Emre Özpeynirci yazdı : Yine çok güzeldin ADANA‼️
Adana’nın ruhu zaten biraz karnaval gibi: Asi, sıcak, yaratıcı ve özgür
Renkli kortejler, sanata ve müziğe verilen alan, uluslararası katılım ve şehir halkının coşkusu, Türkiye’de ne kadar güçlü bir medeni yaşam arzusunun olduğunu bize bir kez daha gösterdi.
Adana gibi güçlü bir sosyal dokusu olan şehirde, siyasi gündeme rağmen kalabalığın hiçbir taşkınlık yapmadan bu kadar düzenli ve pozitif bir atmosfer yaratması da aslında büyük bir toplumsal olgunluğun göstergesi.
Bence bu tarz etkinlikler, Türkiye’nin yaratıcı ve umut veren bir enerjisinin de var olduğunu kanıtlıyor. Adana bu yönüyle, sadece kebap ve şalgamla değil; yaşama sevinciyle, modern yüzüyle de anılmayı hak ediyor.
Eğer bugünkü enerjisini ve halk desteğini korursa, Adana Portakal Çiçeği Karnavalı aynı coşku ve hatta daha büyüğüyle devam eder. Çünkü bu tür organizasyonların temelinde sadece belediye ya da sponsorlar değil, şehir halkının sahiplenmesi yatar ve Adana bu konuda gerçekten çok güçlü.
Adanalılar karnavalı sadece izlemiyor; giyiniyor, sokaklara çıkıyor, korteje katılıyor, müziğe dansla cevap veriyor. Bir etkinliğin sürdürülebilir olması için gereken en büyük güç bu: samimi katılım.
Elbette bazı riskler var ama eğer yerel yönetim ve sivil toplum aynı motivasyonla devam ederse, bu karnaval Türkiye’nin “şehir festivali” kültürüne yön verecek kadar kalıcı olabilir.
Rio Karnavalı gibi ikonlaşabilir
Hatta zamanla uluslararası çapta İspanya’daki La Tomatina, Brezilya’daki Rio Karnavalı gibi ikonlaşabilir bile.
Adana bunu kaldırır mı? Hem de fazlasıyla. Çünkü Adana’nın ruhu zaten biraz karnaval gibi: asi, sıcak, yaratıcı ve özgür.
Tabi ki Ali Haydar Bozkurt ve Ayşe Arman'ın çabaları, Message İletişim'in sahibi Taçnur Aydın ve şahane ekibinin özverili çalışmaları, Ondokuz Organizasyon'un inanılmaz profesyonelliği ile yine dünya çapında bir karnavalda yer aldık, tüm emeği geçenlere teşekkür ediyorum.