Spor yazarları, Sparta Prag- Galatasaray maçını nasıl yorumladı?
Uğur Meleke: "Berkan’a karşı oynayan hemen her takımın sağ kanat oyuncusu yıldızlaşıyor: Gaziantepli Sorescu, Samsunlu Zeki Yavru, Sparta Praglı Preciado, Olatunji ve sonradan giren Tuçi... Bu sezon tüm cephelerde toplam 1 golü olan Preciado, Galatasaray’a karşı 180 dakikada 2 gol-1 asistle oynadı. Bu kadarı tesadüf olmamalı sanırım. Galatasaray'ın bu sezonki Avrupa macerasında bir diğer zaafı da, beraberliğin yeterli görüldüğü maçlarda gereğinden fazla pasif davranılması oldu. Kopenhag deplasmanında bir iştah sorunu söz konusuydu. Dün de 16’ncı dakikada skor 1-1 olduktan sonra, özellikle de 46-70 arası takım sakinleştirici almış gibiydi. Bu aşırı korumacı tutum, turu Sparta Prag’a teslim etti maalesef. (HÜRRİYET)
Engin Kehale: "Sezon boyunca Angelino-Kazımcan’ın sol bekteki zaafları üzerinden dönen tartışmalar, ikisinin de olmadığı bir senaryoda Galatasaray’ın hız ve kademe sorunu yaşayacağını pek hesaba katmamıştı. Şüphesiz ki Köhn Avrupa listesine yetişmiş olsa, bugün başka bir maç yazısının satırları okunacaktı. Erken geriye düşmenin ardından çabuk tepki verip, duran toptan Abdülkerim ile bulduğumuz gol, ilk yarının geri kalan bölümünde oyunun kontrolünü Galatasaray’da olmasını sağladı. Anthony Taylor, Barış Alper’in pozisyonunda düdüğü çalsa bambaşka bir yere gidebilecek maç, ikinci yarıda kâbusa dönüştü. Sarı kırmızılılar, geleneksel 45-60 arası tempo düşüklüğünü skor dezavantajını rakibe vermeden tamamlamayı başarsa da Kaan’ın kırmızı kartıyla dengeler iyice bozuldu. (HÜRRİYET)
Erman Özgür: "Kırmızı kart ile beraber Sparta Prag hamleleri çok çabuk karşılığını verirken Okan Buruk hamleleri oyuna ilk kez Galatasaray’ın oyununa bir şey katmadı. Kaan Ayhan eksik bırakmasının yanında savunduğu kanat da o olmayınca zayıf düştü. Zeleny ve Tuci golünde Berkan, Haraslin golünde Davinson Sanchez çok önemli hatalar yaptılar. Ama en önemlisi ilk maçta da eksik kalan Galatasaray’ın aynı tepkiyi deplasmanda veremeyişi oldu. Kuchta dağınık görüntümüze son darbeyi vurdu. Rövanş maçındaki oyun, bireysel hatalar ve Kaan Ayhan’ın amatörlüğü Galatasaray’a hiç yakışmadı ve bu Türkiye’yi aşmış gözüken kadro Avrupa defterini kapatmış oldu. (FANATİK)
Serkan Akcan: "Galatasaraylı futbolcuların beklerden başlayarak bireysel hataları momentumu Prag’ın lehinde tuttu. Kaan Ayhan’ın sakatlığına bağlanabilecek ağırlığı, peşinden gördüğü kırmızı kart, sonrasında Berkan’ın sol bek savunmasındaki hatası ve Prag’ın ikinci golü. Maalesef Avrupa Ligi’nde final turlarını hedefliyorsanız bekleriniz ideale yakın olmalı. Faturayı tek bir isme kesmek yanlış. Berkan ilk golde alanını boşalttı, ikincisinde savunma zaafı başroldeydi. Ama Galatasaray yönetiminin Köhn transferisini yetiştirip UEFA listesine bildirmesi gerekirdi. (FANATİK)
