Kubilay Kaptan
Bir Tablonun Anlattıkları:“Paris Sokakları; Yağmurlu Bir Gün”
Fransız Empresyonist Ressam Gustave Caillebotte 19 Ağustos 1848′de üst sınıf bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. 1860’ların başından itibaren aile yazlarını Paris’in 12 mil güneyinde, Yerres Irmağı’nın kenarına kurulmuş olan Yerres isimli kasabada geçirmeye başladı. Caillebotte o günlerde resim yapmaya başladı.
Sanatçı 1868 yılında hukuk diplomasını, 1870’te ise çalışma iznini aldı. Kısa bir süre sonra Fransa-Prusya Savaşı’nda savaşmak üzere askere alındı. Savaştan sonra Caillebotte ressam Léon Bonnat’ın atölyesini ziyaret etmeye başladı. Bu ziyaretler resim sanatıyla ciddi bir şekilde ilgilenmeye başlamasıyla sonuçlandı. Çok kısa bir süre içinde başarılı bir tarz geliştirdi. Ressamın ilk atölyesi ailesinin evi oldu. 1873 yılında, Güzel Sanatlar Okulu’na (École des Beaux-Arts) girdi fakat eğitim hayatı uzun sürmedi.
1874 civarında aralarında Giuseppe de Nittis ve Edgar Degas’nın da bulunduğu akademi için çalışmayan ressamlarla tanıştı ve onlarla arkadaş oldu. 1874 yılındaki ilk izlenimcilik sergisinde eserleri yer almamasına rağmen sergiye katılanlar arasındaydı. Ressamın tarzı Gerçekçilik akımına yakın olmasına rağmen İzlenimcilik’ten de güçlü bir şekilde etkilenmiştir. Kendisinden önce gelen isimler olan Jean-Francois Millet, Gustave Courbet ve dönemdaşı Edgar Degas ile birlikte gerçeği varolduğu şekilde çizmeye ve resimdeki teatrallik geleneğini yıkmaya çalıştı. Çağdaşı olan pek çok ressamla arkadaş olduğu için her türlü stili ve tekniği tablolarında deniyordu. Ancak bu denemeleri kendine özgü üslubunu daha da güçlendiriyordu.
Bazı zamanlarda tıpkı Degas gibi zengin renkli gerçekçi tablolar çiziyor, diğer zamanlarda ise eserlerinde Renoir ve Pissarro tarzı yumuşak pastel renkler ve kayıp fırça darbeleri ilgi çekiyordu. 1890′larda büyük tuvallerde resim yapmayı bırakmasının ardından kariyeri geriledi. Caillebotte, 1894 yılında evinin bahçesinde çalışırken akciğerinde kan toplanması sebebiyle 45 yaşında vefat etti.
Paris Caddesi Yağmurlu Bir Gün tablosu ağırbaşlı tonları, mütevazi renkleri ve ayrıntılara verilen önemle dikkat çeken bir eser. Özellikle yağmurun kaldırımdaki yansımaları çok gerçekçidir. İnsanlar iyi giyimli ve özenlidir. Tabloda ön planda elektrik direğinin önündeki çift vurgulanır. Tablodaki insanlarda neşeli bir ruh hali yoktur, şemsiyeler sadece yağmurdan değil diğer insanlardan da koruyor. Caillebotte bir empresyonist olmasına rağmen gerçekçi bir yapıya da sahiptir. Empresyonistlerin genellikle kullandığı serbest fırça darbeleri yerine, eserlerinde daha belirgin ve tutarlı bir doku oluşturur. Ayrıca tabloda Napolyon’un verdiği emirle Paris’i neredeyse yeniden tasarlayan Baron Hausmann’ın (1809-1891) çalışmasına da şahitlik edilir.
Sanatçı Gustave Caillebotte’un 29 yaşındayken yaptığı eser Paris Caddesi Yağmurlu Bir Gün (Rue de Paris, Temps de Pluie) sanatçının birçok eseri gibi ölümünden sonra, 20. yüzyılın ortalarına kadar yeğeni Genevieve Cailebotte’un himayesinde kaldı. 1955’te Chrysler’in kurucusunun oğlu Walter P. Chrysler Jr. tarafından satın alındı ve 1964’ten sonra Chicago Sanat Enstitüsü’ne satıldı. Bu tablonun yağlı bir eskizi ressam tarafından Claude Monet’ye verildi bu eskiz günümüzde Paris’te Marmottan Müzesi’nde bulunuyor.