'Yenidoğan Çetesi' davasında 4. gün: Sanıklar savunma yapıyor
Tüm Türkiye'nin vicdanını sızlatan ve 22'si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı 'Yenidoğan Çetesi' davasında 3. gün geride kaldı. İlk duruşmanın dün görülen 3. celsesinde 13 sanığın ifadesi tamamlandı.
Duruşmanın 4'ncü gününde sanıklar ifade vermeye devam edecek.
Duruşma başladı
Duruşma, epikriz ve SGK kayıtlarından sorumlu Funda Özen'in savunmasıyla başladı.
Funda Özen, savunmasında şunları söyledi:
"Tıbbi bilgim yokken tıbbi evrakta oynama yapamam. Bu evraklar hekimler tarafından kontrol ediliyor. Doktorun bundan bilgisi yoksa onay yapmaz. Oynama yapmadım. Basamak değiştirmekle alakam yok, basamaklarla oynamadım. Basamak değiştirmenin nasıl mümkün olduğunu bilmiyorum. Hasta sevkini bilmiyorum, nasıl yapılır bilmiyorum.
Hekimler günlük olarak hastaların ilaçlarını bildirir. Eczaneler üzerinden kontrol sağlanır. Bu ilaçlar onaylandıktan sonra sisteme düşer. Usulsüz şekilde epikriz yazdığım iddiasını kabul etmiyorum sadece doktorlar buna erişebilir."
Mahkeme Başkanı Funda Özen'e iddianamede yer alan tapeleri sordu. Özen, tapelerde yer alan görüşmeleri hatırlamadığını söyledi.
Avukattan itiraz
Funda Özen'in avukatı, "İddianamede yer alan tapeler hukuk dışı şekilde alınmıştır. Kabul etmiyoruz" dedi.
“Biz maddi durumu olmayan ailelere hastane konusunda yardım ettik”
Sanık kürsüsüne Renas Kılıç geldi.
Sanık: 2022 yılında belediyede çalışmaya başladım. Öncesinde Reyap Hastanesi’ni kurmuştuk. Daha sonra Esenyurt Belediyesi Sağlık İşleri Müdürü oldum. Hastane ile de bağlantım vardı. Ben ailemden uzakta yaşıyorum, bu yüzden bana sahip çıktılar. O dönemde mavi kod ve acil sorumlusu bendim. Belediyeye geçtiğimde hekim ihtiyaçları olduğunda destek veriyordum.
Mahkeme Başkanı: Fırat Sarı’yı tanıyor musun?
Sanık: Benim çocuğum olduğunda benimle çok ilgilendi. Kızımla da hep ilgilendi. Bu nedenle Fırat Bey ile samimiyetim var.
Mahkeme Başkanı: Hakkındaki suçlamayı biliyor musun? Çete ile birlikte 112’yi devre dışı bırakarak para kazandığınız iddia ediliyor.
Sanık: Suçlamayı biliyorum. Ancak 112 veya ambulans sistemi için bir protokol olması gerekiyor. Hiçbir hekim, protokol olmadan hasta kabul edemez.
Mahkeme Başkanı: Maddi kazanç sağladığın iddia ediliyor.
Sanık: Bana hiçbir hasta ya da hastane, para verdiğini söyleyemez.
Mahkeme Başkanı: Tepelerde Yenihayat’tan hasta aldığınız iddia ediliyor, doğru mu?
Sanık: Oranın müdürü beni aradı, “Hasta var” dedi. Fırat Bey’e ulaşamadıklarını söylediler. Ben de Fırat Bey’i aradım.
Mahkeme Başkanı: Hesabına gelen paraları açıklar mısın?
Sanık: Onlar eski paralar. Daha önce ben Fırat Bey’e borç para vermiştim. Hastane yetkililerine bile “Fırat’tan alacağım var” demiştim.
Mahkeme Başkanı: Fırat seni hasta kabulüyle ilgili arıyor, değil mi?
