Muharrem İnce'den birleşme çağrısı: Aynı cinsten olan kuvvetler, ortak amaç yolunda birleşmelidir

Muharrem İnce'den birleşme çağrısı: Aynı cinsten olan kuvvetler, ortak amaç yolunda birleşmelidir
Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce dün Bahçeli'nin yapmış olduğu Öcalan çıkışı ve ardından Özgür Özel'in yaptığı açıklamalara ilişkin sosyal medya hesabından 'birleşme' çağrısında bulundu.

MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin yapmış olduğu Öcalan çıkışı ve ardından CHP lideri Özgür Özel'in yapmış olduğu açıklamaların ardından, Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce sosyal medya hesabından paylaşımda bulunarak 'birleşme' çağrısında bulundu. İnce, "Memleketteki bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetleri bir araya gelmeye davet ediyorum" dedi.

"Kapalı kapılar arkasında hangi pazarlıkların ve senaryoların döndüğünü devlet bilir"

Paylaşımında Özel ve Bahçeli'ye tepki gösteren İnce, "Son zamanlarda gün geçmiyor ki hepimizi şoke eden bir gelişme yaşanmasın. Kadın cinayetleri, bebek cinayetleri derken dün Sayın Bahçeli’nin yaptığı açıklama ile gündemimiz yine bambaşka bir yere savruldu. Bahçeli, meydanlarda asılmadığından şikayet ettiği, bu milletin başına gelen en büyük belalardan, terörist başı Öcalan’ın hapisten çıkarılmasını ve Meclis’e gelerek terörün bittiğini ilan etmesini istedi. Bahçeli’nin açıklamasının hemen ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel el yükselterek Kürtlere devlet vermekten bahsetti, daha sonra Cumhurbaşkanı da bu açıklamalara destek verdi. Aslında bir süredir yapılan açıklamalar bir şeylerin pişirildiğine işaret ediyordu. Kapalı kapılar arkasında hangi pazarlıkların ve senaryoların döndüğünü devlet bilir. Devletin yüksek menfaatleri gerektiğinde tarihin huzurunda kayda geçer" dedi.

"Buradayız ve sonuna kadar direneceğiz"

İnce'nin paylaşımı bu şekilde:

Millet adına konuşan, bunu gerekçelendirerek bir topluma anlatır. Hiç olmazsa Meclis’te kapalı oturum düzenler milletin vekillerine anlatır. Ancak, hangi gerekçe ile olursa olsun bu milleti ve devleti acziyet içinde gösteren terörist başının Meclis’te terörü bitireceğini açıklamaya davet edilmesi kabul edilemez. Bu nasıl bir geri adım, nasıl bir taklaktır? PKK terörüne babalarını kurban vermiş evlatlara, evlatlarını kurban vermiş analara, babalara bunun nasıl anlatacaksınız! Şehitlerimiz Aybüke Öğretmene, Nedim Öğretmene, Muhammet Fatih Kaymakama nasıl anlatacaksınız! Terörle mücadelede kuyruklarını kaybeden, hayatları paramparça olan gazilerimize nasıl anlatacaksınız! Terörün başı ezilmemişken, Savunma Bakanı, İçişleri Bakanı terörü bırakmadıklarını söylüyor. PKK terörü bitme noktasındayken, bu suyun hangi akla hizmet verme gereği duyarsınız! Buradaki oyun ve pazarlıkları bilmiyoruz. Bildiğimiz bir şey var ki; bu Cumhuriyet, Anayasanın değişmez maddelerine, toprak bütünlüğüne kast ediyorsa; bu vatanı sahipsiz sanmasın, buradayız ve sonuna kadar direneceğiz.

"Bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetleri bir araya gelmeye davet ediyorum"

ATATÜRK diyor ki:

“Milletlerin tarihinde bazı dönemler vardır ki, belli amaçlara erişebilmek için maddi ve manevi ne kadar kuvvet varsa hepsini bir araya toplamak ve aynı doğrultuya yöneltmek gerekir. Yakın yıllarda milletimiz, böyle bir toplanma ve birleşme hareketinin önemli sonuçlarını kavramıştır. Memleketin ve devrimin, içeriden ve dışarıdan gelebilecek tehlikelere karşı korunması için, bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetlerin bir yerde toplanması gerekir. Aynı cinsten olan kuvvetler, ortak amaç yolunda birleşmelidir.”

Atatürk’ün bu sözlerini emir kabul eden memleketteki bütün milliyetçi ve cumhuriyetçi kuvvetleri bir araya gelmeye davet ediyorum.

Hem milli, hem akıllı olunabilir.
Hem yerli, hem medeni olunabilir.
Hem güçlü, hem namuslu olunabilir.
Türkiye’nin ihtiyacı olan yerli, milli, akıllı, medeni, güçlü ve namuslu bir iktidarın inşası mümkündür.

"Onurlu insanların kıyamından bahsediyorum"

Bunun için gerekli olan tek şey; bu asgari müştereklerde birleşebilen siyasi aktörlerin nazlanmadan ve oyalanmadan bir araya gelmesidir. Bu birliktelikte; küçük hesaplar, marjinal siyasi talepler, klikler, mikro milliyetçilik, hemşehricilik, adamcılık vs. asla olmamalıdır. Bir parti tabelasının altında toplanmaktan değil birlikte harekete geçmekten bahsediyorum. Hiyerarşik bir organizasyondan değil yan yana durmaktan bahsediyorum. İktidar açısından önü konulan her şeyi yemek istemeyen onurlu insanların kıyamından bahsediyorum. Türkiye’de demokrasiyi yeniden inşa edecek olanların evvela kendilerini demokrasiye inandırmaları, hukuku ayağa kaldırma iddiasında olanların evvela kendilerine hukuka inanmış insanlar, yolsuzluğa ömrünü adayanların kendisi içeride bunu engelleyecek mekanizmaları kurmaları gerekir.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar