Özel 'el yükseltiyorum' dedi: Kürtleri Türkiye'nin sahibi olmaya davet ediyorum

Özel 'el yükseltiyorum' dedi: Kürtleri Türkiye'nin sahibi olmaya davet ediyorum
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklama yaptı. Bahçeli'nin bugünkü sözlerine değinen Özel "El yükseltiyorum; Kürtlere devlet teklif ediyorum. Kürtlere Türkiye Cumhuriyeti'nin sahibi olmasını teklif ediyorum" dedi.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin grup toplantısında açıklama yaptı. Özel gündeme dair başlıkları değerlendirirken MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin bugünkü sözlerine de yer verdi.

Örgütü lağvetmesi durumunda PKK lideri Abdullah Öcalan'a, yapılacak düzenleme ile umut hakkının kullandırılması ve DEM Parti grubunda da konuşma yapması için gerekli adımların atılmasına yönelik çağrıda bulunan MHP lideri Bahçeli'nin sözleri gündeme oturdu.

Bahçeli'nin sözlerine yönelik yanıt veren Özgür Özel, "Bir daha şehit gelmeyecekse, bir daha kan akmayacaksa, bu ülke bir ve beraber olacaksa bunun için söylenen her söz kıymetlidir. Bu sözlere kıymet veriyoruz" dedi.

'El yükseltiyorum Devlet Bey'

Çözüm yeri olarak TBMM'yi işaret eden Özel, "Bana diyorlar ki Devlet Bey el yükseltti, Ne yapalım sen de yükselt. El yükseltiyorum Devlet Bey. Ben de Kürtlere bir devlet teklif ediyorum. Kürtlere tam olarak kendilerini ait hissetmeyen bütün Kürtlere Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin sahibi olmayı teklif ediyorum" dedi.

aa-20241022-35981364-35981359-ch.jpg

Özel'in açıklamalarından satır başları şöyle:

"Geçen hafta insanlık adına utandığımız haberler aldık, para için yeni doğmuş bebeklere musallat lan bir şebeke ortaya çıktı. Bebekleri annesinin kucağına kavuşmadan kuvöze alan ve bunu yaparkenki süreçte bebeklerin sağlığı ile oynayan çetenin yaptıkları hepimizi insanlığımızdan utandırdı.

'Sağlığı piyasalaştırmayın dedik'

Devlete olan güvenin azalmasıyla CHP'ye ihbarlar yapıyor. Meselenin şu ana kadarki kısmı gösteriyor ki maalesef yine haklı çıktık. Sağlığı piyasalaştırmayın, özel hastanelere bu kadar alan açmayın, devleti bu alandan çekip bu alanı sermayeye açmayın derken, ne kadar haklı olduğumuz bir kez daha ortaya çıktı.

Öyle bir noktadayız ki son 3 sağlık bakanının 2'sinin özel hastanesi var zaten. Bir tanesi de bu olaylar yaşanırken il sağlık müdürü o da şimdiki bakan.

'Sağlık bakanları hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz'

19 ay önce biliyorlar güya ihbar yapıyorlar bunu da 3 ay geç yapıyorlar. bu ihbardan sonra 3 ay sonra Teknik bebekler ölüyor bunlar takip ediyor. Mayısta gözaltı oluyor hastaneler açık kalıyor. Savcı tehdit edilince iş başka bir boyut kazanıyor. Ortaya çıkan infialden korkup 19 hastanenin 18'ini şimdi kapatıyorlar.

Sağlık Bakanını derhal istifaya davet ediyorum. Bugün Sağlık Bakanı ve hastanesi kapatılan eski Sağlık Bakanı (Mehmet Müezzinoğlu) hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz.

'19 hastane bilabedel kamulaştırılmalı'

Geçmişte AKP'de siyaset yapmış istifa etmiş CHP'ye katılmış bir CHP'li var o dakika attık partiden. Bir tane DEM'li bulmuşlar terörle ilişkiler var. Önceki bakanın hastanesi var, yandaşların hastanesi var, görev yapan, atayan denetleyen, denetlemeyeni de atayan sizsiniz. Ortaya bir iki tane isim karartma uygulamaya çalışıyorlar. Hangi görüşten olursa olsun cani canidir. Hırsız hırsızdır. Bebelerin sağlığına mal olanın yeri cezaevidir.

Olay soğuyunca bölge idare mahkemelerinden yürütmeyi durdurma kararlarıyla ruhsat iptalleri geri dönmesin diye bu Meclis oturup bu 19 hastaneyi bilabedel kamulaştırılmalıdır.

'Ona ne istediyse verenlerin de günah defteri işliyor'

Dün Fethullahçı Terör Örgütü'nün elebaşı öldü. Bu ülkeye çok büyük kötülük etti. Soruları çaldırdı, başarısız ettiği gençler, mülakatta elettiği memurlar, kurumlarda mobbing yaparak işinden ettikleri, bu dünyada adalet önünde hesap veremeden, sözde müttefik ABD'nin onun hamiliğine soyunması ve onu oradan alamamak da ne kadar beceriksizlik olduğunu bir de ver papazı al papazı deyip Rahip Brunson'u gönderip papazı alamayanlar şimdi konuşuyorlar.