Sanık: Evet, ben Fırat Bey’e de söyledim. Dernekten gelen yabancı hastalar oluyor. Onlar için her zaman mavi kod verilerek sevk yapılıyor.
Mahkeme Başkanı: Fırat Sarı ile konuşmalarında çevre hastanelere hasta gönderdiğin anlaşılıyor.
Sanık: Hangi hastane isterse, hastayı oraya gönderiyorum.
Mahkeme Başkanı: Senin görevin hasta göndermek mi?
Sanık: Hayır. Ama hasta yakınları bana veya ilçe başkanına geliyorsa, biz o zaman yardımcı oluyoruz. Maddi durumu düşük insanlar bizden yardım istediğinde hastanelere yönlendirme yapıyoruz.
Mahkeme Başkanı: Mehmet her yere para veriyor, sen de verebiliyor musun diye Fırat’a soruyorsun.
Sanık: Başkaları birçok hekimle anlaşmalar yapıyor. Ben de Fırat’a, “Bu parayı verebilecek misin?” diye sordum.
Mahkeme Başkanı: Fırat Sarı’ya “Yok deme, başta kabul et, devam et” diyorsun.
Sanık: İnternetten 112 sistemine baktım. Eğer yeni doğan doktoru hastanede yoksa 112 hasta gönderemiyor. Sistemde görüyorlar. Ben buna dair konuşuyorum.
"Benim hedefim belediye başkanı olmaktı"
Mahkeme Başkanı: Fırat Sarı ile konuşmanda “Hastam az, 3-4 boşum var” diyorsun. Bu ne anlama geliyor?
Sanık: Fırat Bey beni aradı. Ancak ben hasta ayrımı yapmam.
Mahkeme Başkanı: Fırat, bunu neden seninle konuşuyor?
Sanık: Biz belediye olarak özellikle eczane kısmı ile tüm vatandaşlara yardım ediyoruz.
Mahkeme Başkanı: Aysel Yılmaz ile konuşmanda “Komisyon oranı kaç olacak?” diyorsun. Bu neyle ilgili?
Sanık: Sağlık turizmiyle ilgili, Reyap’a gelen hastalarla alakalı bir konuşma. Yenidoğan ile bağlantısı yok.
Mahkeme Başkanı: Fırat ile konuşmanda “1-2 bebek geldi” diyorsun. Bu ne anlama geliyor?
Sanık: Benim tanıdığım ve yanımda çalışan bir arkadaşımın bebeğiydi.
Mahkeme Başkanı: “Ücret almadan başlayamazlar” diye Tolga ile bir konuşman var.
Sanık: Hatırlamıyorum.
Mahkeme Başkanı: Meral Bulut kim? Onunla neden para konusunu konuşuyorsun?
Sanık: Reyap Hastanesi muhasebecisi olabilir. Ancak bu konuşmayı hatırlamıyorum.
Mahkeme Başkanı: “Cumartesiye kadar ödeme olmaz mı?” diyorsunuz.
Sanık: Hatırlamıyorum.
Mahkeme Başkanı: Başka bir diyeceğin var mı?
Sanık: Eşim bu olayları bilmiyordu. İki kez depremde kaldım. Bir insanın hayatıyla oynamak bu kadar kolay mı? Benim hedefim belediye başkanı olmaktı. Ama şimdi katil olarak anılıyorum. Medyada “katil” olarak lanse ediliyorum. Katil damgası yiyorum. En fazla belediyeyi zarara uğratmış olabilirim. Cezaevinde de infaz koruma memurları kötü davranıyor, “Geç, kan şuraya” diyorlar. Terör bölgesinde çalışmış bir insanım ama şimdi bebek katili olarak anılıyorum.
Duruşmaya öğle arası verildi
Aradan sonra Serdar Yüksel, savunmasını yapmak üzere sanık sandalyesine gelecek
Kaynak:Haber Merkezi