Milli Savunma Bakanlığı'ndan kaçak açıklaması: Tarihimizin en yoğun tedbirlerini alıyoruz

Gazete Pencere -

Milli Savunma Bakanlığı, Mavi Vatan-2025 Tatbikatı’nın Seçkin Gözlemci Günü nedeniyle Muğla’da bulunan TCG SALİHREİS fırkateyninde basın toplantısı düzenledi.

Milli Savunma Bakanlığı’nın basın toplantısında, yılbaşından bugüne kadar sınırlardan geçmeye çalışan kişi sayısının toplam 1047 kişi olduğu açıklandı. Yakalanan 108 kişiden 7’sinin terör örgütü mensubu olduğu belirtildi.

Açıklamada “Cumhuriyet tarihimizin en yoğun tedbirleri ve tesis edilen çok katmanlı emniyet sistemi ile korunan hudutlarımızda, yılbaşından bugüne kadar; yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 108 şahıs yakalanmıştır. Yakalanan şahıslardan 7’si terör örgütü mensubudur. 939 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir” ifadeleri yer aldı.

Tişrin Barajı’nda son durum ne

Milli Savunma Bakanlığı kaynakları ise, Suriye’de son durum ve YPG’nin Tişrin Barajı çevresinde masum sivilleri kalkan olarak kullanmasıyla ilgili sorular üzerine şunları söyledi:

“Türk Silahlı Kuvvetleri, terörizme karşı küresel iş birliği ve uluslararası dayanışmanın önemine inanmakta, bu bağlamda, uluslararası toplumdan, PKK/YPG/SDG gibi terör örgütlerinin terörist organizasyonlar olarak tanınmasını ve terörle mücadele konusunda daha etkin bir iş birliği yapılmasını beklemektedir. TSK, terörist grupların desteklenmemesi gerektiğini ve Suriye’nin toprak bütünlüğüne saygı gösterilmesi gerektiğini her fırsatta dile getirmektedir. Suriye’de su kaynakları, enerji üretimi ve bölgesel güvenlik açısından stratejik öneme sahip bir nokta olan Fırat Nehri üzerindeki Tişrin Barajı, terör örgütü PKK/YPG/SDG tarafından son savunma hattı olarak değerlendirilmektedir. TSK, Suriye'nin Tişrin Barajı bölgesinde PKK/YPG/SDG terör örgütü tarafından gerçekleştirilen, masum sivilleri canlı kalkan olarak kullanma girişimini şiddetle kınamakta ve bu tür eylemlerin akla ve mantığa, uluslararası hukuka, insan haklarına ve insanlığa aykırı olduğunun altını çizmektedir.”

Tişrin Barajı ve Karakozak Köprüsü çevresinde, Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu ile YPG arasında çatışmalar arttı.

Karakozak Köprüsü bölgesi, Süleyman Şah Türbesi’nin bulunduğu Türkiye’nin toprak parçası olan bölgeyi de içeriyor. Bu bakımdan Tişrin Barajı ve Karakozak Köprüsü Türkiye açısında ayrı bir öneme sahip…

Süleyman Şah Türbesi nasıl taşınmıştı?

Süleyman Şah Türbesi ilk olarak Rakka yakınlarındaki Caber Kalesi'ndeydi. Türbe ve askeri karakol baraj altında kalma tehlikesi nedeniyle 1975'te Ankara ve Şam hükümetlerinin müzakereleri sonucunda vardığı anlaşmayla Halep’e 123, Şanlıurfa’ya 92 km uzaklıktaki Fırat’ın doğu kıyısında yer alan Karakozak köyündeki yaklaşık 10 bin metrekarelik yeni yerine taşındı.

Süleyman Şah Türbesi, 2015 yılında IŞİD’in yoğun saldırıları nedeniyle risk altına girmişti. Bu yüzden tarihi türbe, 39 tank, 57 zırhlı araç, 100 araç ve 572 personelin yer aldığı büyük bir operasyonla Türkiye-Suriye sınırındaki Eşme’ye taşınmıştı.

Türbede Osmanlı İmparatorluğu'nun kurucusu ve ilk padişahı Osman Gazi’nin dedesi ve Ertuğrul Gazi’nin babası Süleyman Şah ve iki askerinin naaşları bulunuyor.