CHP lideri Özel Saraçhane'de konuştu: 'İmamoğlu hakim karşısına çıkana kadar İBB'deyiz!'

CHP lideri Özel Saraçhane'de konuştu: 'İmamoğlu hakim karşısına çıkana kadar İBB'deyiz!'
CHP lideri Özgür Özel, Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasını "darbe girişimi" olarak nitelendirdi. Saraçhane’de dayanışma çağrısı yapan Özel, "Milletin iradesine sahip çıkacağız" diyerek, İmamoğlu hakim karşısına çıkana kadar İBB'de olacaklarını söyledi

Gazete Pencere- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınamasının ardından İstanbul'a geldi.

Özel, ilk olarak İmamoğlu'nun ailesini ziyaret etti buradan da Saraçhane'deki İBB binasına geldi.

whatsapp-image-2025-03-19-at-13-10-08.jpeg

Özel'in burada bir açıklama yapıyor. Satırbaşları şöyle:

"Yapılan iş bir darbe girişimidir. Bugünün Cumhuriyet Başsavcısı 20'ye yakın siyasi davada kendisine dikte edilen kararları verdi. Hakimler ve savcılar siyasete girdiklerine siyasi görüşleri belli olduktan sonra tekrar göreve gelemezken, geçmişin seyyar giyotini bugünün cumhuriyet başsavcısı oldu.

'Her gece kendi sesiyle uyanıyor'

31 Mart seçimlerinin Recep Tayyip Erdoğan tarafından hazmedilememisidir. Güya yenilmezdi... Partisinin kurulduğu günden beri ilk kez kaybetti. İstanbul'u 3'üncü kez Ekrem İmamoğlu'na kaybetti. O gece artık CHP 47 yıl sonra birinci partiydi. O yüzden her gece kendi sesiyle uyanıyor. 'İstanbul'u kaybeden Türkiye'yi, Türkiye'yi kaybeden İstanbul'u kaybeder' işte bu hazımsızlık.

Demokrasi trendi istediği trende indi, demokrasi treninden indi. Tayyip Erdoğan'ın indiği istasyonda Kenan Evren vardır. Bu yüzden tercihi milletin karşısında devleti dikti. Devlet ile millet yarışırsa millet kazanır. Daha önce Kenan Evren bu millete verdiği ismi, millet sandıkta seçmedi. Bu sefer de milletin karşısına devleti diken Erdoğan, millet karşısında kaybedecektir.

Diplomanın iptal edilmesi: 'Diğer 28 kişinin suçu ne?'

Siz anaysayı askıya alır, 31 yıl önce gazete ilanı ile çağırdığını yüzlerce arkadaşları ile giden kişinin diplomasını iptal ederken, Türkiye'deki hukuk sistemi iptal edildi. Bu doğrultuda hiçbir belgenin geçerliliği yoktur. 28 kişinin diplomasını iptal edildi. Ekrem İmamoğlu'nu ayırıyorum. Onların suçu ne? Geleceğin Cumhurbaşkanının sınıf arkadaşları olmak. Bu devletin bu millete verdiği en büyük şey seçme hakkıdır. Milletin istediğini Cumhurbaşkanı seçmesini engelliyor.

16 siyasi parti ile görüştüm, özcesi cumhur ittifakı hariç dayanışma gösteren herkese teşekkür ediyorum. Barikat dinlemeden buraya gelen gençlere teşekkür ediyorum.

'Saraçhane’den ayrılmıyoruz'

Ne yapacaksınız? Biz Ekrem İmamoğlu hakim karşısına çıkana kadar burda olan İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne sahip çıkacağız. Budayız bir yere ayrılmıyoruz. dayanışma ziyaretlerini de burda kabul edeceğiz. Milletin emanetlerine sonuna kadar sahip çıkan bir belediye başkanıyla birlikte dayanışmak için Saraçhane'deyiz nerede olalım diyenlere 'Buyrun Saraçhane'ye' diyoruz.

'Seçim gününü hesapladılar'

Sürecin tamamının nasıl hızlandığını, nasıl aceleye geldiğini hepiniz biliyorsunuz. Çarşamba günü İşletme Fakültesi diploma iptal etmeyeceği anlaşılınca birileri kararlar bağlarken birileri bir gün öncesine yetkisiz bir yönetim kurulunu çağırıp diplomayı iptal ettirdiler.

Bir yandan da aylardır duyduğumuz iftira ve kumpas davalarından o mu, bu mu, bu mu değil hepsini birden bu sabah devreye soktular. Bir tane amaç var. Bu millet bir demokrasi devrimine sandıklarından o kadar büyük bir önem verdi ki kısa şubatta 1 milyon 500 bin olan üye 1 milyon 750 bine çıkınca bu engel tanımaz gençler baba ocağına koşturunca, hangi siyasi görüşten olursa olsun herkes bu mücadeleyi bir demokrasi teminatı olarak görünce ve Ekrem Başkan da çıkıp bütün Türkiye'yi ayağa kaldırınca hesabı şöyle yaptılar:

Ne gün bunların ön seçimi? Pazar. Kaç gün gözaltı süresi? Dört. Dört gün geliye gelip bu pisliği bugün başlattılar. Güya bizi durduracaklar. Bugün İzmir'i durdurabildiniz mi? Ankara'yı, Adana'yı, Trabzon'u durdurabildiniz mi?

