Mutlu Hesapçı
BİZ KADINLAR BİR PARÇA TOMRİS’İZ ASLINDA!
Hepimiz, biz kadınlar bir parça Tomris’iz aslında gün ışığına çıkartmadığımız delilik halimizin adı Tomris itiraf edemiyoruz kendimize sadece. Kim kafasına göre, nasıl yaşamak istiyorsa içinden geldiği gibi öylesine ve duygu gelgitlerinde yazılar yazarak yaşamı kutsayabilir ki öyle değil mi? Yaşamayı kendin olarak çok sevmek ama birilerinin sana bu değilsin ‘sen Tomris değilsin?’ şeklinde seslenmesiyle kendinin o olduğunu kanıtlamaya çalıştığın bir hikâyenin parçası olmak üstelik de kadın olarak bu savaşı vermek ne kadar sağlam bir duruştur bu hayatta. Herkes bir parça Tomris Uyar zanneder kendini ki zaman zaman Tomris Uyar’da kendini kaybedip hayatı bir akıl hastanesine eminim dönüştürmüştür. Çünkü o dönemin kadını olarak hayatla dalga geçen deli dolu bir kadının delilik sınırlarını zorlayarak, kendini merkeze alarak yaşaması şu an bile çok cesaretli bir duruş ve özgürce yaşamak geliyor açıkçası. Öyle herkesin anlayabileceği bir yaşamak değil onun yaşadığı hayat, aşkları, ilişkileri, anıları ve hikâyeleri…
“Aşık olmak ya da bir yakınını yitirmek. Biri mutluluğa biri yasa bağlı olsa da aslında aralarında büyük bir benzerlik var. O da yaşam karşısında bocalamak.”
“Ben güzel şeyler duymak istiyorum demedim ki. Sesini duymak istiyorum, o kadar.”
Tomris Uyar’ın çok bilinen birkaç sözünden biri sadece yukarıda yazdıklarım bir de ona yazılan bizim hayran olduğumuz şairlerin şiirlerini düşünürsek hayatı bir film hikâyesi gibi. Herkesin onun hayatından bir parça bir yerden aldığı ve konuştuğu bir kadın Tomris Uyar. Tomris’in yazdıkları, ilham versin yaşadıkları, aşk mı aşkın her hali bir parça bulaşsın hepimize isterim. Tomris olmak halini bir tiyatro oyununda izledim. Janset, Tomris olmuştu ve karşımda bana onu hatırlatıyordu. Böyle bir kadını hatırlamak o kadar iyi geldi ki ve Janset o kadar içindeydi ki ben oyundan Tomris’i görerek ayrıldım. Her ne kadar kendini Tomris zanneden bir kadını oynadığı basın bülteninde yazsa da ben buna inanmadım. ‘Sen Tomris değilsin’ dedikleri her anda o Tomris diye izledim. Çünkü benim Tomris’i görmeye ihtiyacım vardı ve Janset’te onu gördüm. Hepimiz akıl hastanesine dönüşen bir hayatın içinde yaşarken herkes bize “sen sen değilsin” derken “ben benim ve ben biraz Tomris’im!” Ve Janset ben Tomris olarak seni çok sevdim. Janset’i “Tomris” olarak tiyatroda izleyin zannetmekten yola çıkarak Janset’te Tomris’i görün!
Ben Tomris Uyar ile lise çağlarında tanıştım sizin Tomris Uyar ile ilk tanışmanız, hayatınıza girmesi hangi yaşlarda oldu, sizi nasıl ve neden etkiledi?
Ben Tomris ile henüz tanışmadım. Bu oyun sayesinde tanışacağım daha öncesinde yazar olduğunu tabii ki biliyorum ama hiç kitabını okumamıştım. Röportajlarını dinlemiştim. Şimdi bütün kitaplarını aldım ve Tomris yolculuğunda Tomris Uyar yoldaşım olacak.
Muhabbeti güzel bir dostluğumuz olurdu sanki
Gerçek hayatta tanışmayı çok isterdim ama maalesef yetişemedim ahh ertelemişim aslında tanışabilirdim. Kendisiyle tanışsaydım söyleyeceğim çok şey olurdu, bir gece onunla demlenmek eşsiz deneyim gibi geliyor. Siz onunla nasıl bir zaman geçirmek ve sohbet etseydiniz kendisine ne demek isterdiniz?
Hem güçlü hem akıllı insanlar ilham verici. İnsan ilişkilerine dair katıldığım çok görüşü var. Aynı dönemde yaşıyor olsaydık, muhabbeti güzel bir dostluğumuz olurdu sanki.
Kendisini Tomris Uyar zanneden bir akıl hastasını oynuyorum
“Tomris” oyunu projesi nasıl oluştu ve Tomris olmak sizin için nasıl bir duygu?
Oyun bana yazarı Kaan Erkam tarafından teklif edildi. Oyunu okuduğum zaman çok sevdim ve kabul ettim. Bu noktada şunu belirtmekte fayda var. Ben Tomris Uyar'ı oynamıyorum, kendisini Tomris Uyar zanneden bir akıl hastasını oynuyorum.
