Bilinçsiz ağrı kesici kullanımı mide yaralarına zemin hazırlıyor: Peki, ne iyi geliyor?
Prof. Dr. Korkut, mide veya ince bağırsağın üst kısmındaki çeperi korumakla görevli mukozanın etkisini kaybetmesi sonucunda mide asidi tarafından oluşan yaralara ülser denildiğini açıkladı. Helicobacter pylori mikrobunun yanı sıra düzenli kullanılan aspirin, antiromatizmal ilaçlar ve ağrı kesicilerin de mide yarası oluşmasında etkili olduğunu belirtti. Baharatlı yiyeceklerden kaçınılmasını ve sağlıklı beslenme alışkanlıklarının edinilmesini önerdi.
Prof. Dr. Korkut, mide ve ince bağırsağın üst kısmındaki yaraları iyileştirmek ya da sık rastlanan bazı mide yakınmalarını geçirmek için ilaç tedavisine ilave olarak faydaları olduğu bilinen farklı bitkisel önerileri şu şekilde ifade etti:
“Mide ve bağırsak hastalıklarında akla ilk gelen besinlerden biri kudret narıdır. Zeytinyağında bekletilerek ya da balla tüketilen kudret narı; hazımsızlık, gastrit, reflü, mide yanması, mide ekşimesi, ülser tedavisinde tedavi desteği sağlayan en önemli bitkilerden biridir. Yüzyıllardır şifa kaynağı olarak gösterilen zeytinyağının, mide astarının koruyucu tabakasını güçlendiren polifenoller ve antioksidanlar içerdiği bulunmuştur. Bu, mide astarının koruyucu bariyerini güçlendirerek mide ülserlerinin oluşumunu önlemeye yardımcı olabilir.Sarı kantaron yağı mide ülseri ve şişkinlik problemlerinde kullanımına sıklıkla rastlanmaktadır. Sarı kantaron yağı midenin içerisinde bariyer oluşturarak mide asidinin etkilerini hafifletir ve hazmı kolaylaştırır. Mide ağrısında papatya, zencefil, nane ve ıhlamur gibi bitkisel çayların rahatlatıcı etkisi bilinmektedir. Papatya çayı, mide-bağırsak sistemi spazmları, gaz, hazımsızlık, şişkinlik sıkıntılarında da etkilidir. Kekik, kimyon, kişniş, tarhun, kakule, rezene, zencefil, zerdeçal, tarçın yemeklerimize tat katmanın yanı sıra hazmı kolaylaştırır, gaz giderici özelliğe sahiptirler.
Bitkisel ürünlerin etkinlikleri bilimsel olarak kanıta dayandırılır. Ancak riskli durumlar görülebilir. Bitkiler besin ve ilaçlarla etkileşime girerek risk oluşturabilir. Alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Bitkisel takviyeler almadan mutlaka doktora danışılması gerekir.”