"Yenidoğan Çetesi" davası 10. günde duruşmalara devam ediyor
Kamuoyunda "Yenidoğan Çetesi" olarak bilinen ve çeşitli özel hastanelerde bebek ölümlerine sebebiyet vererek haksız kazanç sağladıkları iddiasıyla suçlanan sanıkların yargılaması İstanbul Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam ediyor.
Duruşmanın 9. gününde, tutuksuz sanıkların ifadeleri alınmaya devam edildi. Oturumda, hemşire Renginar Molla, bir bebek için "Oksijen almıyor" şeklinde yazı yazma talimatı aldığını ve bu talimatı sorgulamadığını belirtti. Molla, bebeklerin solunumlarının doğru bir şekilde kaydedilmemesini, hastanedeki yetkililerin verdiği talimatlar doğrultusunda gerçekleştirdiğini söyledi. "Fırat Sarı'nın belirlediği basamaklara göre hareket ettim" diyen Molla, nefes alan bir bebeği "almıyormuş gibi" yazmasının istendiğini aktardı.
Duruşmada, Bağcılar Şafak Hastanesi Müdürü Mustafa Kazan'a yöneltilen bir soru ise dikkat çekti. Savcı, Kazan'a, "Ölebilecek bir bebeğin mal gibi para karşılığı alınıp satılması seni rahatsız etmedi mi?" diye sordu. Ancak bu soruya sanık avukatları itiraz etti, sözlerinin dışarıda yanlış anlaşılabileceğini savundular. Savcı ise, "Kendisi zaten para karşılığı bebeklerin alındığını söyledi. Dışarıda nasıl anlatıldığı beni ilgilendirmez" şeklinde karşılık verdi.
Duruşma sırasında başka bir gerginlik de Şafak Hastanesi Başhekimi Semiha Yavuz'a soru soran savcının ifadeleri sırasında yaşandı. Yavuz'un avukatı, savcıya "Müvekkile had bildiremezsiniz, sınırlarınızı bilin" diyerek sert bir çıkışta bulundu.
Bugüne kadar 22’si tutuklu, 18’i tutuksuz toplam 40 sanığın yargılandığı davada, savunmalarını yapacak olan 7 tutuksuz sanık kaldı. Duruşmaların ilerleyen günlerde de devam etmesi bekleniyor.
Duruşmada yoğun güvenlik önlemleri alındı
Basın mensuplarının yoğun ilgisiyle takip edilen duruşmada, salon ve çevresinde polis ekipleri tarafından geniş çaplı güvenlik önlemleri alındı.
"Sadece Fırat Sarı ile Cansu ve Mehtap hemşireleri tanıyorum"
İlk olarak 81 yaşındaki Reyap Hastanesi Başhekimi Hıdır Yüksel savunma yaptı.
Çalıştığı yerde hiçbir usulsüzlüğe yer vermediğini anlatan Yüksel, iddiaları reddederek "Sadece Fırat Sarı ile Cansu ve Mehtap hemşireleri tanıyorum. Reyap Hastanesi'nde yüzde 7 ya da yüzde 10 hissem var." dedi.
"Opera bebeğe, otopsi yapılmasını talep ediyoruz"
Birinci Hastanesi'nin sahibi Dr. Ali Aksu savunma yapmaya başladı. Aksu, Opera bebek hakkında uzman görüşünün eksik ve hatalı olduğunu savunarak; "Opera, 6 aylık olmasına rağmen 5 kilo ağırlığında. Normalde 7,5-8 kilo olması beklenir. Yani ciddi bir gelişim geriliği var. Keşke Opera bebeğe otopsi yapılsaydı. Biz otopsi yapılmasını talep ediyoruz" dedi.
Aksu, "Bu dava, Türkiye tarihinde doktor, hemşire ve sağlık çalışanlarının iş birliği yaparak yeni doğmuş bebeklerin ölümünden sorumlu tutulduğu ve basın eliyle yargısız infaz yapıldığı ilk davadır" ifadelerini kullandı.
"Kendi imkanlarımla ameliyat ettirirdim"
Serdarova bebek hakkında konuşan Aksu, ameliyatta başarı şansının düşük olması, ücretin pahalı olması nedeniyle ailenin bebeği ameliyat ettiremediğini dile getirip "Ben durumu bilseydim kendi imkanlarımla ameliyat ettirirdim" dedi.
Fırat Sarı ve Medicence bağlantılı kişilerin mal varlıklarına tedbir kararı
Yenidoğan Çetesi Davası kapsamında tutuklu yargılanan Dr. Fırat Sarı ve Medicence ile bağlantılı kişilerin mal varlıklarına mahkeme kararıyla tedbir konuldu. Alınan karar doğrultusunda, bu kişilerin banka hesaplarına bloke koyularak hesap hareketleri donduruldu. Ayrıca, taşınmaz mallarına şerh düşülerek, bu varlıklar üzerinde herhangi bir tasarruf işlemi yapılması engellendi.
Mahkeme, tedbir kararını, suçtan elde edilen gelirlerin korunması ve devletin zararının tazminini garanti altına almak amacıyla verdi. Yargılama süreci tamamlanana kadar, bu tedbirlerin yürürlükte kalacağı bildirildi.
Kaynak:Haber Merkezi