Batı Nil Virüsü Türkiye'de yeniden tespit edildi: Artan vaka sayıları uzmanları endişelendiriyor

Batı Nil Virüsü Türkiye'de yeniden tespit edildi: Artan vaka sayıları uzmanları endişelendiriyor
Batı Nil Virüsü, Türkiye'de tekrar tespit edildi. Sağlık Bakanlığı, Ağustos ayında 6 yeni vaka bildirdi. Uzmanlar, bu yıl Türkiye'de çok sayıda vaka görüldüğünü ve özellikle İstanbul gibi sulak alanlarda enfeksiyonun yayılma hızının arttığını belirtiyor.

Sağlık Bakanlığı'nın açıklamasına göre, 2010'dan bu yana Türkiye'de her yıl yaz ve sonbahar aylarında görülen Batı Nil Virüsü, 2024 yılında yeniden tespit edildi. Bakanlık, Ağustos ayında virüsün altı kişide görüldüğünü açıklamıştı. Ancak uzmanlar, bu yıl vaka sayılarının çok daha yüksek olduğunu ve Türkiye genelinde birçok şehirde Batı Nil Virüsü vakalarına rastlandığını belirtiyor.

Koç Üniversitesi İş Bankası Enfeksiyon Hastalıkları Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Önder Ergönül, özellikle İstanbul'da vaka sayılarının oldukça arttığını ifade etti.

Prof. Dr. Ergönül, "2024 yılına gelindiğinde Türkiye'de Batı Nil Virüsü vakalarının en yüksek sayıya ulaşmış olduğunu görüyoruz. İstanbul'da sivrisineklerin yoğun olarak bulunduğu Küçükçekmece, Büyükçekmece, Beylikdüzü ve Avcılar gibi ilçelerde vaka sayıları daha fazla" dedi.

Ayrıca, Edirne, Kırklareli, Bursa, Adana, Osmaniye ve Antakya gibi illerde de virüs vakalarına rastlandığını belirtti.

Batı Nil Virüsü nasıl bulaşır?

Batı Nil Virüsü, ilk kez 1937'de Uganda'nın Batı Nil bölgesinde tespit edilmiştir ve sivrisinekler aracılığıyla insanlara bulaşmaktadır. Hastalık, genellikle göçmen kuşlar ve sivrisinekler arasında geçiş yaparak insanlara yayılmaktadır. Virüsün bulaştığı kişilerin yaklaşık yüzde 80'inde herhangi bir belirti görülmezken, geri kalanlarda ateş, baş ağrısı, yorgunluk, mide bulantısı, kusma ve bazen döküntüler gözlemlenmektedir.

Bu yılki vakaların büyük çoğunluğu yaz ve sonbahar aylarında ortaya çıkarken, uzmanlar, küresel iklim değişikliğinin virüsün yayılma süresini ve görülme zamanını etkileyebileceğini belirtiyor. Prof. Dr. Yavuz, Batı Nil Virüsü'nün genellikle sonbahar sonuna kadar etkisini gösterdiğini, ancak iklim değişikliklerinin bu durumu zorlaştırabileceğini ifade etti.

Bireysel ve toplumsal önlemler önemli

Batı Nil Virüsü ile mücadelede yerel yönetimlere büyük sorumluluk düştüğünü vurgulayan uzmanlar, İstanbul'da olduğu gibi Sağlık Bakanlığı ve yerel yönetimlerin işbirliği içinde çalışarak etkin önlemler almasının önemli olduğunu belirtiyor. İstanbul'da İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin, Sağlık Bakanlığı ile koordineli olarak yaptığı ilaçlama ve kontrol çalışmalarının, vaka sayılarını azaltmada önemli rol oynadığı belirtiliyor.

Uzmanlar, sivrisineklerin evlere girmesini engellemek için pencerelere sineklik takılmasını, dışarıda uzun kollu giysiler giyilmesini ve sinek kovucu spreylerin kullanılmasını tavsiye ediyor. Ayrıca, sivrisineklerin üremesini engellemek için su birikintilerinin temizlenmesi gerektiği de vurgulandı.

Halk sağlığı için bilgilendirme yapılmalı

Sağlık Bakanlığı, halk sağlığını korumak için öncelikle hastalıkla ilgili bilgilendirme yapılmasını ve toplumun bilinçlendirilmesini önemsemektedir. Özellikle, sivrisineklerin yoğun olduğu bölgelerde yaşayan kişilere yönelik olarak duyuru ve eğitimler yapılmasının gerektiği ifade ediliyor. Ayrıca, yüksek ateş, baş ağrısı, bilinç bulanıklığı ve kaslarda uyuşma gibi belirtiler görülen kişilerin derhal sağlık kuruluşlarına başvurması gerektiği hatırlatılıyor.

Batı Nil Virüsü hakkında bilinmesi gerekenler:

Batı Nil Virüsü, doğrudan temasla bulaşmaz ve sivrisineklerin ısırığı ile geçer. Göçmen kuşlardan sivrisineklere, sivrisineklerden ise insanlara ve bazı hayvanlara geçebilir. Hastalık, solunum desteği ve tedavi ile yönetilebilir, ancak henüz bir tedavisi ya da aşısı bulunmamaktadır.

Sağlık uzmanları, özellikle 65 yaş üzeri ve bağışıklık sistemi zayıf olan bireylerin, Batı Nil Virüsü'nün olumsuz etkilerinden daha fazla risk taşıdığını belirtiyor ve bu gruptaki kişilerin daha dikkatli olmalarını öneriyor.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar