Okulda 12 yaşındaki çocuğu istismar eden müftüye beraat talebi: "Mescitte olaylar sırasında neden bağırmadın"
Urfa Akçakale'de bulunan Fatih Sultan Mehmet Ortaokulu’nda 7. sınıf öğrencisi, 12 yaşındaki kız çocuğu rehber öğretmene ilçe müftüsü de olan din öğretmeni Halil Bilik’in bir sınıfta ve okuldaki mescitte özel bölgelerine dokunduğunu, kendisini dudağından öptüğünü söyledi.
"Bana iftira atıyor"
Öğretmen bir tutanak düzenledi ve okul yönetimi polise haber verdi. Suçlamayı kabul etmeyen 4 çocuk babası ilçe müftüsü Halil Bilik, gözaltına alındı. İfadesinde “Ben kız ve erkek öğrencileri derste ayrı oturtan bir öğretmenim. Kız çocuğuna dokunmadım. Onu dersimdeki sınıf başkanlığından aldığım için bana iftira atıyor” dedi. Müftü cinsel istismar suçundan tutuklandı
Birgün'den Timur Soykan'ın aktardığı habere göre, Şanlıurfa 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, mahkeme başkanı duruşmada pedagog eşliğinde ifade veren İpek’e şu soruları yöneltti:
"Mescitte olaylar sırasında neden bağırmadın"
“Beni mescide zorla götürdü dedin ya nasıl zorla götürdü… Olayı neden bir hafta anlatmadın… Peki mescitte olan olaylar sırasında neden bağırmadın…”
Kız çocuğu, Halil Bilik çok ısrar ettiği için ve öğretmen olmasından dolayı mescitte gitmek zorunda kaldığını anlattı. Halil Bilik’in bir hafta sonra dersi olduğu ve derse giremediği için rehber öğretmene giderek yaşadıklarını anlattığını söyledi. ‘Neden bağırmadın’ sorusuna ise “Böyle bir olay daha önce yaşamadığım için bir bilgim yoktu, bana sadece tuhaf gelmişti, bilmiyorum” diye yanıt verdi.
Duruşma günü Akçakale’deki imamlar, müftüye destek olmak için Şanlıurfa Adliyesi önüne gelmişti. Mahkeme heyeti, Halil Bilik’in tahliyesine karar verdi. Böylece sanık müftü, 5 ay tutukluluktan sonra cezaevinden çıktı.
Davanın 4 Aralık 2024’te görülen dördüncü duruşmasında savcı mütalaasını açıkladı. Savcı "Sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak, kesin, inandırıcı ve mahkumiyete yeter delil elde edilememesi nedeniyle sanığın beraatine karar verilmesi kamu adına talep olunur" şeklinde mütalaa verdi.
"Mağdurun beyanları esas alınmamıştır..."
Davaya müdahil olan Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı, mahkemeye sunduğu dilekçede şunları ifade etti:
“Tüm dosya kapsamına bakıldığında; mağdur beyanları ve dolaylı tanıkların ilk ifadeleri gereğince sanığın üzerine atılı çocuğun cinsel istismarı suçunu işlediği sabittir. İstismar mağduru çocuk, babasının kamu görevlisi olması sebebiyle Akçakale ilçesine geçici olarak yerleşmiştir. 12 yaşındaki çocuğun iftira atmasını gerektirecek herhangi bir durum söz konusu olmadığı gibi, iki aile arasında husumet de bulunmamaktadır… Mütalaada somut ve yeterli delil olmaması sebebiyle sanığın beraati istenmiştir. Mağdurun beyanları esas alınmamıştır. İstismar suçları vasfı gereği doğrudan tanıklığa müsait değildir. Mağdurun beyanları o sebeple yeterli delil niteliğindedir.”
(Alıntı)