DEM Parti'li Cengiz Çandar: Bugüne kadar olmayacak bir şey

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin yükselttiği el, Abdullah Öcalan'a TBMM'de konuşma teklif etmesi ve şartlı da olsa Öcalan'ı cezaevinden çıkartacak umut hakkı yasasından bahsetmesi kuşkusuz en çok DEM Parti'de dikkatle takip edildi.

Devlet Bahçeli'nin daha önceki açıklamalarını, "Çözüm süreci demek için erken ama bir şeyler pişiyor" diye tarif eden DEM Milletvekili Cengiz Çandar, "Bu kez durum ciddi" diyor.

Hala bir çözüm sürecinden bahsedilemeyeceğini vurgulayan Cengiz Çandar, "Seçilen sözler, verilen mesajlar beklenenden çok daha ciddi. Tahminimizin ötesine geçmiş durumda" değerlendirmesini yaptı. Ama Çandar'a göre hala bir çözüm sürecinden bahsetmek için erken, bir şeyler pişiyor ama bu geçmiş dönemde yaşanan süreç gibi bir süreç değil.

"Hiçbir şey mi yok, fazlasıyla var. Bugüne kadar olmayacak bir şey var. Bir kere Öcalan için umut hakkından bahsedilen bir metin var elimizde. Öcalan'ın tahliyesinden söz ediliyor" sözleriyle Cengiz Çandar açıklamaların önemine vurgu yaptı. Çandar son yapılan açıklama ile Bahçeli'nin uzattığı elin tesadüf ya da doğaçlama olmadığının da kanıtlandığını, bir plan dahilinde sürecin yürütüldüğünün ortaya konulduğunu belirtti. Dışarıdan bakınca devlet görevlileri ile Öcalan arasında bir müzakere görüntüsü çıktığına ilişkin görüşünü de paylaşan Cengiz Çandar, "Ama var mı yok mu bilemiyoruz, ileriki günlerdeki gelişmeler bunu bize gösterecek" görüşünü ortaya koydu.

Çandar bu girişimin bölgesel gelişmelerden bağımsız değerlendirilemeyeceğini de söyledi.

Ne olmuştu?

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada “Abdullah Öcalan DEM Parti’nin Meclis Grup Toplantısına katılıp örgütü lağvedeceğini söylesin, umut hakkı için gerekli düzenlemeler yapılsın” çağrısında bulundu.

Bahçeli grup toplantısında Öcalan’a yaptığı çağrı şöyle:

"Şayet terörist başının tecridi kaldırılırsa gelsin TBMM'de DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini açıklasın. Bu dirayet ve kararlılığı gösterirse umut hakkının kullanımıyla ilgili yasal düzenleme yapılması ve bundan da yararlanmasının önü de ardına kadar açılsın. Ne Kandil ne Edirne, adres İmralı'dan DEM'e uzansın, bu ağır ve tarihi terör sorunu ülke gündeminden tamamen çıkarılsın. Hodri meydan, buna varız. Türk milleti bölücü terörle yaşamaya mecbur değildir. Ortak gelecek ve tam bağımsızlık için bunu dahi sineye çekmeye hazırız. Yeni yüzyıl yeni hayat yeni Türkiye temelinde bagajları boşaltalım, milli ülküleri hep birlikte yakalayalım. Üçüncü hüküm cümlem de şu şekildedir; Diyarbakır Anneleri, çocuklarıyla buluşturulmalıdır. Uzattığım elin bir diğer anlamı da budur. Terör yöntemleriyle herhangi bir yakın veya uzak hedefe ulaşıldığı görülmüş duyulmuş şey değildir. Barışçıl yöntemler varken teröre müracaat cinayettir."