Mutlu Hesapçı

Mutlu Hesapçı

“KISA FİLM UZUN ETKİ”

Toplumsal gelişmenin bireylerin potansiyelinin ortaya çıkartılması ve ilham veren hikâyelerin toplumla paylaşılmasıyla mümkün olacağı anlayışıyla çok sayıda projeyi destekleyen Sabancı Vakfı, 2016 yılında uzun soluklu bir kültür-sanat projesine daha imza attı. Vakıf, toplumsal konularda farkındalık yaratmak için önemli ve etkili bir araç olan sanatın gücünden yararlanmak için “Kısa Film Uzun Etki” isimli Kısa Film Yarışması’nı hayata geçirdi. İlk yılında “Mülteci Kadınlar”, ikinci yılında “Çocuk İşçiler”, üçüncü yılında "Ayrımcılık", dördüncü yılında “Dijital Yalnızlık” ve beşinci yılında “Değişen İklimler, Değişen Hayatlar” temalarıyla düzenlenen yarışma yoğun ilgi gördü. Yarışmanın 2022 yılı teması "Yeni Dünyada Yeni Meslekler" olarak belirlendi. Yarışma bu hafta sonuçlandı, bu yılın kazananları şöyle;

Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması Birincilik Ödülü sahibi Ziyaretçi filmiyle

Zafer Geyikçi,

Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması İkincilik Ödülü sahibi "Kırmızı Elbise"

kısa filmiyle Emre Sezgin,

Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması üçüncüsü "Yâren" kısa filmiyle Said Sakıp Demir,

Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması Mansiyon Ödülü sahibi "Sufle" kısa filmiyle Efe Tuncay,

Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması'nda Mansiyon Ödülü'ne ek olarak ilk kez verilen Sosyal Etki Ödülü kazananı "Kadraja Girmeyen Pandemi" kısa filmiyle Kenan Olpak’ın oldu.

Kuşkusuz bu platformun oluşumunda sinemamızın da en üretken ve yaratıcı yapımcılarından olan Zeynep Atakan’ın varlığı çok değerli. Çünkü ilk günden bugüne gelindiğinde Sabancı Vakfı Kısa Film Platformu artık sinema dünyasında çok önemli bir yere sahip ve başka bir yerde duruyor. Yıllardır kısa filme verilmeyen değer bu platform sayesinde gerçek değerini ve anlamını buldu diyebiliriz.  

Sabancı Vakfı tarafından oluşturulan Sabancı Vakfı Kısa Film Platformu’nun Sanat Yönetmeni Zeynep Atakan platformu her geçen yılda önemli bir yere taşıyarak, yarışmayı sinema dünyasına açılan anlamlı kapılardan biri haline getirdi. Ayrıca yarışma seçtiği temalar ve toplumsal olaylara sanat yoluyla farkındalık yaratması açısından diğer yarışmalardan da ayrılmış durumda. Bu başarının mimarı, sinema söz konusu olduğunda Türkiye’de ve uluslararası arenada akla gelen en önemli isimlerden Zeynep Atakan’dan Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması sonrası bu yılın değerlendirmesini istedim. Bu yılın jüri üyelerinden olan oyuncu Öykü Karayel de kısa film yarışması ve jüri üyeliğine dair sorularımı mail yoluyla yanıtladı. Hayatınızdan sinema eksik olmasın temennisiyle herkese iyi pazarlar dileriz    

Zeynep Hanım, Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması gerçekleşti daha nice yıllara dileyerek bu yılın değerlendirmesini alabilir miyim?

Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması, başladığı günden bu yana, toplumsal olaylar konusunda farkındalık yaratmaya ve sinema yoluyla hayatlara dokunmaya devam ediyor. Bu yıl 6.sı gerçekleşen yarışmanın teması ‘Yeni Dünyada Yeni Meslekler’ oldu. Bu anlamda başvuru yapan filmlerde de gördük ki, artık bir dolu yeni mesleğin yanı sıra, pek çok meslek değişip, dönüşüyor. Ön koşul olmadan yapabilmenin yolları açılıyor. Geçtiğimiz yıl başladığımız ‘market seçkisi’ ise, yine finalist filmlerde olduğu gibi Türkiye’nin ve dünyanın önemli sinema profesyonelleri ile buluşacak. Ayrıca bu yıl, bir ödül daha eklendi: Sosyal Etki Ödülü. Bu ödül, finalist filmlerden bir filme verilecek ve sivil toplum alanında uzman kişiler tarafından oluşturulan farklı bir jüri tarafından değerlendirildi. Tüm bunlar projeyi başladığı zamanki hedeflerinden de ötesine götürerek, çağımızın toplumsal farkındalığını arttıracak çok önemli bir olay haline dönüştü. Bu yıl, hem ana jüri, hem sosyal etki jürisi harika bir çalışma gerçekleştirdi. Bunun yanı sıra markete katılan projeler, Türkiye'nin en önemli sinema profesyonelleri ile buluştular ve geri bildirim aldılar. Finalist ve marketteki tüm filmler, buradan kariyer ve gelişim yolculuklarına başlayacaklar. Ayrıca, SVKFY buluşmalarında, Blerta Blasholi, Tayfun Pirselimoğlu, Alin Taşcıyan ve Mehmet Açar ile sinema atölyeleri yapıldı ve sivil toplum tarafından da 'Sabancı Vakfı'ndan Recep Küçük, Yenibirlider Derneği'nden Jülide Erdoğan ve Gençlik Örgütü Forumu'ndan Hasan Oğuzhan Aytaç Türkiye'de gençlik kavramı üzerine konuştular. Tüm etkinlikler ve ödül töreni youtube Sabancı Vakfı kanalından canlı yayınlandı. Ayrıca ödül alan filmler yine yayınlanmaya devam ediyor.

“BENİM İÇİN HER YENİ ROL, İLK ROL GİBİ…”

Öykü Hanım bu yıl Sabancı Vakfı 6. Kısa Film Yarışması’nda jüri üyesi olarak görev aldınız. Sizin için önemi nedir ve bu süreç nasıl geçti?

En başta uluslararası bir jürinin parçası olabilmek çok özel ve güzel deneyimdi benim için. Bu özelliğiyle yapılan diğer festivallerden ayrılıyor Sabancı Vakfı Kısa Film Yarışması. Seçkisinin her zaman çok iyi filmler içerdiğini daha önce duymuştum. Tüm filmleri gördükten sonra da bunu bizzat tecrübe etmiş oldum.

Bazı örnekler beni bile gelecekle ilgili bir takım yaratıcı düşüncelere sevk etti

Toplumsal konuların sanatın gücüyle dile gelmesi üstelikte kısa film gibi zor bir türün içinde bunu ifade etmek az seçilen bir yol diye düşünüyorum. Bu yılın toplumsal temasından yola çıkarak nasıl örnekler izlediniz ve sizde nasıl etkiler bıraktı?

Bu yılın teması yeni dünyada yeni meslekler. Açıkçası kısıtlayıcı ve zor bir konu gibi dursa da izlediğimiz bazı örnekler beni bile gelecekle ilgili bir takım yaratıcı düşüncelere sevk etti diyebilirim.

Teknoloji oyunculuk alanında da kendini güçlü hissettirecektir

Yarışmanın 2022 yılı teması "Yeni Dünyada Yeni Meslekler" şu an içinde bulunduğumuz çağda hepimizin kafasını kurcalayan bir soru. Size bu tema neler düşündürdü, oyunculuk meslek olarak değişim yaşıyor mu ve dönüşümü hangi yönlerde oluyor?

Teknoloji her alanda olduğu gibi oyunculuk alanının da git gide kendini daha çok hissettirecektir herhalde. Şimdi bile Hollywood’da kullanılan bazı teknikler beni şaşırtmaya yetiyor. Biz memleket olarak henüz daha uzağız o teknoloji dünyasına ama rüzgarı buraya da gelecektir yakında.

