Eti Krom’da tehditlere karşı birlik olan işçilerden patron intikam mı alıyor? ‘İşçi birliği vardı bundan rahatsız oldular’

Eti Krom'da çalışma koşullarının iyileştirilmesi için greve giden işçiler, işverenin tehditleriyle karşılaştıktan birkaç ay sonra işten çıkarıldı. Bunlardan biri olan içi temsilcisi Arslan, bu durumun işçilerin birlik olmasından kaynaklandığını söyledi.

Ezgi Yıldız

Gazete Pencere- Geçtiğimiz yıl Temmuz ayında ETİ Krom A.Ş.’de çalışan madenciler, olumsuz çalışma koşullarının iyileştirilmesi talebiyle greve gitmişti. Grev sırasında işçilerin işveren tarafından tehdit edildiği görüntüler, Türkiye gündeminde büyük yankı uyandırmıştı.

Ancak 30 Aralık 2024 tarihinde, Alacakaya KEF bölgesi ve Yarımca fabrikasından yaklaşık 100 işçi işten çıkarıldı. Daha önce greve katılan 400 işçiden geriye kalan bazı çalışanlar, işten çıkarılma tehdidi altında çalışmaya devam ettiklerini belirtti.

İşten çıkarılanlar arasında grev sürecinde aktif rol oynayan ve işçi temsilcisi olan Ömer Arslan da bulunuyor. Arslan, yaşananları Gazete Pencere’ye anlatarak sürecin işçi birliğinden kaynaklandığını düşündüğünü ifade etti.

115116.jpg

'Haksız yere işten çıkarıldık'

Ömer Arslan, KEF’te yaşananları şu sözlerle aktardı:

“100’den fazla kişi ‘Kod-4’ gerekçesiyle, yani herhangi bir haklı sebep gösterilmeden işten çıkarıldı. İşveren, buna gerekçe olarak küçülme bahanesini sundu. Ancak küçülme olmayacağını, iş yerine Elazığ dışından yeni işçilerin alınacağını biliyoruz.”

Arslan, işten çıkarıldığını mesaiye başlamak için bindikleri servisinin KEF'e vardığı anda öğrendiğini belirtti:

“Güvenlik görevlisi bize ‘muhasebeye gidin’ dedi. İçeri alınmadık. Birim amirlerimiz de bu durumu teyit etti. Biz de taşkınlık yapmadan söyleneni yaptık. Ancak kışın ortasında neden işten çıkarıldığımız açıklanmadı. Müdürlerle görüşme talep ettim, fakat güvenlik tarafından dışarı çıkarıldım.”

80556-1-jpg.webp

'İşten çıkarmalara kılıf uyduruldu'

Yer altında çalışan bir işçi olduğunu ifade eden Arslan, işten çıkarılmadan bir ay önce servis şoförlüğüne verildiğini belirtti:

“Yer üstünde sondaj birimiyle bağlantım yoktu ama ismim yine de listede yer aldı. İşveren, beni kovmadan bir ay önce servis şoförlüğüne verdi. yani kovulmam için zemin hazırladı. Bu, tamamen art niyetli bir davranış, kılıf uyduruldu desem yeridir.”

'İşten çıkarmalar sürecek'

Arslan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı ile görüştüğünü ve iş yerine yüksek miktarda ceza kesileceğini öğrendiğini ifade etti.

İşçilere mahkeme yoluna gitmeleri önerildiğini belirten Arslan, “Burada bir işçi birliği vardı ve yönetim bundan rahatsız oldu. Bundan sonra farklı illerden işçi getirerek istediği düzeni kurmayı planlıyorlar” dedi.

'Şirket doktoru şirketçi'

Henüz işten çıkarılmayan ancak kovulma tehdidi altında olduğunu söyleyen bir başka işçi ise iş yerinde yaşanan hak ihlallerini anlattı. İşçi, devlet hastanesinden aldığı raporun iş yeri hekimi tarafından geçerli sayılmadığını belirtti:

“İnsani koşullarda çalışmak ve eşit haklara sahip olmak için greve gitmiştik. Ancak işten çıkarılmaların nedeni intikam. Kronik rahatsızlıklarım var. İnsanız neticesinde. Şirket doktoru şirketçi. Devlet hastanesinden aldığım raporu reddederek maaşımdan kesinti yapılmasını sağladı.

Küçülme bahane: 'Yeni işçiler alınacak'

Küçülme bahanesiyle işten çıkarılıyoruz, ama aynı anda yeni işçi alınacak. Bu durum tamamen keyfi ve haklarımızı gasp etmeye yönelik.

Kameraların olmadığı anda ‘bu iş size pahalıya patlayacak’ demişti. İki kardeş arasındaki ortaklık sona erdi. Sonrasında grevde başı çekenler işten çıkarıldı.

'İşverenin intikamı olarak yorumluyorum'

İşveren grevin 7’nci gününde '72 milyon kaybım oldu' dedi. Bu miktarda kazanç varsa nasıl küçülmeye gidilir? Küçülmeye gidiliyorsa neden yeni işçi alınıyor?

İlk olarak Kod 22 ile çıkış verildi. Öyle bir şey yapılıyor ki sicilimiz kirleniyor. Ben bunu işverenin intikamı olarak yorumluyorum.

Yetkililere ve kamuoyuna çağrı: 'Bizi yalnız bırakmayın'

Buradan da sesleniyorum. Hangi partiden olduğu bizim için fark etmez. Lütfen Elazığ vekilleri, siyasi parti liderleri Eti Krom işçilerine sahip çıksın. Bizi yalnız bırakmayın."

Belediye Başkanı Altınışık, Eti Krom'un geçmişini hatırlattı

Alacakaya Belediye Başkanı Zafer Altınışık da Temmuz ayında yapılan grevde işçilerin sesini duyurmaya çalışmasıyla hatırladığımız bir diğer isim. Altınışık, sürece ilişkin şirket geçmişini hatırlatarak kısa bir değerlendirmede bulundu.

438129174-10224984681584489-5857872627864610833-n-1720815109.jpg

Başkan Altınışık şunları söyledi:

Elazığ gibi tüm dünyaya maden gönderen bir bölgede yaşanmasını üzücü ve düşündürücü buluyorum. Burada eskiden devlet eliyle 7 bin 500 kişi çalışıyordu. Şu an çalışan sayısı sadece bin 500 kişi çalışıyor. Bu tabloyu kabul edilir değil.

Çevreye verilen zarar ve işçi hakları

Altınışık, Eti Krom’un yalnızca işçileri değil, çevreye verilen zarara da dikkat çekerek, ekonomik dengelerini de hiçe saydığını belirtti. Altınışık sözlerine şöyle devam etti:

“Bu şirket yıllardır Elazığ’ın kazandıklarıyla ayakta. Vahşi madencilik yöntemleriyle doğayı katlediyorlar; bir de üstüne işçilerin hakkını yiyorlar. Şu anda madenden elde edilen kazancın Elazığ’a herhangi bir katkısı yok. Yer altı kaynaklarımızı kullanıyorlar, bölgemizi kirletiyorlar ama halkımıza hiçbir fayda sağlamıyorlar. Ne istihdam yaratıyorlar, ne de çevresel sorumluluklarını yerine getiriyorlar. Çevreyi kirleten, doğayı bozan, işçiyi sömüren bu yapının sürdürülebilir olmadığını artık herkes görmeli.”

Zafer Altınışık sözlerini sürecin takipçisi olacaklarını belirterek sonlandırdı.

Kaynak:Ezgi Yıldız

Öne Çıkanlar