“BU SENE BİZ, BİZ DEĞİLİZ”

Adana Demirspor ile Beşiktaş’ın karşılaşmaları, öyküleri olan maçlardır. Türk futbol liginin en farklı galibiyetini Beşiktaş tam 10 golle Adana Demirspor’a karşı almıştır. Ancak bu ağır mağlubiyet iki takım arasında bir sorun teşkil etmemiştir. Öyle ki Beşiktaş taraftarı Demirspor’a saygı duymuş, sevgisini gizlememiştir.

Ancak ne olduysa durum değişti. Adana Demirspor’da yönetim de anlayış da epey değişmiş, bu belli. Demirspor, Beşiktaş’a karşı inanılmaz bir konsantrasyon içinde. Öyle ki bu hırs, bu inanış daha önce memlekette Adana’ya karşı gösterilse Süper Lig için bu kadar beklenmezdi.

Bunun altında Mario Balotelli’nin Beşiktaş transferine Sergen Yalçın’ın taş koyması mı var tam bilemiyorum. Beşiktaş gol attıktan sonra saha içinden kenardaki Sergen Yalçın’a hareket çeken bu yetenekli ama sinirlerine hakimiyeti kıt krampon arkadaşlarını maça çok iyi hazırladığını gösterdi.

Adana’da, Demirspor ile 1995 yılında Daum’un teknik direktörlüğüne sahaya çıkmıştı Beşiktaş ve Şifo’nun golüyle maçı 1-0 almış ve o sene şampiyonluk kupasını kucaklamıştı.

Aslında iki takım da yorgundu. Kupa mesaisini zamanında tamamlayamamış takımlar müsabakalarını 120 dakikaya taşımıştı. Ancak sahada yorgunluktan eser yoktu.

İki takım da aynı dizilişteydi; 4-2-3-1.

11. dakikada Ghezzal’ın pasıyla buluşan Rıdvan inanılmaz girdi ceza sahasına. Cezayı da kesebilirdi azıcık daha tecrübeli olabilse. İnanılmaz şekilde meşin yuvarlağı neredeyse boş kaleye yuvarlayamadı.

15. dakikada Teixeira ise “Rıdvan’ın kaçırdığı da neymiş” dedirtti. Önünde bulduğu topa bir Brezilyalıya yakışmayacak şekilde vurunca Beşiktaş golden oldu.

Demirspor’da Vargas müthiş bir enerjiyle oynuyor. Sahanın her yerinde. Oyun üslubu sert bilekleri çok yumuşak. Kaç kez Beşiktaş stoperlerinin arasından adeta süzüldü. Vargas’ın enerjisi Balotelli’nin hırsıyla, Yunus Akgün’ün de hızıyla buluşunca Beşiktaş için maçın kolay olmayacağı ortaya çıktı.

Balotelli’nin şutlarıyla güzel açı bulan meşin yuvarlak, zaman zaman yan zaman zaman üst direği sıyırarak sahadan ayrıldı. O arada Batshuayi ofsayta takılmaya doyamadı. Hemen söyleyelim sahanın etkili isimlerinden biri de Adana Demirspor kalecisi Muric idi.

Teixeira’nın kendisini affettirmesi için 15 dakika gerekiyormuş. Nefis bir kafayla tabelayı bozdu. Ancak golde Ghezzal’ın inadı, Atiba’nın sakinliği ve Kerem’in müthiş ortasını da es geçmeyelim.

Balotelli daha da hırslandı. Önce harika şutu gol olmadı. Ancak 42’de harika çalımları sonrasında nefis şutu ile kaleci Ersin’i avladı. Ama gol öncesi Vargas’ın Ghezzal’a yaptığı net faul hem golü iptal ettirdi hem de karışan sahada üç sarı karta neden oldu.

Müthiş bir kurtarış yaparken Ersin’in kafasında patlayan tehlikeli bir madde ikinci yarının başlangıç görüntüsüydü. Ayıp. Uzun bir aradan sonra sahaya atılanları gördükçe tribünlerdeki futbol düşmanlarının bitmediğini hatırladık.

İkinci yarıya arzulu başlasa da Beşiktaş, 60’lara gelindiğinde önce sol, sonra sağ bekini sakatlığa kurban verdi. Necip yer değiştirdi, sağ beke geçti. Futbolu bıraktığını sandığım Mehmet Topal’ı Atiba’nın yanında görünce, “Ne günlerdi be” diyenleri işittim.

Değişiklikler baştan sona oyuna müdahale değil, sakatlananların yerine eksik tamamlamaktı Beşiktaş adına. Ve artık Demirspor’un golünün gelmesi an meselesiydi. İyice geriye çekilen Beşiktaş, golün de davetiyesini ev sahibine ulaştırmıştı. Balotelli’nin birbiri ardına şutları ikinci yarının son anlarına da damgasını vurdu.

Ve gol uzatmada Demirspor stoperi Samet’in kafasıyla geldi. Beşiktaş iyece bocalamaya başladı. İki dakika sonra aynı stoper şahane voleyle takımını galibiyete ulaştıracaktı ancak Balotelli’nin bulunduğu yer ve yaptığı hareket ofsayt kararının yanında golün iptaliyle sonuçlandı.

İki takım adına da galibiyet haksızlık olmazdı. İlk yarı Beşiktaş, ikinci yarı hele son 15’te Adana Demirspor üç puanı alabilirdi.

Beşiktaş uzunca bir süredir deplasmanda da evinde de yok. Zira müsabaka sonunda büyük kaptan Atiba Hutchinson maçın özetini çıkardı:
“Bu sene biz, biz değiliz”