Oyunculuk dışında mesleğim yine sanatın başka dalı olurdu

“Yeni Dünyada Yeni Meslekler” başlığından yola çıkarsak yeniden bir meslek seçme durumunuz olsaydı ve oyunculuğun dışında bir seçenek istesem bu meslek ne olurdu?

Yine sanatın başka bir dalı olurdu herhalde.

Kısa filmi uzun metrajdan farklı görmüyorum

Kısa film uzun metraja geçişte bir basamak gibi görülür oysaki başlı başına en zor tür diye düşünüyorum ve ayrı bir alan. Bu anlamda Sabancı Vakfı kısa filme desteğiyle bu alanı önemli bir noktaya taşıyor. Sizin bir oyuncu olarak kısa filme bakış açınız nedir?

Evet sektördeki bir çok insan tarafından da bir basamak gibi görülüyor kısa film. Halbuki dediğiniz gibi bambaşka bir alan. Yaratıcılığı zorlayan bir yanı var. Bir meselenin en kalbine inme durumu var. Bir oyuncu olarak ben uzun metrajdan farklı görmüyorum çünkü performans açısından bir fark yok.

‘Bir Başkadır’ dizisinin bu kadar geniş kitleye yayılmasını ön göremedim

Oyunculuk yolculuğunuza baktığımda çok etkili ve güzel projeler görüyorum. ‘Bir Başkadır’ı ayrı bir yerde tutarak sormak isterim, siz projenin bu kadar etkili olacağını düşünmüş müydünüz ve oyunculukta zirve yaptığınız bir proje diye düşünüyorum siz ne dersiniz?

Çok keyif alarak oynadığım bir roldü. Kendi çevremin çok beğeneceğini ve üstüne konuşacağını düşünüyordum. Ama bu kadar geniş bir kitleye yayılmasını ön göremedim gerçekten.

Bir sonraki işi düşünüp kaygılanabiliyorsunuz

Oyunculuk nasıl bir yolculuk, kaygılar yaşatıyor mu ve heyecanı size neler hissettiriyor?

Her meslekte olabileceği gibi; başarısız olma kaygısı yaşatıyor tabii. Güzel bir iş yaptıktan sonra bir sonraki işi düşünüp kaygılanabiliyorsunuz. Bu anlamda her yeni rol, ilk rol gibi benim için.

Güzel ve duygusal bir andı

Ödül töreninde yaptığınız konuşma ve eşiniz Can Bonomo’nun ağlayarak sizi dinlemesi hayatımda etkilendiğim en güzel sahnelerden biri oldu, film gibiydi hatta gerçek aşka inancım tazelendi. Gerçek aşk var ve bulunuyor mu, neler hissediyorsunuz?

Güzel ve duygusal bir andı.

Tarif edilemez bir boyuta geçiriyor sizi anne olmak

Anne olmak nasıl bir duygu ve bir kadının hayatını, hayata bakışını, yaşamını nasıl etkiliyor?

Varoluşsal anlamda değişik ve çok da tarif edilemez bir boyuta geçiyor sizi anne olmak. Bir insanın kolay kolay kendi başına çıkmayacağı ya da çıkmaya üşeneceği içsel bir yolculuğa mecbur bırakıyor ve ardından bir arınmaya sebep oluyor.

Beklentilerime uygun bir hayat yaşıyorum

Hayatınızın dönüm noktası, kırılma noktası ya da en önemli durağı nedir diye sorsam.

Köşeli biri olmadım sanırım hiç, o yüzden bir kırılma noktam da yok açıkçası. Biraz hayatın önüme getirdiklerine açık oldum, biraz da istediğim şeyler için çalışıp çabaladım o kadar. Dolayısıyla beklentilerime uygun bir hayat yaşıyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mutlu Hesapçı Arşivi