DEM Parti’den iktidara çağrı: “Kürtler güvenlik sorunu değildir”

Gazete Pencere - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, Demokratik Bölgeler Partisi'nin 7'nci olağan kongresinde gündeme yönelik açıklamalarda bulundu.

Bakırhan'ın açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:

Kimliksiz Kürtler, adım adım haklarına gidiyor

Bir el uzatıldıysa o el bizim şahsımıza değil, sizin onurlu mücadelenize uzatılmıştır. Eğer İmralı'da kapı açıldıysa bu mücadelenin hatırınadır. Ne kadar sizlerle övünsek azdır. Yanı başımızda, Suriye'de de çatışma var. Kimliksiz Kürtler, Suriye'de 100 yıldır yok sayılan Kürtler, adım adım haklarına gidiyor. Suriye'deki Kürtleri de saygıyla selamlıyorum.

Rojava ezilenlerine büyük bir umut oldu

Dünyada büyük bir ümitsizlik varken Rojava dünya halklarına ve ezilenlerine büyük bir umut oldu. Ortak birlikte yaşamın ne olduğunu, reel sosyalizimden sonra dünya halklarına gösterdi. Bizler sadece bizi yok sayan otoriter, tekçi devletlerle mücadele etmiyoruz, aynı zamanda dünyada insanlığa büyük bir ümit olmaya devam ediyoruz. "Jin, jiyan, azadi"nin dünya sloganı haline gelmesinin ne kadar önemli olduğunu Suriye'deki gelişmelerden görüyoruz.

Kürtler bugüne kadar emeğiyle, alın teriyle geldiler

Kürtler demokratik haklarını hak ediyor. Kürtler bugüne kadar emeğiyle, alın teriyle geldiler. 100 yıl önce yok sayıldılar, reddettiler ama bu sefer Kürtler haklarına kavuşsun deniliyor. Ama bir ülke var, yaşadığımız ülke, Türkiye'nin iktidarı ısrarla Rojava'da Kürtlerin kendi emeğiyle yaratmış oldukları statüyü tanımamak için elinden gelen her şeyi yapıyor. Gün yok ki saldırılar olmasın, sivil vatandaşlar katledilmesin. Suriye'de böyle demokrasi gelmez. Şimdi yeni bir rejim edilecekse, Kürtsüz bir Suriye rejimi düşünülebilir mi? Alevilerin, Hıristiyanların, Ezidilerin, seküler yaşayan Arapların olmadığı bir Suriye düşünülebilir mi? Eğer Suriye tekçi olacaksa nasıl yeni bir rejim diyeceğiz?

Kürtler sizin hasımınız değil, hısımınız olabilir

Suriye halkları kendi geleceğine kendisi karar versin. Kürtler sizin hasımınız değil, hısımınız olabilir. Kürtlere hasımlık yapmaktan vazgeçin. Kürtler güvenlik sorunu değildir. Güvenlik sorunu kafanızda Kürdü yok sayan zihniyettir. Bugün onu bitirmenin, yanlıştan vazgeçmenin günüdür. Yanlışını kabul etmek erdemdir. Ama malesef hala bu politikalarda ısrar eden bir iktidarla karşı karşıyayız. Allah akıl fikir versin.

HTŞ ile görüşüyorsunuz; SDG ile niye görüşmüyorsunuz?

HTŞ ile görüşüyorsunuz, birçok ülkenin hala terör örgütü listesinde. Bütün dünyanın orada hak arama zemini olarak gördüğü SDG ile niye görüşmüyorsunuz? Bir sorununuz varsa bunu topla, tüfekle, SİHA'yla, İHA'yla niye halletmeye çalışıyorsunuz? Diyalog, müzakere etme durumuna niye geçmiyorsunuz? Bir zahmet bakanlarınız orayı da ziyaret etsin. Gerçekten güvenlik tehdidi midir, değil midir yerinde incelesinler. Suriye Kürtler ne istiyor, Türkiye halkı bunu bilmek durumunda değil mi? O yüzden iktidarı kuzeydoğu Suriye yönetimiyle görüşmeye davet ediyorum.

Beyefendiler hala tutuklamaya, kayyım atamaya devam ediyor

1 Ekim'den beri bir süreç yürüyor. Bu süreç heyetimizin İmralı'da Sayın Öcalan ile görüşmesiyle devam ediyor. Biz DEM Parti olarak fikirlerimizi açıkladık. Türkiye'de bu zeminde olan bütün kurumlar demokratik bir zemini işaret ediyor. Peki bu iktidar ne diyor? Biz bu kadar netken, bütün kurumlarıyla bir irade koymuşken iktidara sesleniyorum, siz ne diyorsunuz? Çatışma ve şiddet yerine demokratik bir zeminden yana mısınız? Gerçekten Türkiye'nin demokratikleşmesini istiyor musunuz? 100 yıldır bastırmaya çalıştığınız Kürtlerin temel haklarını tanımaya var mısınız? Buyurun cevaplarını verin hep birlikte görelim. Biz her gün konuşuyoruz. Beyefendiler hala tutuklamalar, operasyonlar, kayyım atamaya devam ediyorlar. Hoşyar eş başkanımızın ne bir davası ne de bir soruşturması var. Uzaydan mı insan getireceğiz? Erdoğan'ın milletvekillerini mi aday göstereceğiz?

"Diyarbakır'ın kaderi Türkiye'nin kaderidir"

"Diyarbakır'ın kaderi Türkiye'nin kaderidir" diyor, ne güzel. Bizim de gururumuzu okşadı. "Diyarbakır'ın huzuru, Türkiye'nin huzurudur", vallahi doğru bir şeydir. Madem bunları söylüyoruz, Diyarbakırlı ne diyor bir de onu soralım. Diyarbakırlı mutlu mudur inkar politikalarınızdan, kayyımdan, seçtiği politikacıların cezaevine girmesinden?