Eski milletvekilinin memleketin en önemli meselesi haline getirildi, bu vesileyle CHP’ye faşist damgası vurulmaya çalışıldı..
2021 yılının ilk gününün ilk gündem maddesi buydu..
Sağlar’ın, “Türbanlı bir hakimin karşısına çıktığım zaman adaleti yerine getireceği konusunda kuşkum var” sözleri, CHP yönetiminde destek bulmadı; hatta Kılıçdaroğlu açık ve net bir dille karşı çıktı.. “Kişi başörtüsü takar takmaz kendi tercihidir saygı duyarım” dedi, kesip attı..
O kesip attı ama AKP cenahı kesip atmadı köpürtmeye çalıştı..
Cumhurbaşkanı Sözcüsü anında yanıt verdi..
AKP Sözcüsü geri kalır mı o da verdi veriştirdi; 2020 yılının son faşist saldırısı ilan etti..
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı durur mu?
Cumhurbaşkanı Yardımcısı sessiz kalır mı?
Toplu hücuma kalktılar..
Cumhurbaşkanı’nın cuma namazı çıkışında düzenlediği kısa basın toplantısındaki sert sözleri, bu meselenin üzerinde bir süre daha tepineceklerinin göstergesiydi..
Öyle de oldu.. Tartışma programlarının tek konusuydu.. “28 Şubat özlemi mi” diyenler çıktı, “bu zihniyet iktidara gelirse kamuda başörtülü kadın kalmaz” iddiasında bulunanlar oldu..
Kısaca hedef CHP, atış serbestti..
İktidara yakın kanallar için bulunmaz nimetti.. İçlerinden biri çıkıp da “CHP Genel Başkanı ne diyor”, demedi.. Kılıçdaroğlu’nun sözlerine yer verilmedi.. Verilseydi tartışma o an anlamını yitirecekti..
Dikkati mi çeken Cumhurbaşkanı Yardımcısı’nın sözler oldu.. CHP’nin (türban tartışmasıyla) oluşturmayı arzu ettiği yapay gündemle toplumu kutuplaştırmaya çalıştığını iddia etti ve ekledi; “Kendisine verilen görev ve aldığı talimat bu yönde çünkü.”
Koca Cumhurbaşkanı Yardımcısı boş yere konuşmaz herhalde.. İstihbarat ellerinde, bir bildiği vardır herhalde..
CHP’ye kim bu görevi verdi? CHP’ye talimat veren kim?
İddia önemli, ciddi.. Üzerinde durulması gerekir..
Farz edelim ki; CHP iddia edildiği gibi gündemi değiştiriyor, suni gündem yaratıyor.. Peki Türkiye’nin gündemi ne? İktidar kanadının? AKP’nin gündemi ne?
1 Ocak günü Türkiye’nin gündemi otoyollara, köprülere tünele yapılan yüzde 25/26 oranında zamdı.. Halkın konuştuğu konu buydu..
Peki iktidarın gündeminde bu konu var mıydı? Türban meselesinin üzerine atlayıp tepinen iktidarın yegane temsilcisi dahil Cumhurbaşkanı Yardımcısı’ndan, Sözcüsüne, İletişim Başkanı’ndan AKP kanadına kadar bu konuda tek cümle eden çıktı mı?
Hepsinin dilinde türban vardı, köprüye yapılan anormal zamlar yoktu.. Devletin köprüsünden 13 liraya geçerken müteahhidin köprüsünden neden 27 liraya geçtiğimizin yanıtı da yoktu..
Boğaz aynı boğaz..
Gördüğüm şu; AKP türban işini sevdi, ilaç gibi geldi..