'Ne bizi ne Ekrem Başkanın mücadelesini durduramayacaksınız'

Siz ne bizi ne Ekrem Başkan'ın mücadelesini durduramayacaksınız. Biraz önce avukat arkadaşlarım yanındaydı. Sizlere elleriyle yazdığı bir metni arkadaşlar paylaşmış olmalı. Bana elleriyle yazdığı metin ömrüm boyunca, ömrüm boyunca onur nişanımdır, saklayacağım ve avukatlar şunu söylüyor: Nezarethanelerin morali en yüksek, başı en dik, en inanan, en güvenen, en yüksek morali kendisi orada tutanlar ve onunla birlikte olanlar için de yine İstanbul'un muhafızı, hepimizin gelecek umutlarının muhafızı Ekrem İmamoğlu'dur.

Sağlığı yerindedir, morali yerindedir, kararlılığı yerindedir, umudu ve ümidi yerindedir. 23 Mart günkü sandıkları 1 milyon 750 bin üyemize emanet etmektedir. Kendisiyle 10 gün önce konuştuğumuzda, her yerden bu kirli duyumlar gelirken "Sayın Genel Başkan'ım ben o gün nerede olursam olayım o sandıklar kurulacak değil mi?" dediğinde dedim ki: "Eğer toprak altında değilsem o sandığın başında olacağım, o sandığın başında olacağım."

'Çağrılara uymaya ve çağrıldığınız yere koşmaya davet ediyorum'

Ve son olarak elbette 4 gün boyunca örgütümüzle, örgütlerimizle bütün Türkiye'de, İstanbul'da olmamız gereken yerde, olmamız gereken duruşta en yüksek kararlılıkla, en büyük dirençle olacağız. Çağrılara uymaya, çağrıldığınız yere koşmaya, Ekrem Başkan'a, demokrasiye sahip çıkmaya hepinizi davet ediyorum.

Pazar günü iki sandık olacak

Ve artık Pazar günü 81 ilde 973 ilçede, ilçelerin mahallelerinde kurulacak sandıklar tek değildir. Oraya bir sandık koyacağız. 1 milyon 750 bin üyemizle adayımızı belirleyeceğiz. Ancak yanında bir sandık daha olacak. O sandığın adı 'dayanışma sandığı'dır. O sandığa oy vermeye tüm siyasi partiler, her görüş, her görüşten ama demokrasiden yana olan herkes davetlidir. Bir sandıkta bir parti bugüne kadarki en demokratik yolla adayını belirleyecek ve arkasına geçecektir.

'23 Mart bir demokrasi direnişinin günüdür'

Diğer sandıkta ise cumhuriyete inanan, demokrasiye inanan, sandığa inanan, o sandığın kendisinin, evladının, torununun geleceği, geleceğinin garantisi olduğuna inanan, bu ülkenin Afganistan olmamasına, Suriye olmamasına yönelik teminatın da, yıllarca çalışıp didinip aldığı evin tapusunun teminatının da, bankadaki parasının teminatının da demokrasi olduğunu, böyle yam yamların bir gece sırf kendisine rakip olanın diplomasına çöktükleri gibi malına, mülküne, canına kastetilmesin diye demokrasiye ihtiyaç duyan herkesi 23 Mart'ın dayanışma sandığına bekliyoruz. Artık 23 Mart Pazar günü Cumhuriyet Halk Partisi'nin aday belirlemesini kapsayan ama aşan bir demokrasi direnişinin günüdür. Bütün Türkiye'yi dayanışma sandıklarında olmaya davet ediyorum.

Burada olmaya, mücadele etmeye, direnmeye devam edeceğiz. Yol, yol önemlidir. Yolcunun başına neyin geldiği değil, o yolun varlığı önemlidir. Biz hepimiz o yolun yolcusuyuz. Bizi bu yola bu ülkenin kurtarıcısı Gazi Mustafa Kemal Atatürk çıkardı. Bu yolda dönenler olur, bu yolda ölenler olur. Ama bu yolun yolcuları tükenmez. Son Cumhuriyet Halk Partili hapse tıkılana, son Cumhuriyet Halk Partili vurulana kadar bu yolun yolcusuyuz. Önderimizin gösterdiği yolda yürümeye devam ediyoruz."

Özel, sorulara yanıt verdi

Sine-i millete gidilecek mi sorusuna yanıt veren Özel, bunun olmayacağını ifade etti.

Açıklamanın ardından gazetecilerinin sorularını yanıtlayan Özgür Özel, "suç örgütü lideri diye yazılan yerde bir yanlış olmuş Orada İmamoğlu değil Recep Tayyip Erdoğan yazmalı" dedi.

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar