TÜİK ve bakanlığın raporları çelişti: Ölüm verilerinde kim doğruyu söyledi?
Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verileri ülkedeki bebek ve 5 yaş altı çocuk ölüm sayısındaki artan hızı gözler önüne serdi.
TÜİK’in Ölüm ve Ölüm Nedeni İstatistikleri 2023 verilerine göre, ülkede bin canlı doğum başına düşen bebek ölüm hızı 10 olurken bu 2016 yılından bu yana en yüksek veri oldu. Bu sayı 2022’de 9,2’ydi.
Devletin verdiği sözleri tutması lazım
Birgün'den Deniz Güngör'ün aktardığına göre; bebek ölümlerinin ve beş yaş altı çocuk ölümlerinin önlenebilir olduğuna dikkat çeken Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Muzaffer Eskiocak, söz konusu ölümlerdeki artışın kabul edilemez olduğunu söyledi. Bebek ölümlerinin ve beş yaş altı çocuk ölümlerinin artmasının beklenmediğini ifade eden Eskiocak, "Bu ölümler yalnızca savaşlarda ve salgınlarda artış gösterir. Bilim, teknoloji ve refah artış gösterirken bebek ve çocuk ölümlerinin azalması gerekir. Bu ölümlerin azaltılması için devletlerin verdiği sözler bulunmaktadır. Süreç içerisinde azaltılması gereken ölümlerin Türkiye’de uzun süredir bir plato çizdiğini görüyoruz" dedi. Birleşmiş Milletler’in 2030 yılı sürdürülebilir kalkınma hedeflerini hatırlatan Eskiocak, önlenebilir beş yaş altı çocuk ölümlerinin sıfıra indirilmesinin hedeflendiğine dikkat çekti.
Deprem bölgesinde artış var
Bebek ölümlerinde 6 Şubat depremlerinden etkilenen illerdeki artışa dikkat çeken Eskiocak, şunları söyledi:
"Hatay, Maraş, Adıyaman ve Malatya’da ciddi bir artış var. Ancak bu artış, Türkiye genelinde oranı bu kadar yükseltecek düzeyde olmayabilir. ‘Depremde bu kadar bebek ölmüş müdür?’ sorusundan da emin değiliz çünkü yaş gruplarına göre dağılım yayımlanmadı. Deprem bölgesindeki yaşam koşulları, bu bölgeden göç eden sağlık çalışanları ama artan sağlık hizmeti gereksinimi ve alınmayan önlemlerin bu ölümlere katkı olasılığı bulunuyor. Deprem bölgesindeki bebeklerin kırılganlığı daha yüksek” dedi. Eskiocak şunları söyledi: “2023’te Türkiye’de 5 bine yakın kızamık vakası bulunuyor ve bu bebek ölümleri için önemli etkenlerden birisi. Sağlık Bakanlığı’nın Dünya Sağlık Örgütü’ne bildirimlerinden kızamığa bağlı hiç ölüm olmadığını görüyoruz. Ayrıca ölümlerin artışında tek başına depremi söylemek yeterli değil çünkü ülkede sağlık hizmetinin daha iyiye gittiğine dair işaretler yok. Bebek ve 5 yaş altı çocuklarda binde 3’ün üzerindeki tüm ölümler Türkiye için fazladan ve önlenebilir ölümlerdir. Bunların önlenemeyişi sağlık hizmetinden sorumlu olanların bazı durumları yeterince ve uygun şekilde yapmayışından kaynaklanıyor. Ölüm doğum süresinden uzaklaştıkça önlenmeyen çevresel nedenlerle olur ancak önlenmesi gerekir."
TÜİK bakanlığı yalanladı
TÜİK'in 2023'e ait 'ölüm ve ölüm nedeni istatistikleri' ile İçişleri Bakanlığı'nın 6 şubat depremlerinde yaşamını yitiren yurttaşların sayısına ilişkin verdiği veriyle çelişkili. Bakanlık tarafından 8 Şubat'ta depremlerde yaşamını yitirenlerin sayısının 53 bin 537 olduğu açıklanırken TÜİK'in verileri tam tersini gösterdi. Söz konusu verilere göre 11 ili etkileyen depremlerde toplamda 45 bin 784 kişi hayatını kaybetti.