Aytunç Erkin: Kılıçdaroğlu'na yakın vekiller, delegelere 'olağanüstü kurultay için imza' telefonu açıyor
Sözcü yazarı Aytunç Erkin, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) içinde 31 Mart yerel seçimlerinden sonra birtakım tartışma ve ayrışmalar olduğuna işaret ettiği yazısında, eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın bazı milletvekillerinin delegeleri arayarak olağanüstü kurultay için şimdiden imza vermeleri için söz alındığı iddialarını paylaştı.
Erkin'in yazısının tamamı şöyle:
"CHP'de Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın milletvekilleri delegeleri arıyor ve olağanüstü kurultay için şimdiden imza vermeleri için söz alıyor. Bu konuda da olumlu dönüş alıyorlar. Kasım-Aralık aylarında CHP'de hareketli günler yaşanabilir."
Ankara koridorlarını yakından takip eden bir dostumun verdiği bilgi üzerine CHP koridorlarında dolaştım.
Bir milletvekili imza toplanmadığını söyledi ama CHP yönetiminin "ötekileştirdiği" vekillerin duyduğu rahatsızlığın altını çizdi ve ekledi: "Bazı vekiller delegeleri arayabilir bu da normaldir ancak Ekrem İmamoğlu'na yakın delegelerin ne yapacağı yani İmamoğlu'nun tavrı burada önemli."
Bu arada İmamoğlu'ndan bahsederken şu bilgiyi de verelim: İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun "ahmak" davasıyla ilgili 28 Eylül'de bir toplantı gerçekleşti. İstanbul'daki toplantıda ilçe belediye başkanları İmamoğlu'na desteklerini açıkladı. CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik de sosyal medya hesabından şu paylaşımı yaptı: "Kararlıyız, yan yanayız, yılmayacağız! İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu ve ilçe belediye başkanlarımız ile değerlendirme toplantımızı gerçekleştirdik." Bu arada ilçelerin reklam panoları da şu afişle donatıldı: "Kararlıyız! İnançlıyız! Sabırlıyız! Yılmayız!"
Peki CHP koridorlarında neler konuşuluyor?
Bir grup başkanvekilinin tepkisi
31 Mart yerel seçimlerinde yıllar sonra birinci parti çıkan CHP'de alttan alta kazanın kaynadığını söyleyebilirim. Ki bu durum CHP'nin 7'nci Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun isim vermeden CHP lideri Özgür Özel'e yaptığı eleştirilerle vücut bulmuş durumda!
En son Meclis açılışında Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın salona girmesiyle birlikte ayağa kalkan CHP yönetimi ve vekillere (127 vekilden 66'sı ya yoktu ya da ayağa kalkmadı) Kılıçdaroğlu tepki gösterdi:
"Bizim geleneğimizde devlet kurmak ve devlete sahip çıkmak vardır! Devlet tehlikede ise, kurtarmak yine en başta Cumhuriyet Halk Partisi'nin görevidir. Biz, anayasayı tanımayanlara, Meclis'in meşruiyetine gölge düşürenlere saygı duymayız... Biz CHP'liler, yalnızca halk için ayağa kalkarız; yoksulluğa mahkum edilen emekliler için, yatağa aç giren çocuklar için ayağa kalkarız! Bugün, yurtsever ve milletperver duruşlarıyla partimizi gururlandıran bütün milletvekillerini saygıyla selamlıyorum."
Yanıtı da akşam, TBMM'nin yeni yasama yılı açılışı kapsamında düzenlenen resepsiyonda Özgür Özel'den geldi:
"Türkiye nüfusunun yüzde 65'ini, ekonomisinin yüzde 80'ini temsil eden alanlarda CHP'li belediye başkanları var. Ne yaptığımızı biliyoruz ve inanılmaz derecede toplumsal karşılığı var. Olmasa bu grup böyle arkamızda olur mu? Bugünkü gibi olur mu? Kolay bir şey mi yapıyoruz? O yüzden içim çok rahat ama bahsettiğiniz tweetin cevap verilmesi gereken diğer kısmına burada yanıt vermem parti terbiyeme uymaz. O yüzden o sonraya kalsın."
Kemal Kılıçdaroğlu'nun yönettiği CHP'de, Erdoğan Meclis'e geldiğinde vekiller ayağa kalkmıyordu ancak durum değişti.
Peki önceki gün CHP'de ne yaşandı?
Öğlen saatlerinde CHP Grup Başkanvekili Murat Emir'den vekillere şu mesaj gitti:
"Yeni Yasama Yılı dolayısıyla yapılacak özel oturumda tüm milletvekillerimizin 14.55'te eksiksiz Genel Kurul salonunda yer alması gerekmektedir: Cumhurbaşkanı, Genel Kurul'a giriş yaptıktan sonra konuşmasını yapmak üzere kürsüye gelirken ayağa kalkılacak ancak alkışlanmayacak. Cumhurbaşkanı uğurlanırken genel başkanımız ve grup başkanvekillerimizin tavrına uygun hareket edilecektir. Grubumuzun Yeni Yasama Yılı Açılış Özel Oturumunda; birlik ve bütünlük içinde davranmasını bilginize sunarım."
Bir CHP'li vekil o anı ve sonrasını şu cümlelerle anlattı:
"Mesaj geldiğinde herkes şaşkındı. Hatta Meclis'e giderken bir grup başkanvekili 'Ben de yarım saat önce öğrendim ve tepkimi gösterdim' diye konuştu. Ama sonuçta onun görevi Meclis'te bulunmaktı. Bizler de kulise girdik ve herkes birbirine bakıyordu. Kendiliğinden salona girmeme kararı alındı. Organizasyon yoktu ama 'normalleşme' konusunda bardağı taşıran son damla oldu. Ki kurultayda Özgür Özel'e destek vermiş bazı vekiller de salona girmedi."
Bu arada Kılıçdaroğlu'nun sosyal medya paylaşımındaki şu cümlenin de altını çizmekte fayda var: "Bugün, yurtsever ve milletperver duruşlarıyla partimizi gururlandıran bütün milletvekillerini saygıyla selamlıyorum." Yorumu size bırakıyorum.
Kaynak:Alıntı