Emlak Konut’un indirim kampanyası vatandaşlara ne vaat ediyor? “Gittim, gördüm, herkes başvurabilir ama herkes ödeyemez”
Leyla Aydoğan
Reklamlarda sevinçle haykıran insanlar vardı.
Bu bir fırsat. Ev sahibi olacaksınız. Yüzde 25 indirimi görünce bir an önce aramalıyım diye düşündüm.
Duyunca heyecanlanmamak mümkün değil. Doğal olarak ben de heyecanlandım ve telefona sarıldım. Acaba devletin kurumu Emlak Konut beni de düşünerek uygun şartlarda ev satar mı diye düşündüm. Ancak heyecanımı telefonda gidermem mümkün olmadı.
Karşıdaki ses, ser verdi sır vermedi. Bir ev ne kadar, ödemeleri nasıl, peşin paraya ihtiyacım var mı, kira öder gibi ödeyebilir miyim gibi soruları art arda sıraladım ama tamamı havada kaldı. Hiçbirine cevap alamadım.
Ayrıntılı bilgi için yüz yüze görüşmeye çağırıp konum attılar. Tabi kolay olmadı gidişim. Önce konumun nerede olduğunu anlamadım. Çünkü İstanbul’un daha önce gitmediğim bir yeriydi. İzin günümün 5 saatinin yollarda geçeceğini bilmeden yollara düştüm. Beşiktaş’tan vapura binip karşıya geçtim, Üsküdar-Çekmeköy metrosuna binip Çekmeköy’de indim. Yaklaşık 17 dakika yürüyüp inşaatlar yüzünden yıpranmış yollardan geçtikten, yaklaşık 2 saatlik bir yolculuktan sonra satış ofisine ulaşabildim.
Bu arada arkadaşlarıma canlı konum attım arabasız bir şekilde yayan ve gündüz olmasına rağmen bir kadın olarak yürüdüğüm yollar tedirgin etti beni.
Çok güzel karşılandım, sonuçta potansiyel müşteriydim. Yaklaşık 5 dakikalık beklemeden sonra ilgili satış görevlisi benimle ilgilendi. Kampanyanın detaylarını anlattı heyecanla ama aklımın bir noktasında hep, “bu evin fiyatı ne kadar” sorusunu vardı.
Ellerinde 1+1 konut kalmamıştı bile ben de 2+1 olanları sordum bahçe tahsisli ve ara kat imkanı vardı. Ara kat daha uygun (!) fiyatlıydı. Uygun da kime. Çünkü satıcının ağzından 12 milyon 800 bin lira çok kolay çıktı ama ben duyunca şoke oldum. Dar gelirlilerin ev sahibi olabilmesi için kurulan TOKİ’nin iştirakiydi sonuçta Emlak Konut, fiyat uygun olsa da potansiyel alıcı olarak ben pek uygun değildim. Sloganı ‘Rahat bir nefes, konforlu bir yaşam’ olan kampanyanın, konforlu kısmı tamam da rahat nefes kısmı biraz aldatıcı geldi o an.
Rakamı duyunca afalladığımı gören satıcı önce peşin alımda yüzde 25 indirimi hatırlattı. 9 milyon 600 bin öderseniz ev sizin dedi. O kadar parayı bir arada görmemiş olduğumdan olacak yüzümdeki ifade değişmedi.
Bu defa taksitli seçeneklere geçti. Gelin size dört taksitte satalım dedi. Alırken 3 milyon 200 verin, altı ayda bir dört sefer daha 3 milyon 200 ödeyin ev sizin dedi.
Bu da olmadı doğal olarak. Bu defa yarısını peşin verin kalanına iki milyoncuk fark koyalım, iki sene sonra ödeyin dedi. Bu formül de bana uzak olunca son şansını denedi. 3 milyon 200 bin peşin, ayda yaklaşık 100 binden 72 ay taksit. Bir de arada birinci ve ikinci senede 3 milyon 200’er bin lira ödeme var.
Aldığım ücreti çarptım, böldüm, bütün işlemleri denedim ama olmuyor. Asgari ücrete yakın kazanan bir kişinin böyle bir evi alabilmeyi hayal etmesi bile mümkün değil. Elinde milyonlar olan zaten barınma sorunu çekmiyor, parası olmayan içinse Emlak Konut’un duyurduğu kampanya yarama merhem olmaz diyerek o zorlu yolculuğun dönüş bölümüne geçtim. Yine tozlu yollarda yarım saate kadar yürüme, ardından metro, sonra vapur ve Beşiktaş.
Eve geldiğimde aklımda, beni ev heyecanına sürükleyen Emlak Konut Genel Müdürü’nün o sözleri vardı: Herkes başvurabilir. Gittim bizzat gördüm, evet herkes başvurabilir ama herkes ödeyemez. Ben yaptım siz yapmayın, yani boşuna heyecanlanmayın.
