Erdoğan'ın Rize'de 'Kayıyor' dediği cami sahil dolgusu üstüne yapılmış

Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, ziyaretler için 26 Temmuz'da geldiği memleketi Rize'nin Güneysu ilçesinde 1986 yılında yapımı tamamlanan Sahil Camisi'ni işaret ederek, zemininde kaymalar yaşandığını, sahil alanında büyük bir yeni caminin yapılacağını söyledi. Erdoğan, "Rize'mizde inşallah Rize şehir merkezinde muhteşem bir cami inşa edelim istiyoruz. Mevcut cami maalesef kayma yapmış. Şimdi şantiyenin olduğu bir yerde, büyükçe bir cami yapalım istiyoruz. Bu büyük cami ile birlikte Rize'nin kendine yakışanını inşallah gerçekleştirelim istiyoruz" dedi.

Cami müjdesinden önce Rizeli çay üreticileri çay kotalarını ve taban fiyatlarını eleştirmiş ve topladıkları çayları yakmıştı. Erdoğan ise bu konuya hiç değinmemişti.

Sahil dolgusu üstüne inşa edilmiş

Alt katında dükkanların yer aldığı, sahil dolgusu üzerindeki 37 yıllık camide, inşaat mühendisleri tarafından incelemelerde bulunularak rapor hazırlandı. Donatılarının korozyona maruz kaldığı tespit edilen raporda; caminin ekonomik ömrünü tamamladığı, zamanla zeminin deniz suyunu içine çektiği, tuzlu su etkisiyle demirlerin ve beton aksamında hasar oluştuğu ortaya kondu. Cami heyeti rapor sonrası dükkanların kira sözleşmelerini uzatmazken, caminin güçlendirme çalışması kapsamında tadilata alınması ya da yıkılması planlanıyor.

Ekonomik ömrünü tamamladı

Camide yapılan incelemelerin sonuçları hakkında bilgi veren eski Rize İnşaat Mühendisleri Odası Başkanı Murat Yazıcı, "Hem yağmur ve tuzlu suyun etkisiyle bu bölgedeki aslında tüm binalar, tuzlu su ve korozyon etkisinde kaldı. Korozyon nedeniyle camide yapısal etkiler de olmuş. Karot sonuçlarına göre, cami ekonomik ömrünü tamamladı. Camiyi yıkıp, yeniden yapma çalışmaları var" dedi.

3 aşamalı inceleme

Caminin 3 aşamalı olarak ele alınması gerektiğini kaydeden Yazıcı, "Bu camiyi incelerken 3 aşamalı incelemek lazım aslında. Bir burada bir ticaret, ibadet ve bir de cenaze hizmetleri yapanlar var. Şimdi bunun üçünü harman ettiğiniz zaman önce ibadet ile ticareti bir ayırmak gerekiyor. Evet, buradaki esnaf arkadaşları mağdur etmeden, onlara yer göstererek ticaretlerine devam etsinler. Ama can güvenliği kısmına geldiğinizde bu bizi ne ticareti ne de ibadeti düşünmememiz gereken ve acilen önlem almamız gereken bir kısma sevk ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızın bu ekonomik zorluk içinde burayı gündemine almasını, aslında insan hayatına ve dine duyduğu saygının da bir göstergesi anlamında düşünmek gerekiyor" diye konuştu.