Levent Tüzemen: "Kaan Ayhan'ın yaptığı kırmızı kartlık faul tamamen ciddiyetsizlikti. Okan Hoca oyuna doğru müdahale edemedi. Mücadeleci Kerem ile oyun aklı Mertens'i çıkarıp Zaha ile Oliveira'yı oyuna almak bir anda G.Saray'ın dengesini bozdu. Oliveira tam hazır değil. Eğer Kerem çıkıp, Zaha girecekse girmesin. Kerem'in ölüsü bile Zaha'dan daha fazla koşar ve mücadele eder. Prag'ın attığı dördüncü gol tamamen Zaha'nın hediyesiydi. Bu yanlış iki değişiklikten sonra 10 kişi kalan G.Saray peş peşe yaptığı pozisyon hataları ve top kayıpları sonrası tam 3 gol yedi. Uyarıyorum; Zaha, Ziyech ve N'Dombele yan gelip yatacaklarsa çürük elmalar konumuna gelmesin. Köhn'ün Avrupa'ya yazılamaması, Aureier'in sakat gelmesi transfer hatasıdır. Köhn olsaydı çok şey fark ederdi. Okan Hoca ligde ve kupada yoluna mücadele edecek oyuncularla devam etmeli, kendisini dev aynasında görenlere de fazla yüz vermemeli. (SABAH)
Bülent Timurlenk: “Okan Buruk'un takımının oyunun üç ihtimalinden ikisi cebindeydi, olmadı… Olmaması için de G.Saray kendi cephesinde yeteri kadar sebep biriktirip gelmişti bu tura. İki beki olmadan çengelli iğne ile tutturulmuş adamlarla S.Prag gibi yeteneği belki tartışmalı ama sert bir rakip karşısında iki maçı da yarım saat 10 kişi oynamanın da yükü eklenince Avrupa'ya veda mektubu yazıldı. Dün ilk golün ardından Abdülkerim'in smacı sonrasında oyunu tuttuğunda Buruk'un takımı rakip affetmemeliydi. Sanchez ve Abdülkerim'in alkışlık oyunları yetmedi. Kerem'in ilk yarıda 6 ikili mücadeleyi kaybetmesi, yenilenler kadar rakibin kaçırdıklarındaki basit pas hataları, top kayıpları Buruk'a bu sezon deplasmanda en ağır mağlubiyeti yaşattı. Zaha-İcardi-Tete ile bağlantının koptuğu, Sergio'nun orta sahada tek kaldığı dakikalarda Buruk bütün kurşunlarını sıkmıştı ama vedanın sorumlusu iki beki bu tura yetiştiremeyen yönetimin yaptığı harakiridir… (SABAH)
Bülent Tuncay: “Kalan 10 dakikada 10 kişilik Galatasaray’ı maçı uzatmaya götürmesi için bir gol atması gerekiyordu. İcardi’nin ilk maçtaki gibi şapkadan bir tavşan çıkarması ya da Zaha ve Tete’nin klaslarına yakışan ve Galatasaray’da olmalarının sebebi olan o kritik skoru üretmesi gerekiyordu. Ve bunu müthiş bir savunma yapan, bir kişi fazla oynayan rakiplerine karşı gerçekleştirilmeliydi. Vinicius’u da oyuna alan Okan Buruk takımı sürekli ileri çıkması için cesaretlendiriyordu. Ancak Çek duvarını aşmak kolay değildi. Üstelik tüm hatlarıyla ileri çıkmak savunma arkasında geniş boşluklar yaratıyordu. Bu riskli oyun planı tutmadı, golü bulan Çekler oldu. Sonuç olarak Galatasaray açısından kabul edilmesi kolay olmayan bir fark ortaya çıktı. Oyun 11’e 11 devam etse bu tablo yine olur muydu? Bence olmazdı… Dişli ve diri bir takıma karşı sahada 11 kişi kalamazsanız bunun bedeli olur. İlk maçta Muslera tuttu, İcardi attı, onlara da bir kırmızı kart çıktı ve bedel olmadı. Ama bu kez Muslera tutamadı, İcardi atamadı ve rakip de sahada 11 kişi kalmayı başardı, hesap da Galatasaray’a kaldı. Galatasaray’ın bu kadrosu Avrupa Ligi’nde önemli işler yapabilirdi, yazık oldu.” (KARAR)