İBB şehir tiyatroları, bu hafta dokuz oyunla seyirciyle buluşacak
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları, kasım ayının yeni haftasında dokuz oyunla seyirci karşısına çıkıyor. Sivrisinekler oyunu ilk kez sahnede.
İBB Şehir Tiyatroları’nda bu hafta tiyatroseverleri Moliere’den Anton Çehov’a, Suat Derviş’ten Yiğit Sertdemir’e klasik ve çağdaş yazarların eserlerinin ön planda olduğu zengin bir repertuvar bekliyor.
İBB Şehir Tiyaroları’nda bu hafta ‘Sivrisinekler’, ‘Fosforlu Cevriye’, ‘Gül’e Ağıt’, ‘Tartuffe’, ‘Cadı Kazanı’, ‘Yatak Odası Komedisi’, ‘Yaftalı Tabut’, ‘Kuğunun Şarkısı’, ‘Öldün, Duydun mu?’ oyunları sahnelenecek.
Lucy Kirkwood’un yazdığı, Ali Gökmen Altuğ’un yönettiği ve ilk kez sahnelenecek Sivrisinekler oyunu, 8 ila 11 Kasım’da Müze Gazhane Meydan Sahne’de.
“Sivrisinekler”in konusu
Sivrisinekler oyununun konusu şöyle:
Alice, Cenevre’de Higgs Bozonu’nun varlığını kanıtlamak için yapılan “Büyük Hadron Çarpıştırıcısı” projesinde çalışan bir bilim insanıdır. Kendisi gibi bilim insanı olan kocası, çocukları Luke küçükken ortadan kaybolmuştur ve bu onların hayatındaki kara deliktir. Şimdi 17 yaşında olan Luke, Cenevre’den ve okuduğu okuldan nefret etmektedir. Zeki olduğundan farklı bir bakış açısına sahiptir ve bu yüzden diğer çocuklarla problem yaşamakta, annesi ise bunu bir türlü anlamak istememektedir…
Alice’in kız kardeşi Jenny ise İngiltere’de telefon üzerinden sağlık sigortası satarak hayatını kazanmaktadır. Çocuk sahibi olabilmek için yıllarca tüp bebek tedavisi görmüş, sonunda sahip olduğu kızını okuduğu bir makaleye inanarak aşı yaptırmadığı için kaybetmiştir. Bu yüzden sürekli kendini suçlamaktadır. İki kız kardeş dünyaya birbirlerinden çok farklı bakmaktadır. Alice zeki ve takıntılıdır. Kendini tamamen aptal olmaya adadığını söylediği kardeşini de devamlı küçümsemektedir, ama pratik algıya sahip olan Jenny’dir. Bunamaya başlayan anneleriyle uğraşan da, Alice’in oğlu Luke’u daha iyi anlayan da odur…
Eski bir fizik dehası olan ve alması gereken büyük ödülleri sadece ‘kadın’ olduğu için alamadığına inanan anneleri Keren ise, gittikçe artan hafıza problemiyle uğraşmaktadır. Alice’in zekâsını övüp, Jenny’nin kıt zekâlı olduğundan söz ederken bile kendi entelektüel üstünlüğünü onlara hatırlatmaktan hoşlanan bir kadındır…
Tam Hadron Çarpıştırıcısı’nda deneyin yapılacağı gün, Jenny henüz kaybının acısını atlatamadığından, teselli bulmak amacıyla annesi Karen'la birlikte Cenevre’ye, Alice’in yanına gelir. Bu seyahat sırasında kaosu tehdit eden ve çarpışan sadece parçacıklar olmayacaktır… Bütün olaylar bundan sonra gelişir…