Yedi aydır Tomris ile yatıp kalkıyorum
Oyununuzu izledim ve Tomris’in ruhunu gördüm sizde çok etkilendim. Oyun teksti ve kurgusu nasıl oluştu, siz nasıl bir çalışma yaptınız?
Tomris'i anlamak ve sindirmek için çok doğru bir yaşta olduğumu düşünüyorum. Aynı fikirde olduğum çok görüşü var. O yüzden o kısmında zorlanmadım. Hocam Mehmet Ulay, okuma provası yapmadan sahneye çıkardı ve tekst ile beraber yoğurulduk. Pandemi ve eve kapanmalar da ezber sürecinde avantajım oldu. Tekrar provaya başladığımızda ezberle de işim bitmişti. Yedi aydır Tomris ile yatıp kalkıyorum.
Kemal Doğulu ile çalıştık
Tomris’e saç, makyaj, kıyafet ve ruh olarak nasıl bir hazırlık süreci geçirdiniz aynaya baktığınızda kendinizde Tomris’i ne kadar gördünüz?
O aşamasında aklını, ruhunu ve işlerini çok sevdiğim canım kardeşim Kemal Doğulu ile çalıştık. Kemal teksti okudu, o dönemin görsel özelliklerini ilham perisiyle yorumladı. Saç ve makyaj provaları süreci karakteri çıkarırken çok işime yaradı. Tekrar tekrar teşekkür ediyorum Kemal'e.
Tekst çok güzel
Tomris’in en çok neyi sizi etkiledi, oynarken neler hissediyorsunuz?
Tekst çok güzel. Ve birbirimize çok yakıştığımızı hissediyorum. Sahnede de Tomris ile hep gelişen bir uyumumuz olacak, biliyorum.
Aşk kalıplarla yaşanan bir şey değil
Edebiyat dünyasının dört şairini kendisine aşık etmiş bir kadın olarak da tarihe geçmiş özel bir kadın Tomris. Aşk kadını ama bir o kadar da yalnız. Siz bu durumu nasıl yorumluyorsunuz o adamlar bana da aşık olsun isterdim ben açıkçası☺
Aynı şeyi yaşayan erkekler de var ama nedense yazarın bu şekilde ön planda tutulmasını da, sanki yazarlığını ikinci plana itmek için yapılan erkil bir yorum olduğunu düşünüyorum. Güçlü bir kadın ile yaşamak elbette istenir ama aynı gücü ilişki için oluşturmak da herkesin becerebildiği bir şey değil sanırım. Aşk kalıplarla yaşanan bir şey değil. O açıdan hepimiz yalnızız. Anlaşıp, konuşabilmek, dinlenebilmek şans.
Sevmenin böylesini öğreniyoruz
Sizce Tomris en çok hangisine aşıktı ve ona yazılan aşk şiirleri içinde siz en çok hangi şairin aşkını ve şiirlerini seviyorsunuz?
Başka bir insanın yüreğine dair tahmin yürütmek haddim olmasa gerek. Saygısızlık etmek istemem. İnsanlara birbirinden güzel şiirleri yazdıran her duygu, yaşanan ve yaşayanların arasında. Biz, o sevgiden süzülenlere şahit olup, sevmenin böylesini öğreniyoruz.
Bu özgürlük size hem güç hem kendine güven veriyor
Aslında çağının en öncü ve güçlü kadınlarından biri Tomris. Başına buyruk, uyumsuz, isyankar ve özgür, duruşundan asla taviz vermeyen bir kadın. Bu güçlü duruşunun altında da kırılgan ve yalnız bir kadın var. Bir kadın olarak onun içindeki çelişkilerle ama bir o kadar güçlü duruşunu siz nasıl yorumlarsınız?
Özgürce, kendi doğrularınızdan taviz vermeden ve suistimal edilmeden yaşayabilmek için bazen uyumsuz bazen de isyankâr olmak gerekiyor. Ve bu özgürlük size hem güç hem kendine güven veriyor. Her insan özünde tek başına, seni ayıran da kendinle bu yalnızlığı nasıl paylaştığın.
Tomris ile iç içe bir dönem girdim
Tomris’ten çıkıp Janset’i sorayım biraz da hayat nasıl gidiyor ve nasıl bir döneminizi yaşıyorsunuz?
Tomris ile iç içe bir döneme girdim. Youtube kanalıma Prikşın nidalı programı çekmeye devam ediyoruz. Vaktimi ve emeğimi sevdiğim proje ve dostlarımla geçirmek için çok daha net durabildiğim bir dönemdeyim. Bu gelişimimi çok öğretici ve kıymetli buluyorum.
Yeni proje
Tv, dijital platformlar ya da başka farklı bir proje ve tabii hayaller var mı?
Blutv için çekilen Saklı adlı bir dizide sevgili Hazar Ergüçlü ile oynuyorum. Kasım’da yayında.
“Yalnızlığımdır özgürlüğümün bedeli”
“Yalnızlığımdır özgürlüğümün bedeli” oyunun motto sözü, tiyatro severlerin oyunu izlemesi için sizinle davet yapalım istiyorum. Kendi hayatını kendi bildiğince yaşamalı insan o yüzden Tomris’i izlesinler duygulu ve güçlü çıkacaklar oyundan diyorum ben. Siz ne dersiniz?
Güzel söze ne denir? :)