Bu Fethullah Gülen öldü gitti günah kapısı açıktır arkadaşlar. Hakkı yenenlerin mağduriyetleri devam ettikçe günah kapıları açıktır. Ona ne istediyse verenlerin de günah defterine bunlar işlenmektedir.

Hakkı yenenlerin mağduriyetleri devam ettikçe (Gülen'in) günah kapıları açıktır. Ona ne istediyse verenlerin de günah defterine bunlar işlenmektedir.

Fernas işçilerine yürekten teşekkür ediyorum. Bu millete çok önemli bir şey gösterdiler. İnsanlık dışı şartlarda çalışanlar Soma’dan çıktılar Ankara’ya yürüdüler. Yalınayak durdular, parklarda yattılar. Bağımsız Maden İş Soma’nın onurudur, Manisa’nın onurudur.

'Türk-İş bu sefer doğru yoldasınız arkanızdayız'

Geçinemiyoruz diyerek polis kaydına göre 85 bin kişi, 100 binin üzerinde işçi eylem yapıyorsa, Türk-İş'e bu sefer doğru yoldasınız biz de sizin arkanızdayız diyoruz.

Türk-İş, Hak-İş ve DİSK bundan sonraki süreçte asgari ücretin hiç olmazsa AKP'nin iktidara geldiği gün kadar değer olabilmesi için vereceğiniz her mücadelede yanınızdayız.

30 binin altındaki bir asgari ücreti kabul edene asla bir gönül bağı kurmayacağız. 30 bin TL'nin altındaki asgari ücret kabul edilemez.

'Avrupa ile yapılacak anlaşmanın amacı sığınmacı sorununu çözmek olmalı'

Bugün Esad Suriye’de genel af ilan etti. Tam zamanı Esad ile el sıkışmanın Türkiye’dekileri Suriye’ye geri yollamaya. Erdoğan Esad’la konuşacağına, Almanya’ya ‘Korkmayın Lübnan’dan gelirlerse de size geçemezler’ demektedir. Sayın Erdoğan bizim işsizimiz bize yetmektedir, bizim yoksulumuz bize yetmektedir. Evlatlarımız işsizlikten kırılmaktadır. Buradan sonra yapılacak anlaşmanın Avrupa’nın mültecisini Türkiye’de tutup aferin almak değil Türkiye’deki sığınmacı sorununu çözmektir.

aa-20241022-35981364-35981363-ch.jpg

Bahçeli'nin Meclis'te konuştuğu konuşmayı takip ettim. Öncelikle geçen hafta da söyledim. Bir daha şehit gelmeyecekse, bir daha kan akmayacaksa, bu ülke bir ve beraber olacaksa bunun için söylenen her söz kıymetlidir. Bu sözlere kıymet veriyoruz. CHP olarak diyoruz ki annelerin gözünün yaşının silinmesine destek oluyoruz.

'Devlet Bey'in geldiği yer sözlerinin yalan olduğunu gösterdi'

Geçmişte biz o partiyle sizin kurduğunuz gibi bir ilişki kuruyoruz, sohbet ediyoruz ya da seçimlerde adayımıza Kürt seçmenden destek alıyoruz diye ne sahte videolarınız kaldı ne etmediğiniz hakaret aldı. Ama bu partiye ne terörist dediğini kaldı ne başka hakaret kaldı.

Bahçeli'nin geldiği yer, geçmişte söylediği her lafın ne kadar boş ve yalan olduğunu siz gördünüz. Ben bunları hepinizin vicdanlarına havale ediyorum.

'Erdoğan'ın planını çözmek gibi görünüyor'

Devlet bey çok sık döner. Devlet beyin bugünkü açıklaması Meclis'i dışlamaktadır. Ne yapılacaksa TBMM'de yapılmalıdır. Tam bir toplumsal mutabakat olmadan sonuç olmayacak. Bu iş çözülecekse bütün partilerinin içinde olduğu bir masada konuşulmalı. Bu plan Türkiye'nin sorunu çözmek yerine Recep Tayyip Erdoğan'ın planını çözmek gibi görünüyor ve bu yüzden kötü kokuyor.

Sayın Bahçeli’nin Erdoğan’ın ‘Kürt sorunu yoktur’ demesiyle Kürt sorunu bitmez. Kürtlerin talep ettikleri barışçıl anayasaya uygun eşit yurttaşlık meselelerini çözmeden, bir kişiye özgürlük, bir kişiye ev hapsi teklif ederek bu sorunu çözemezsiniz.

'El yükseltiyorum; Kürtlere bir devlet teklif ediyorum'

Bana diyorlar ki Devlet Bey el yükseltti, Ne yapalım sen de yükselt. El yükseltiyorum Devlet Bey. Ben de Kürtlere bir devlet teklif ediyorum. Kürtlere tam olarak kendilerini ait hissetmeyen bütün Kürtlere Türkiye Cumhuriyeti Devletinin sahibi olmayı teklif ediyorum. Varsanız hep beraber bunu yapalım."

Kaynak:Haber Merkezi

Öne Çıkanlar