Liselere Geçiş Sınavı’nın (LGS ) sonuçları geçtiğimiz günlerde açıklandı. Milli Eğitim Bakanlığı sınav sonuçlarının analiz edildiği bir de rapor yayımladı. Raporda, öğrencilerin testlerdeki doğru cevap sayısı ortalamaları, anne babanın eğitim durumu ve okul başarı puanı ile sınav puanı arasındaki ilişkiye dair veriler yer alıyor. Önceki raporlarda da olduğu gibi bu raporda da öğrencilerin başarısını etkileyen önemli faktörlerden biri, anne-babalarının eğitim düzeyi.
100 puanlık fark
LGS 2020 sonuçlarına göre ilkokul mezunu bir annenin çocuğunun puanıyla üniversite mezunu bir annenin çocuğunun puanı arasında ortalama 107 puan, ilkokul mezunu bir babanın çocuğunun puanıyla üniversite mezunu bir babanın çocuğunun puanı arasında ortalama 100 puan fark var. Anne ve babanın eğitim düzeyi yükseldikçe öğrencinin sınav ortalaması da belirgin bir şekilde yükseliyor.
Bu istatistik bize sadece sınav başarısına dair değil, eğitimde fırsat eşitsizliğine dair de önemli şeyler söylüyor. Pek çok çalışma öğrencilerin akademik performansları ile sosyoekonomik durumları arasında kuvvetli bir ilişki olduğu gösteriyor. LGS istatistiklerini Sabancı Üniversite Öğretim Üyeleri Dr. Abdurrahman Aydemir ve Dr. Hakkı Yazıcı’nın İstanbul Politikalar Merkezi için hazırladığı “Türkiye’de Eğitimde Fırsat Eşitliği” başlıklı politika notu ile birlikte okuyalım. Politika notunda eğitimde fırsat eşitliğini ölçmenin temel yolunun ebeveynlerin eğitim düzeyinin çocukların eğitim düzeyini ne kadar etkilediğini ölçmekten geçtiği anlatılıyor, 4500 kişiyle yapılan araştırmanın verileri sunuluyor.
Sadece sınav puanını değil eğitimde kalış süresini de etkiliyor
Babanın üniversite mezunu olduğu bir ailede yetişen bir çocuğun babanın ilkokul mezunu olduğu bir ailede yetişen başka bir çocuğa göre ortalama sekiz yıl daha fazla eğitim alıyor. Babası ilkokulu bitirmemiş çocuklardan kendileri üniversite mezunu olanların oranı sadece yüzde 3 iken babası üniversite mezunu olan çocuklarda bu oran yüzde 72 seviyesinde. Cinsiyete göre incelendiğinde ise kızların eğitiminin ailelerinin eğitiminden çok daha fazla etkilendiğini ve bunun da büyük ölçüde annelerin eğitiminin etkisinden kaynaklandığı gözlemleniyor. Çalışmaya göre anne eğitimindeki bir yıllık artış kız çocuğu eğitimini neredeyse bire bir oranında artırıyor.
Eğitimde fırsat eşitsizliğini azaltmanın, ortadan kaldırmanın tek bir yolu yok. Ancak en etkili yollarından biri okul öncesi eğitimin tüm çocuklar için erişilebilir olması. Tüm bu veriler, fırsat eşitliğini sağlayabilmek için uygulanan, yeterli olmayan, eksik kalan ya da hayata geçirilmesi planlanan eğitim politikaları ve sosyal politikalar için çok önemli noktalara işaret ediyor.