İktidarın yasalarla oynamadan seçime gitmeyeceği belli oldu. Siyasal Partiler Yasası’yla Seçim Yasası’nda bazı değişiklikler yapacağı ortada.
Seçim barajını düşürmek, seçim çevrelerini değiştirmek, daraltılmış bölge sistemine geçmek gibi çeşitli hamleler planlıyorlar.
Hedefleri 25 milyon dolayında oyu ceplerine atmak. Başka türlü iktidarlarını korumanın yolu yok.
Görünen o ki; bu sefer olta seçim barajı.
Veya havucu da diyebiliriz.
2010 anayasa değişikliğinde, ‘12 Eylül cuntasından hesap soracağız dedikleri’ gibi. 2017 anayasa değişikliğinde ‘devlet hızlanacak Türkiye uçacak’ dedikleri gibi. Şimdi de ‘demokrasi adına temsilde adalet adına seçim barajını indiriyoruz’ diye kampanya yapacaklar.
Barajın düşmesini kim istemez ki!.
Ama ya barajı düşürmenin başka amaçları da varsa. Mesela Millet İttifakı’nın kafasını karıştırmak için. Mesela ittifaka girmeye aday partileri diskalifiye etmek için.
Olamaz mı?
Deniliyor ki, seçim barajı yüzde yediye inecek. MHP bu oranı istiyormuş!. Peki yüzde yedi ittifak barajı mı olacak ittifaka dahil olan partileri de kapsayacak mı?
Demem şu; ittifaka girsen de girmesen de yüzde yedi istenecek mi?
Daha açık söyleyeyim. Millet İttifakı’na katılan partilere Gelecek Partisi’ne, DEVA Partisi’ne, Saadet Partisi’ne yüzde yedi dayatılacak mı?
Hedef ittifakı anlamsız hale getirmek olabilir mi? Bu hamlenin Cumhur İttifakı’na zararı yok. Çünkü zaten iki parti. MHP yüzde yediyi tutturacağına göre veya tutturma ihtimali üzerinden hesap yapıldığına göre o kanatta sıkıntı olmaz. BBP de var ama!. BBP Genel Başkanı’na kontenjan verirler olur biter.
Bu hesap veya kurgu meclis çoğunluğunu sağlamak üzerine yapılıyor. Barajlarla bazı partileri ekarte etseniz bile, o partilere verilen oyu boşa çıkarsanız bile, o seçmenin cumhurbaşkanı seçimi için vereceği oyu da yok saymanın imkanı yok.
Cumhurbaşkanı seçimi ayrı mecrada, milletvekili seçimi ayrı mecrada yürüyecek. Görünen o ki iktidar cephesi cumhurbaşkanlığını kaybetse bile meclis çoğunluğunu elinde bulundurmanın hesaplarını yapıyor. Meclis’i garantilemek istiyor.
Meclis çoğunluğunu alırsa Cumhurbaşkanı muhalefetten bile olsa kendilerini güvence altına alacaklarını, iktidarın yegane temsilcisi olacak kişinin elini kolunu bağlayacaklarını, anayasa değişikliğinin önünü keseceklerini düşünüyorlar.
Kaybederlerse seçimin yeni bir seçimi doğurmasının hesabı yapılıyor. 7 Haziran seçimlerinden sonra olduğu gibi.
Baraj düşürme projesinin altından bakalım daha neler çıkacak!.
