Şahsiyet dizisinin sezon finalinde Kürtçe sahnesi damga vurdu
İkinci sezonunda 1990'lı yıllardaki faili meçhul cinayetleri konu edinen Şahsiyet dizisinin final bölümünde "Kürtçe - bilinmeyen dil" sahnesi sosyal medyada gündem oldu.
2018’de yayınlanan ilk sezonuyla Türkiye’ye ilk Emmy Ödülü’nü kazandıran Şahsiyet dizisinin 2. sezonunun final bölümü yayınlandı.
İkinci sezonu 1990’lı yıllarda Türkiye’de yaşanan faili meçhul cinayetlere ve bu cinayetlerin aydınlatılması için mücadele veren Cumartesi Annelerine odaklanıyor.
Dizinin yeni sezonunda yıllardır yurtdışında olduğu, zamanında faili meçhul cinayetlere bulaştığı ve ‘kimsenin yüzünü görmediği’ Kader isimli karakter ile Yeşil’e de gönderme yapılıyor.
Dizinin final bölümündeki bir sahnede ise mahkemede Türkçe bilmeyip Kürtçe savunma veren bir kadının konuşmasına hakimin "bilinmeyen dil" demesi dikkat çekti.
Cumartesi Anneleri / İnsanları kimdir?
Cumartesi Anneleri/İnsanları bir grup kadının, gözaltında kaybolanların bulunması ve sorumluların ortaya çıkarılarak yargılanması talebiyle, bir Cumartesi gününe denk gelen 27 Mayıs 1995'te, saat 12.00'de İstanbul'da, Galatasaray Lisesi'nin önünde oturmasıyla doğdu.
Cumartesi Anneleri, 27 Mayıs 1995'ten bu yana her cumartesi günü Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemleri düzenleyerek gözaltında kaybolan yakınlarını ve faili meçhul siyasi cinayetlere kurban giden yakınlarının faillerini arayanlardan oluşan bir topluluktur.
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) verdiği hak ihlali kararı Beyoğlu Kaymakamlığı'na tebliğ edilmesine rağmen gözaltına alınan ve eylemlerine izin verilmeyen Cumartesi Anneleri'nin mağduriyeti, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın "Cumartesi Anneleri'nin yaşadığı mağduriyettir. En kısa sürede çözüm üreteceğiz" yanıtının ardından 2018'den beri kendilerine uygulanan yasak kaldırıldı.
TIKLAYIN I Cumartesi Anneleri, eylemlerinin 977. haftasında İhsan Haran için adalet istedi
TIKLAYIN I Cumartesi Anneleri, kendisinden 29 yıldır haber alınamayan İsmail Bahçeci’nin akıbetini sordu
TIKLAYIN I Cumartesi Anneleri 980. haftasında ‘Güçlükonak Katliamı’ için adalet istedi