuyamayacak.
Bir baba, zırhlı aracın çarpmasıyla ölen çocuğu için adalet gelmediğinden uyuyamayacak.
Bir eş, hayat arkadaşı sırf siyasi görüşleri nedeniyle hapse atıldığı için uyuyamayacak.
Bir kadın eşinden şiddet gördüğü için bu gece de acı içinde uyuyamayacak.
Bir çocuk babası, amcası veya yakını tarafından istismar edildiği için korkudan her zamanki gibi uyuyamayacak...
Bu insanların uyuyamamasına neden olanlar peki? Onlar kafalarını yastığa koyar koymaz mışıl mışıl uyuyacak. Çünkü işin ÖZ’ü; iyi yönetilen ülkelerde kötüler uyuyamaz, kötüleşen ülkelerde ise iyileri asla uyku tutmaz.
Velhasıl, ‘uyuyan’ milyonlar uyanmadan, iyiler asla rahatça uyuyamayacak.